Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Haziran '09

 
Kategori
İlişkiler
 

Hiç sevmemişsin ki insanca; nerden biliyorsun sevildiğini?

Hiç sevmemişsin ki insanca; nerden biliyorsun sevildiğini?
 

Foto: Ekrem İPEKÇİ


Uzaksın dostum kabul et, bakışların uzak.
Hiç ısınmamış ki buzdan birer kale olan gözlerin
insan yüreğinin sıcağında...
"Ye kürküm, ye!" misali
üzerinde sana pek yakışan mesleki karizman,
etrafında egonu şaha kaldıran,
uzak gözlerine kör bir avuç yabancı...
Sen ne dersen de dostum, yalnızsın ölümüne!

Arıyorsun dudak bükerek yaşamın anlamını
bir anlık zevk için farkında olmadan insan etinin çiğliğinde...
Oysa susuz kalmışsın ölümüne
karşılıksız sevmenin yücelten güneşine...
"Kedi erişemediği ciğere pis, dermiş" misali
kandırıyorsun bulutlara uzanan buz dağından egonu...
Sen de ben de biliyoruz ki
buz dağının görünmeyen kısmı çok daha büyüktür,
okyanusların karanlık dipsiz derinliklerinde...

"Kimsenin etlisine sütlüsüne karışmam
çünkü bilirim işimi, yüzdürürüm her denizde gemimi...
Erkekliğime laf söyletmem çünkü bırakmaz yarı yolda beni!
Dürüstüm, en çok da adaletli(!) işte bu yüzden
iç huzuruyla toplarım her çiçekten, canım çektiğince balımı...
Sürüsüne bereket bir dolu dostum var, herkes de güvenir, pek çok sever, beni." diyorsun diyorsun da dostum, hiç soyunmamışsın ki allı pullu kürkünü, nerden biliyorsun ?
Yani dostum, hiç meydan okumamışsın ki soğuğa, kardelenler gibi...
hiç karda, kışta, boranda tek başına kalmak pahasına
"Ben buyum, işte özüm işte sözüm!" dememişsin ki...
Nerden biliyorsun?

Hiç sevmemişsin ki insanca, insanın zayıflığı ile...
Hiç, bir insan sıcağında soyunup dökünmemişsin ki maskelerini;
hiç kalmamışsın ki seven bir yüreğin önünde
zaaflarınla, hırslarınla, yanlışlarınla yani kendi özünle, savunmasız...
Nerden biliyorsun?

Hiç yüreğinle sevişmemişsin ki
zamanı durdurmak isteyesin sevgilinin gözlerinde...
Hiç ısınmamışsın ki yaşam denen gecenin ayazında,
buzdan gözlerin hiç erimemiş ki insanca gözyaşları akıtarak
sana bestelenen bir yürek serenatını dinlerken sevgilinin göğsünde...
Yani dostum, hiç sevmemişsin ki çırılçıplak
sevilesin yürekten çağlayarak...

Uzaksın dostum, kabul et:
sadakatten, güvenden, dostluktan;
sevmekten ve sevilmeye cesaret edebilmekten;
kokusuzca soyunup dökünüp savunmasız kalmaktan
yani insanca olan özünden uzak...

Sen ne dersen de dostum,
yaşadığın kaf dağının dondurucu zirvesinde
yalnız ve muhtaçsın bir damla insan sıcağına,
ölümüne...
http://zulalerik.blogspot.com/2009/06/hic-sevmemissin-ki-insanca-nerden.html
 
Toplam blog
: 12
: 853
Kayıt tarihi
: 07.08.08
 
 

Psikolog, yaratıcı drama uzmanı, öğretmen, danışman, biraz yazar, eee annelik de var, etkili iletişi..