Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ocak '11

 
Kategori
Uzay
 

Hiçbir Kar Tanesinin Simetrik Şekli, Diğerine Benzemiyor...

Hiçbir Kar  Tanesinin Simetrik Şekli, Diğerine Benzemiyor...
 

Aklın almayacağı bir sanat...


Bir arkadaşımın, face-book'a koyduğu bir video..."Ne kadar az şey biliyoruz " cümlesini, bu sıralar çok kullanıyorum. Bu videodan sonra da, aynı cümleyi, yineledim... Bakalım siz de,aynı cümleyi kuracak mısınız....Anlatıcının kimliği,hakkında bir bilgi yoktu, sanırım uzay konusunda oldukça geniş araştırmaları olan, bir bilim adamı. Onun ağzından dinlediklerimi paylaşacağım sizinle...

"Bir santimetre toprağı,bir santimetre suyu mikroskopla incelediğimizde, bizim yaşamımız için bir fonksiyonu olan, on milyon civarında canlı organizma görüyoruz.. Mikrodan makroya sistemdeki herşey bizim için çalışıyor...

Tahta parçacıkları dikiyoruz toprağa... Zamanı gelince, ambalajlanmış,dilimlenmiş,lezzeti,aroması konulmuş,potasyum,kalsiyum,magnezyum depolanmış yiyecekler alıyoruz bu tahta parçalarından. İsimlerine muz, portakal,elma diyoruz, değişik renkte,değişik şekillerde ambalajlanmış bu yiyeceklere...

Göğün rengi özel seçilmiş,herşey ekolojik sistemde yer almış... Kâinatta hiçbir yerde yaşama rastlanmıyor,dünyada var...Bunun için birçok şartın yerinde olması gerekiyor.Ama en önemli koşul, bizim hücrelerimizle organik bağı olan,KARBON ATOMU. ..Bu karbon atomu diyor ki,"Ben öyle,her ortamda yaşamam; ısı, -20 ile +120 derece dışında olursa,ben reaksiyona girmem,reaksiyonumu bozarım" Dünya, 950.000 km. hızla uzayda uçarken,güneşten gelen bu iki ısı aralığını buluyor,o aralıktaki ışık geliyor.Bu ışık sayeside, FOTO SENTEZ denilen o karmakarışık iş gerçekleşiyor.Bu sayede bize oksijen sağlanıyor.Dünyanın en gelişmiş laboratuvarları" Milyonlarca dolar harcarsak bir yaprağın yaptığını çok kısa bir müddet için yapabiliriz" diyorlar.Bu ışık, bitkilerde,otlarda enerji olarak depolanıyor.Bir hayvan geliyor onu yiyor, o ete dönüşüyor.Biz ne yersek yiyelim,sebze ,et cinsinden veya aklınıza gelen her tür yiyeceğin kaynağı bu...

Güneşten 6.000 derecelik ısı yola çıkıyor .10 üzeri 25(onun 25. kuvveti) de bir ihtimal... Uzaydaki,ışık dalga boyları aralıklarından bir ara...Yaşamın olması için bu ısıya, gereksinim var. Bu arayı kafamızda canlandırabilmemiz için, şöyle bir şey hayal edelim: Bulunduğumuz yerden iskambil kağıtlarını sıralayalım.Bulutları geçelim... 200.000 ışık yılı ,Samanyolunun sonuna kadar kağıtları dizelim. Bu dizinin 100.000 ışık yılı arasında olduğu bir yerden bir iskambil kağıdı çekiyorsunuz..Bunun bir altı veya bir üstü değil, sadece o iskambil kağıdı...Alttaki, üstteki çekilirse hayat biter...Rakamı hayalimizde şöyle böyle canlandırabilmemiz için bu örnek verilebilir...

Güneşe,3. uzaklıktaki dünyanın, güneşe olan uzaklığı 150 milyon km. Nasa'nın yeni bulguları: Dünya güneşin etrafında dönerken her 29 km de,2.8mm.içeri alınıyor. Milimetrenin onda biri sapma olsa,güneşle olan mesafemiz korunamayacak.Güneş biraz küçük olsa,donacağız, biraz büyük olsa yanacağız...

Dünya, 23.27 derece eğimle dönüyor... Diğer gezegenlerde böyle bir eğim yok... Biraz daha düz veya biraz daha eğimli olsa, mevsimler böyle düzenli olmayacak, dört mevsim bu sayede oluşuyor...

Uydular vasıtası ile saptanmış, santim santim ölçüm yapılmış... Her saniye, 16 milyon ton yağmur yeryüzüne yağıyor,16 milyon ton buhar olup ğöğe çıkıyor...15,9 değil, her seferinde 16 milyon. Hava bulutlu iken başımızın üzerinde,tam 300.000 ton su deposu var.Normal olanı bu suyun boşalması ama , damla damla iniyor, yağmur....Eğer hepsi boşalsa,şehirleri alıp götürür...Her damla 8km. hızla inmeye başlıyor, hesaplanmış bu hızın 550km.ye ulaşması gerekiyor, böyle olsa her damla başımızı deler geçer... Ama her damla başladığı hızla yeryüzüne iniyor...

Ve kar taneleri... Avrupalı bir bilim adamı, kar tanelerini inceliyor , muazzam simetrik şekiller görüyor, mikroskopta. İncelemesini, milyon tanesinde sürdürüyor.Hiçbiri diğerine benzemeyen sanat eseri niteliğinde şekiller...Bu konuda, kitap kalınlığında bir rapor hazırlıyor.Raporunun sonunda şöyle bir cümle yazıyor: "Sanki, bir sanatçı, bana sanat gösterisi yapıyor..." "

Video burada bitiyor... Siz bu sanatçıya ister ALLAH deyin, ister doğa deyin. Şu bir gerçek ki, okyanusta bir kayık,.. minik dünya... Hatta belki de, bir fındık kabuğu bile değil,kimbilir...

 
Toplam blog
: 307
: 1382
Kayıt tarihi
: 08.08.07
 
 

Emekli Türkçe öğretmeniyim.Şimdi Marmara Üniversitesi bünyesinde bulunan, Atatürk Eğitim Enstitüsü ..