Hocaefendi (roman)

Erol Toy'un romanı, yeni yayınlardan. Yeni çıkan kitaplarda gezinirken bu kitap dikkatimi çekti, son yılların siyasi atmosferine de uygun. Hocaefendi ünvanı medyada genellikle Fethullah Gülen için kullanıldığından acaba O mu diye düşündüm. Kitap bir imamın oğlunun da imam olma sürecini anlatıyor. Kitabın yarısını epey geçtikten sonra acaba Fethullah Gülen'in babası da imam mıydı diye vikipediden baktım ve imam olduğunu öğrendim, ilerleyen sayfalarda da roman kahramanının F.Gülen olduğunu anladım.

Dikkatimi çeken bir husus imamın din eğitiminin oldukça yetersiz olmasıydı, herhalde kendi kendini geliştirdi. Kitap, imamın İzmir'de göreve atanmasıyla sona eriyor, daha askerliğini yapmamış ama ilk özel okul yaptırma hadisesi de yer alıyor, insan nereden nereye diye düşünmeden edemiyor. Amerikalı bir yetkilinin de bu okula önayak olması, yardımcı olması da ayrıca dikkati çeken bir konu.

Yazar hoca ile ilgili müthiş bir olayı da anlatıyor, inanmak istemedim. Hoca geçliğinde vaaz verirken cinsel organı uyanıyor, hoca çok kızıyor, kendi elleriyle testislerini iyice sıkıyor, yani erkekliğini bir şekilde öldürüyor. Bu gerçek mi değil mi bilemiyorum, hayret uyandıracak bir olay. Tıp adamları bu durumu nasıl izah eder sormak gerekiyor.. Sonra görev yaptığı bir şehirde, şehrin en zenginlerinden birisinin tek kızı teklif ediliyor ama maalesef kabul edemiyor veya etmiyor, kuş sessizleşmiş.

Yazar bu kitabı tek olarak çıkarmış ama devamı gelecek mi, çünkü daha önemli olaylar imamın sonraki yaşamında. Çocukluğunu çok uzun tutmuş, hemen hemen üçte ikisi çocukluğuna ayrılmış kitabın. Ayrıca yazar çok sık yerel lehçe kullanmış, ne anlama geldiğini bilemiyorsunuz, bir sözlük gerekiyor ne anlama geldiğini bilmek için, TDK sözlüğünde de yer alacağını sanmıyorum.

Roman dili bazı yazarlarımız gibi insanı yormuyor, keyifle ve heyecanla okunabilecek bir kitap. Yakın tarihimize de ışık tutuyor zaman zaman.

Devamını sabırsızlıkla bekliyorum.