Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Mart '07

 
Kategori
İlişkiler
 

Her şehirde başka bir kadın tanıdım...

Her şehirde başka bir kadın tanıdım...
 

Nice şehirler gezdim ben.

Her şehirde başka bir kadın tanıdım.

Acele etmedim asla bir şehri gezerken, bir kadının uzun saçlarını okşar gibi dikkatli ve şefkatliydim... Yakamdaki kırmızı gelinciğin yaprakları kadar inceydim. Ve yağmurda yıkanan bir kedi kadar saydam ve hafif.

Derken güneş çekilmeye başlıyor, gökyüzü kararıyor, bir bir yıldızlar dökülmeye başlıyordu yalnızlıklar mevsiminin gökyüzüne.

Işıl ışıl parlıyordu her biri, eski bir şarkıyı hatırlatırcasına. Ben mavi gömleğimi bir incir ağacının dalına asmış, yerden biçimli, küçük ama yuvarlak taşlar topluyordum şehrin içinden geçen kanalın sularında sektirmek için.

Pencereleri açık her evde, hep o şarkı çalıyordu. Gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar kadar yalnız olduğunu söyleyen şarkı...

Yalnızdım, her sokak başında yeni yollara doğru açılıyordum.

Günümüz borsasında iyice değer kaybeden telaşsız konuşmalara, sıcak sohbetlere, yakın arkadaşlıklara bakıyordum.

Ben açıldıkça, yalnızlığın dirhemle sunduğu maharetleri ortaya çıkıyor, tıpkı bir kadın gibi kuytularında sakladığı güzellikleri bir bir ortaya koyuyordu.

Acelem yoktu... Zaman benim, ben zamanındım.

Kollarımı iki yana açmış, ağzımda bir şarkıyla, ellerimin arasında kumları döke döke dans ediyordum. Ben dans ettikçe, ayağımın altındaki kumlar artıyor, kumlar arttıkça ben yükseliyordum... Ben şarkı söyleyip dans ettikçe, anlıyordum ki önce şehir, sonra insanlar, bir, iki, üç derken dünya güzelleşiyordu.

Şiir gibi geliyordu hayat ve şiir gibi gidiyordu.

Bir şişe kırmızı şarap tadıyla köpürüyor, her şafak vakti güneşi serçelerle sohbet ede ede karşılıyor, her gurup vakti, deniz kenarında ayaklarımı denize sokup martılarla birlikte günü uğurluyordum.

Çok nadir bir gemi geçiyordu o denizden. O geminin güvertelerinden bile kırmızı karanfiller fışkırıyordu.

Uzun yürüyüşler sonucu aşka yakınlaşıyor, yolun sonunda aşk olsa da bir daha asla geri dönmeme kararıyla oradan uzaklaşıyordum.

Olur da günün birinde dönecek olursam, kollarını açmış, kucaklamaya hazır olan ölümün beni beklediğini biliyordum.

Aşk bir dinamitti ve bir şairin deyişiyle "ağzında dinamitle öpüşecek kadar usta değil" dim henüz.

 
Toplam blog
: 353
: 3712
Kayıt tarihi
: 28.02.07
 
 

"29 Temmuz 1980’de İstanbul’da doğdu. Celal Bayar Üniversitesi, İşletme mezunu. Şiir, deneme, öykü, ..