Her şeyi bilmek zorunda değilsin ama yolunu kaybedersen bana sorma

Bunun anlamı bilgi sana kendin için lazım. Her şeyi bilmemiz ve bilgili olmamız gerektiğini söylerlerse de kale alma. Ancak kültür farklı, kültür bilgi değildir; ne kadar kültürlü olursan o kadar iyi yaşarsın.

Çok bilgili olman da gerekebilir, yaşadığın hayata bağlı. Bizim itirazımız yaşamak için çok bilgili olmamız şartmış, bilgimiz fazlaysa iyi olurmuş gibi yanlış algıya.

Hangi bilgiye ihtiyacın olduğunu sen kendin bileceksin. Öncelikle işin mesleğin neyse onunla ilgili bilgin olacak. Hatta bu konuda ne kadar bilgin olursa o kadar başarılı olursun.

Sonra yaşadığın yer, kimliğin, günlük hayatında lazım olacak çok gerekli bilgiler. Ama mesela sağlık konusunda bilgili olman gerekmez. Sağlık senin işin değil. Bu, doktor işi. Keza ölü nasıl gömülür de. Yani her işin bir bileni var. Bileni olan konuları bilmen gerekmez.

Köpekle karşılaşırsam ne yapmalıyım?  Köpekle karşılaşmayacaksın ve böyle bir bilgi sana gerekli değil. Keza ileride lazım olur diye de bazı şeyleri öğrenmen gerekmez. Yüzmeyi bileyim nolur nolmaz. Hobi olarak yüzmeyi seviyorsan başka. Ama normal bir vatandaş olarak bilmek zorunda değilsin. Kimse sana niye yüzme öğrenmedin diyemez. Denize düşersen seni kendin değil, bu işin uzmanları kurtaracak.

Yani görüyorsunuz Kerim Korkut’un düşünce yapısı ne kadar farklı. Bilgi aslında mecburiyet değil yaşamayla ilgili. Sevdiğin bir yiyecek hakkında bilgin olabilir ya da giymek istediğin elbise, araban, gidip görmek istediğin yer, tanımak istediğin kadın vs.

Hamileyim nasıl doğururum? Sana ne, sen doktor musun; senin işin hamile hamile oturmak. Hamilelikle ilgili her şeyi öğrenmeliyim. Hiçbir şey öğrenmene gerek yok, doktorunun söylediklerini yap yeter.

Kiminin elinde kocaman ciltli sağlık kitapları, çocuk bakım kitapları, yemek kitapları… Allahım Allahım! Tuvalete nasıl gidilir diye de kitap var mı? Atın ya şunları elinizden!

“Her şeyi bilmek zorunda değilsin ama yolunu kaybedersen bana sorma” derken yolunu kaybedersen görürsün şeklinde anlaşılmasın. Sana bağlı demek istiyoruz. Sadece ihtiyacın olanı artı ihtiyacın olduğu anda alacaksın. Bundan sonrası… Hadi demeyim de yazı güme gitmesin!