- Kategori
- Psikoloji
- Okunma Sayısı
- 895
Her yerdeyim

Ben, yağmurla yıkanan ağaç dallarının arasındayım. Dolgun buğday başaklarının rüzgarla olan dansında, kendini hava akımına bırakmış bir martının kanatlarının altındayım.
Ben, kırmızıdaki ateşte, sarıdaki neşede, turuncudaki coşkuda, yeşildeki rahatlıkta, mavideki sonsuzluktayım. Mordaki asalette, beyazdaki saflıkta, siyahtaki kayboluştayım.
Yeni doğmuş bebeğin annesinin memesini kavrayışında, küçücük elinin parmaklarınızı sıkıca tutuşunda, size bakan gözlerindeki derin merakta, banyodan sonraki huzurlu uykusunda, kirpiklerinin yüzüne düşen gölgesindeyim.
Sevdiğinizin gözlerinde aradığınız sevgide, aşkın yüreğinizdeki titremesinde, sevdiğinizin size dokunan elindeki yumuşaklıkta, soğukta yanınıza sokuluşundaki sıcaklıktayım.
Ben, annenizin sizin için ettiği dualarda, siz hastayken döktüğü gözyaşlarındaki ıslaklıkta, onun yüreğindeki kocaman odalardayım. Ben, babanızın usulca saçınızı okşamasında, üzerinizden kayan yorganı düzeltişindeki şefkatteyim.
Ağaçtan kopardığınız meyvenin tadında; içtiğiniz sudaki ferahlıkta; sıcacık çorbanın kokusunda; fırında pişen böreğin kabarttığı iştahınızdayım.
Ben, gecenin kadife dinginliğinde, yağmur sonrası bulutların arasından süzülen güneş ışığının üzerindeyim. Sabahın temiz ve taze havasında, çiğ düşmüş üzüm salkımının buğusundayım.
Ben, gül ile dikenin sonsuz uyumunda, bir karıncanın telaşlı kış hazırlığında, omzunuza konan muhabbet kuşunun kıpırtılı gözlerinde, kucağınızdaki kedinin yumuşak tüylerinde, denizdeki balığın suyla oyunundayım.
Ben, vapur pervanesinin yarattığı anaforda, kaleye atılan topun havadaki süzülüşünde, sahildeki balıkçının oltasını tutan elindeyim.
Şimşekle gök gürültüsü arasında, fırtınadan önceyim.
Ben kim miyim? :)
Ben hep sizinleydim, oysa siz beni hep görmezden geldiniz. Korkulu düşüncelerinizle yarattığınız kendi hapishanenizde, hala endişeli, hala yılgın, hala bezgin, hala asabisiniz. Hep bir yerlere geç kalmış gibi çılgın bir telaş içerisindesiniz. Çığlık çığlığa yaşamayı, olması gereken sanıyorsunuz. Oysa çok yanılıyorsunuz.. İspat mı istiyorsunuz? Hemen..
Şimdi arkanıza yaslanın, gözlerinizi yavaşça kapatın ve derin bir nefes alın....
İşte sizinleyim....
Hala anlamadınız mı?
Ben, sessizliğim.
Ayşegül TEKFİDAN
Fotoğraf: MEA (Mehmet Emin Arı) www.eminari.com
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.

Çok hoş bir yazı olmuş şiirve öykü tadında. İzleyeceğim sizi.
Sevgiler
- Cevap :
- Çok sağolun. Teşekkürler 01.10.2007 9:28
İçime çeke çeke okudum. Şimdi huzurlu bir sessizlikteyim. Harikaydı. Teşekkürler ve sevgiler.
Fulya 26.09.2007 21:04- Cevap :
- Nefes bizi dünyaya bağlayan çıpa.. Nefsin de dengeleyicisi... Teşekkürler... 27.09.2007 14:11