Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ocak '15

 
Kategori
İnançlar
 

Hocayla Peygamberler hakkında sohbet….

Hocayla Peygamberler hakkında sohbet….
 

alasayvan.com


“Hayırlı Cuma’lar hocam”

“Hoş geldin evladım. Senin de Cuma’n hayırlı olsun”

“Nasılsınız hocam, sıhhatiniz iyidir umarım.”

“Allaha şükür evladım. Sen nasılsın?”

“Ben de iyiyim hocam. Sağolun”

“Bugün ne sorularla geldin bakalım?”

“Hocam bu gün peygamberler hakkında soracağım. Kuran-ı Kerim’de peygamberler hakkında çok ayet var. Değil mi hocam?”

“Evet evladım. Peygamberlerin isimleri zikredilerek bir çok ayet kutsal kitabımızda yer almıştır. Ama özellikle şu ayeti vurgulamak isterim.”

“Hangi ayet o hocam?”

Bakara suresinin 285. Ayeti.

Peygamber, Rabbinden kendisine indirilene iman etti, mü'minler de (iman ettiler). Her biri; Allah'a, meleklerine, kitaplarına ve peygamberlerine iman ettiler ve şöyle dediler: "Onun peygamberlerinden hiçbirini (diğerinden) ayırt etmeyiz." Şöyle de dediler: "İşittik ve itaat ettik. Ey Rabbimiz! Senden bağışlama dileriz. Sonunda dönüş yalnız sanadır."

“Bu ayete göre Hz. Allah peygamberler arasında bir ayırım yapmıyor. Değil mi hocam?”

“Evet evladım. Yüce Rabbimizin biz insanlara en büyük lütfu ve inayeti, yol gösterici ve hidayet rehberi olarak gönderdiği peygamberlerdir. Peygamberlere iman İslâm inanç sisteminin ayrılmaz bir parçasıdır.  Allah’ın kutlu elçilerini saygı ve tazimle yâd etmek, hepsine salat ve selam getirmek, yüce dinimizin bize en önemli buyruğudur.  Her gece yatsı namazından sonra okuduğumuz, “Biz peygamberler arasında ayırım yapmayız.” ayet-i kerimesi sevgili peygamberimizin Miraç hediyesi olarak insanlığa getirdiği evrensel bir mesajdır. Biz Müslümanlar, bu mesajla bütün peygamberlere, insanlığın yolunu aydınlatan, onlara huzur ve barış önderliği yapan kutlu elçiler olarak iman ederiz. Peygamberlere saygıyı, kurtuluş yolunun bir gereği kabul ederiz. Peygamberler olmasaydı, insanlık hidayet yolunu nasıl bulurdu? Nefsin ve şeytanın aldatmasına karşı, insanlığı kim uyarırdı? Huzur ve barış için kim sabır, metanet ve itidal öncüsü olurdu?

“Ama bir zaman sonra insanlar doğru yoldan yine çıkmaya başlıyorlar hocam?”

“Maalesef öyle evladım. Onun için Allahü tealâ değişik zamanlarda peygamberler göndermiştir. Peygamberler, Yüce Rahman’ın rahmet mektebinin birer öğretmenidir. Kalp gözümüzü onlar açtı, doğru yolu onlar gösterdi. Medeniyet adına insanlık, onlara çok şey borçludur. Peygamberler, insanları küfrün kara bataklığından, bir olan allah’ın tevhit yoluna, bilgi ve inancın aydınlığına çağıran kutlu elçilerdir. Bugün gaflet, delâlet, fitne, kin ve intikam çıkmazında boğulan insanlığın, onlara her zamankinden daha çok ihtiyacı vardır.

“Her Peygamberin kendisine göre bazı özellikleri var mıdır hocam?”

Zamanın ihtiyaçlarına göre gönderilen Peygamberler arasında, Adem, insanlığın atası, ilahi hikmetin babası, Nuh, zanaatın, tekniğin simgesi, İbrahim, akıl devriminin mimarı, Lut, ahlâkın savunucusu, Yakup, sabrın ve şefkatin sembolü, Yusuf vefanın ve asaletin adı, Musa, hukukun, özgürlük savaşının ve ahdin timsali, İsa, sevginin, rahmetin ve bağışlamanın adresi, Muhammed Mustafa (s.a.s.) ise aklın, ilmin, ahlâkın, sabır ve vefanın, güçlüyken müşfik olmanın, haklıyken özveride bulunmanın, haksızlığa karşı en gür sesin, aklın ve imanın önündeki en büyük engel olan batıl inanç, bilgisizlik ve kör inada karşı yüreğini ortaya koymanın adıdır.

“Peygamber efendimizin diğer peygamberler hakkındaki düşünceleri nasıldır hocam?”

“Biz peygamberler ana-baba bir kardeşler gibiyiz.” diyen Allah Resulü de, bütün Âlemlere rahmet olarak gönderildiği halde, veciz bir benzetmeyle kendisini Adem ile başlayan peygamberler binasının eksik kalan bir tuğlası olarak nitelendirmiştir. Yüce Rabbimiz de Kerim kitabımızda şöyle buyurmaktadır:

“Biz Nuh’a ve ondan sonra gelen peygamberlere vahyettiğimiz gibi, sana da vahyettik. İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakub’a, torunlarına İsa’ya, Eyyüb’e Yunus’a, Harun’a ve Süleyman’a da vahyetmiştik. Davud’a da Zebur vermiştik.

“En son Peygamber Hz. Muhammed olduğuna göre, insanlık için artık geçerli olan kitap Kuran-ı Kerim olmuyor mu hocam?”

“Sevgili Peygamberimiz Muhammed mustafa (s.a.s.) peygamberlik binasının ikmal taşıdır. Onun için Kuran-ı Kerim kendisini “hatemü’n-nebiyyin”;  “Peygamberlerin sonuncusu” olarak nitelemiştir. Peygamber Efendimiz ve Kuran-ı Kerim’le İslâm tamamlamış ve en mükemmel halini almıştır. Allah’ın hoşnut ve razı olduğu din İslâm’dır. Sevgili Peygamberimiz, en yüksek ahlâkı tamamlamak üzere nübüvvet mirasının son kemal halkası olarak gönderilmiştir. Bundan sonra insanlık, onun gösterdiği yoldan yürüyerek kurtuluşa erecektir. “

“Peki hocam, günümüzdeki insanlara peygamber diyebilir miyiz?”

“Nasıl yani?”

“Örneğin çok beğendiğimiz bir siyasetçiye ikinci peygamber diyebilir miyiz?”

“Hiç olur mu öyle şey evladım. Son peygamber Hz. Muhammed’dir. Kimse kendisini ona benzetemez.”

“Peki Allah’ın vasıflarına sahip insan var mıdır?”

“Neler söylüyorsun evladım. Bu Allah’a şirk koşmaktır.”

“Onu ben söylemiyorum hocam. Tabii ki, bunu söyleyenler Allah’a şirk koşuyorlardır.”

“Kimler söyleyebilir ki böyle bir şeyi evladım?”

“Onu söyleyenler kendilerini bilir hocam.”

“Ben bundan bir şey anlamadım evladım.”

“Aslında ben de anlamadım hocam. Neyse verdiğiniz bilgiler için teşekkürler. Allaha emanet olun”

“Sen de Allah’a emanet ol evladım.”

 

 

 
Toplam blog
: 974
: 3444
Kayıt tarihi
: 16.01.07
 
 

2017 Basın özgürlük endeksine göre 180 ülkeden 155. sırada olan ülkemizde yemek tarifleri  ve tel..