Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Eylül '11

 
Kategori
Futbol
 

Hıncal Uluç Diyor ki: Galatasaraylılar'da Fenerbahçe Kompleksi Bitmez!

Hıncal Uluç Diyor ki: Galatasaraylılar'da Fenerbahçe Kompleksi Bitmez!
 

Gerçek bir futbolsever, sahada olmayan rakibe “sövülme”yi hiçbir zaman benimsemez. Bu, rakibe sahada yapılan uygunsuz tezahürat için de geçerlidir.

Nasıl, niye benimsesin ki?

Gel gör ki, kimi maçlarda tribünleri dolduranlar, hele goller gelmişse, sahada olmayan rakibi “kalaylama”yı yeğler;  doyum sağlar.

Hıncal Uluç, Fenerbahçe neden “Büyük!” başlıklı yazısında, bu duruma değiniyor, Galatasaray taraftarını eleştiriyor, kimi saptamalarda yapıyor; “Galatasaraylılar'da Fenerbahçe kompleksi bitmez...” diyor.

Niye mi?

“Çatladıkapısporla oynarlar.. Takım galip duruma geçer geçmez, Fener'e sövmeye başlarlar, korolar halinde..  Fener akıllarından çıkmaz.”

Hıncal Uluç, bu tavrı, “aşağılık kompleksi”ne bağlıyor; böyle tavır içine girilmesini doğru bulmuyor. Gerekçesine de kimse itiraz edemez:

“Galatasaray, bu ülkenin gelmiş geçmiş en büyük futbol başarılarına ulaşmış kulübüdür. İki Alman, iki İtalyan, iki İngiliz, iki İspanyol Şampiyonunu geçerek ulaşılan Avrupa ve Süper Kupa Şampiyonluk kupaları, bu kulübün müzesinde durmaktadır. Bu başarının yanına yaklaşan Türk Futbol Takımı yoktur.”

Hıncal Uluç, bu başarıya karşın, “aşağılık kompleksinin sebebi”ni son yaşananlara bakarak buluyor.

Sözü, sadece kadınlara ve çocukların alındığı Fenerbahçe-Manisaspor maçına getiriyor:

“... gördüğüm manzaraya bayıldım.. Hemen hepsi Fener forması giymiş, ya da en azından kaşkolu bağlamış 41 bin kadın ve çocuk, stadın içinde, içeri girmesi yasak binlerce erkek de, çevreleyen sokaklardaydı. Evlerinde TV başında maçı izlemek yerine, stadın etrafında toplanıp, maç boyu tezahüratlarını içeride duyurarak, futbolcularına "Sizi asla yalnız bırakmayacağız" demenin bundan güzel ifadesi olur mu?

Fenerbahçe Stadı'nın iki haftadır dışında görünen kalabalığı, Galatasaray yıllardır içerde bulamadı.”


*****

Klüplerin, sportif başarısızlık, parasal sıkıntılar gibi sorunları olabilir. Bunların yaşandığı zor günler, ancak elbirliği, özveriyle atlatılabilir.

Hıncal Uluç, buna da değiniyor.

“Fenerbahçe hisse senetleri borsada her zamankinden fazla alıcı buluyor. Para kazanmak için değil, kara günde kulüplerinin yanında olduklarını göstermek için satın alıyor, Fenerliler.

Zor gününde kulübün hem de nasıl yanında olduğunu göstermek için alıyorlar.. Giyecek gömleği yok belki ama, Fener forması alıyor.. Bir tane değil.. Gücü yettiğince.. İki tane.. Beş tane.. On tane alan biliyorum.”


Görülüyor ki, Hıncal Ulaş, yadısınamaz bir gerçeği dile getiriyor. Bunu yaparken de Fenerbahçe’yi övmekten çok, Galatasaray taraftarına yol gösteriyor; Fenerbahçe taraftarı gibi takımlarına sahip çıkmalarını vurguluyor. “Darbe” vurulan, yarın neyin/ nelerin olacağı açıkça belli olmayan bir ortamda, taraftar Fenerbahçe’ye daha bir sahip çıkıyor.

Varsıl taraftar, Fenerbahçe’nin hisselerini destek amaçlı alıyor. Öte yandan forma satışları “rekor” kırıyor. Uluç’un vurguladığı gibi, stat çevresinde 15 bin taraftar, içerideki futbolcuları “tezahürat”la destekliyor.

*****

Unutmamak gerekir ki, senin büyülüğün rakibinin büyüklüğüyle orantılıdır. Rakibin büyük değilse, senin büyüklüğün hikayedir.

Bu yazıyı Hıncal Uluç’un sözleriyle bitirelim:

"Büyük" ne demektir, sporda?.. Taraftar demektir.. En önde, en başta taraftar.. Tarih, kupalar, müzeler sonra gelir.

Özellikle bu Fener'in en kara yılı gösterdi ki, en kara gün dostu, en tutkun, en sahiplenen taraftar Fenerbahçe'dedir.



TURGUT ÇELİK/ Mersin

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..