Her yerdeyim-2

Beni bir ceviz ağacının gölgesinde bulabilirsiniz.

Bir sarmaşığın, bahçe demirlerine sarılışındayım.

Yaşlı amcanın camın önündeki koltuğunda yaptığı kısacık şekerlemesindeyim.

Ben, parktaki kuğunun su üzerinde yavaşça ilerleyişinde; yeni doğmuş kedi yavrusunun, annesinin bağrına sokuluşundayım.

Ben, en nihayetinde yukarılara tırmanmayı başarmış uçurtmanın rüzgarla oynaşmasında; bulutların birbiri ile kaynaşmasındaki yumuşaklıktayım.

Sırtını çam ormanlarına yaslamış köyünüzün sokaklarında; dut ağacının en kalın dalına kurulmuş salıncağın hafif hafif salınmasındayım.

Yüksek dağların tepelerindeki buzullarda; derin vadilerin içine hapsolmuş bitkilerin nemli yapraklarındayım.

Kurumuş bir ak dikenin yana yatmış kahverengi gövdesinde; biçilen çimenlerin havaya karışan taze kokusundayım.

Lapa lapa yağan karın kristallerinde; yağmurla ıslanan toprağın, havaya karışan nemli, tozlu kokusunda; yağmur damlalarının suyun yüzeyinde yarattığı sonsuz halkalardayım.

Köşedeki eski ahşap evin penceresinden sokağı izleyen yaşlı teyzenin gözlerinde; annesinin kucağında uyuyan bebeğin avuçlarının içindeyim.

Beni adım Dinginlik aslında ben de Sessizlik gibi Her Yerdeyim....

Ayşegül TEKFİDAN

Nakkaştepe – Şubat 2008