- Kategori
- Gelenekler
Hıdırellez…
Hıdırellez…
Bu gün 5 mayıs. Bu akşam hıdırellezi kutluyacağız.
Nerden geldiği pek belli olmayan bu adet ilginçtir, Aya Yorgi, St. Georges gibi adlarla hıristiyanlarca da kutlanır.
6 Mayıstan 8 kasıma kadar olan günlere hızır günleri yani yaz ayları denir. Bu aylar aynı zamanda bereketi bolluğu temsil eder.
Hıdrellez gecesi Hızır’ın uğradığı yerlere ve dokunduğu şeylere feyiz ve bereket vereceği inancıyla çeşitli uygulamalar yapılır. Yiyecek kaplarının, ambarların ve para keselerinin ağızları açık bırakılır. Ev, bağ-bahçe, araba isteyen kimseler, Hıdrellez gecesi gül ağacının altına istediklerinin küçük bir modelini yaparlarsa Hızır’ın kendilerine yardım edeceğine inanırlar. Ve aynı zamanda dileklerini kırmızı kurdaleye bağlayıp gül ağacına asarlar. Bir yıl boyunca dileklerinin yerine gelmesini beklerler. Bazı kimselerde ateş yakıp, dilek dilerler. Ondan sonra yaktıkları ateşin üstünden atlarlar.
Bizler malum her şeyi abartırız ya, bu günü de olabildiğince abartıyoruz.
Eskiden, yaklaşık elli yıl evvel bir hıdırellezi Eskişehir'de kutlayışımızı unutamam. 6 Mayıs sabahı o zaman tertemiz olan porsuk çayına gitmiş, suya girerek yukarıdaki mesire yerinden kağıtlara yazılıp suya atılan dilekleri toplamıştık arkadaşlarla. Neler vardı neler. Para, ev, çocuk, karı, koca, iş. Akla gelen her şeyi yazıp suya atmışlar. Böyle şeylere daha o zamandan inanmadığım için çok gülmüştüm okudukça.
Bu günde aradan 50 yıl geçmesine rağmen değişen bir şey yok. Kimi komşunun bahçesine taşlardan ev, araba yapmaya devam ediyor.
Kuran-ı kerim de defaaten “sadece allahtan medet umunuz” denmesine rağmen, Allah dışında birilerinden yardım umanları bir türlü anlıyamamışımdır.
Hıdırelleziniz kutlu olsun
Salı, Mayıs 05, 2009