Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ekim '09

 
Kategori
Siyaset
 

Hiç kimsenin demokrasiye falan inandığı yok

Hiç kimsenin demokrasiye falan inandığı yok
 

Siyasi Partiler


"Rahşan Ecevit liderliğe koşuyor…

DSP'den istifa eden birçok il başkanı ve üye "Ecevitçi arayış" için Rahşan Ecevit'in yeni hareketine katıldı. Ecevit'in çalışma ofisinde yapılan açıklama şöyle:

- … İstifa eden bu arkadaşlarımız Sayın Rahşan Ecevit’in önderliğinde kuruluş aşamasına gelmiş bulunan ve Ecevit düşüncelerini ileriye taşıyacak olan yeni partiye destek vermek üzere bu günden itibaren 'Ecevitçi Arayış' saflarına katılmış bulunmaktadırlar. Bu istifaları önümüzdeki günlerde diğer birçok il ve ilçe örgütlerinden yapılacak istifalar takip edecektir.”

Dün bu haberleri okuduk basından…

SORGULAYALIM MI?

Haydi sorgulayalım…

Parça parçalık kime ne kazandırdı, bu hareket ne kazandırabilir ki?

Şöyle bir, yakın geçmişi düşünelim;

- Milliyetçi bir parti vardı, daha az ya da daha çok dindarlık fantezisiyle bölündü, ayrılanlar onun bunun hesabından parti kalmaya çalıştı,

- Dindar parti vardı, ayrıldılar, bir parçası dirilmek için debeleniyor,

- CHP var, geçmişte bir sürelik de olsa içinde olanlar ayrıldılar, daha çok sol, daha az sol, daha milliyetçi sol, daha benci, daha senci sol olduğu savıyla yerlerde sürünüyorlar,

- Merkezde sayılan büyük bir parti vardı, ikiye, üçe, beşe bölündü…

Hiç kimsenin demokrasiye falan inandığı yok… Hiç kimsenin, değil ayrı düşünene, kendisi gibi düşünene bile katlanma huyu yok…

Bulunduğunuz partide düşüncelerinizin doğruluğuna güvenerek uğraş veremez misiniz? Yönetim yanlış yapıyorsa kendinizi anlatarak, yöneticilerin yanlışlarını ahlak sınırları içinde sergileyerek yandaş çoğaltamaz, yönetimi ele geçiremez misiniz? Bunu sağlayamıyorsanız yeteneğiniz ya da yolunuzu yeniden sorgulayarak, yanlışın sizde olduğunu düşünüp, çoğunluğun yolunda yürüyemez misiniz?

Her parti üyesi, yöneticisinden ayrı düşünmeye başlayınca, ayrı bir parti kurarak ne eldeleyebiliyor ki?

Kendinizle birlikte, binde bir bile olsa, parçasını kopardığınız partilere verdiğiniz zararın kimlere yaradığı sorgulamasını hiç yapıyor musunuz?

Bu düşüncesizliğinizin, bu bencilliğinizin, bu çıkarcılığınızın, bu hırsınızın, nedeni her ne ise, halkı demokrasiden nefret ettirdiğini, güçlüden yanalaştırdığını, ‘’ alternatif yok ki…’’ cileştirdiğini göremeyecek kadar mı gözleriniz kararıyor?

Bu kadar mı kararıyor gözleriniz, yoksa sizleri parçalı tutmaktan bir şekilde yarar görenler, sizi bir şekilde satın mı alıyor?

Aslında sağcınızla, solcunuzla, dinsizinizle, dindarınızla, hepinizi seviyorum. O uğraşın içinde olmak epeyce zordur ve sizler o zor uğraşın içinde olmayı yeğleyen, göze alabilen, korunması gereken varlıklarsınız…

İçimde oluşuveren bir sorgulamaydı işte…

Yazayım dedim…

 
Toplam blog
: 21
: 571
Kayıt tarihi
: 17.08.09
 
 

Üniversiteyi takiben 35 yıl kamuda yönetici olarak hizmet, ardından emeklilik... Bir büyükşehir b..