Hologramda Holigan

1.

Milenyumun başında Japonya’daki üç televizyon kanalı Karaka adlı hologram şirketiyle anlaştıklarını duyurdu. Karaka, hologram teknolojisinde geldiği nokta ile bir statta oynanan bir beysbol maçını tamamen ve anında kopyalayıp iki farklı stadyumda daha gösterebileceğini, dahası bu üç stadyumdaki izleyicilerin hiçbirinin kendi stadyumlarındaki maçın gerçek mi kopya mı olduğunu bilemeyeceğini iddia ediyordu.

Orta ölçekli bir reklam kampanyası ile duyurulan bu iddia beklenmedik bir ilgiyle karşılandı. Deneyin parçası olmak isteyen beysbol müdavimleri normal fiyatının üçte birine satışa sunulan biletleri alıp stadyumları hıncahınç doldurdular. İlk izlenim harikaydı. Üç statta aynı anda aynı oyun oynanıyor, oyuncular, hakemler ve top aynı anda aynı yerleri kaplıyorlar, televizyonlarda yan yana gösterilen oyunlarda hiçbir fark anlaşılmazken farklı statlardaki farklı kalabalıkların farklı tezahüratları duyuluyordu. Tarihi bir ana tanık olma duygusu ne yazık ki yirminci dakikada topa güzel denk gelen güçlü bir vuruşla yerini hayal kırıklığına bıraktı. Darbenin etkisiyle saatte 180km hıza ulaştığında top statlardan ikisinde yok oldu ve gökyüzünden bir daha geri gelmedi.

Karaka şirketi böylelikle rezil oldu ve battı.

Aynı fikri ve benzer bir teknolojiyi kullanan Muraka adlı şirket, 2004 yılında aynı iddiayı bu kez futbol için yaptı. Japonya’da beysbol futboldan çok daha popüler olduğu için Karaka beysbolu seçmişti. Futbolda kopyalanması gereken maksimum hız saatte 120 km idi; dahası futbol topu beysbol topundan yaklaşık 25 kat daha büyüktü. Bu durum Muraka’nın futbol iddiasını Karaka’nın beysbol iddiasından çok daha gerçekleşebilir yapıyordu.

Muraka’nın kopyaladığı futbol maçı üç stadyumda aynı anda verildi ve eksiksiz bir başarı elde edildi. Bugün bile bu üç gösterimden hangisinin gerçek hangilerinin hologram olduğu bilinmiyor. Günümüzde Japonya’daki her futbol maçı en az iki stadyumda gösterilir (konuk ve deplasman statları) ve hangi maçın gerçek hangisinin hologram olduğu çoğunlukla saklanır. Önemli derbiler on farklı şehrin statlarında simültane oynatılabilir.

(Hologram futbol sektörünün 2002’de Japonya’da yapılan dünya kupasında kullanılmamış olması Japonlar arasında bir çeşit ayıp olarak anılıyor. Karaka’nın yalnızca yüksek pazar payı kapmak için gerçekleştiremeyeceği bir iddiayla ortaya çıkması, oysa ki halihazırda elinde olan teknolojiyle Dünya Kupasını kolayca kopyalayabileceği ve asıl büyük pazarı almış olacağı yatırımcılar arasında bir menkıbe gibi yıllardır konuşuluyor.)

2.

Eğer başbakanımız iç ve dış mihraklardan 2023’e dek güçlenerek çıkarsa bizimle arada paylaştığı çılgın projelerinden yapılacaklar var, yapılmayacaklar var. Çamlıca Camisi’nin, Haliç’teki (ismi sır gibi saklanan) Akköprü’nün, üçüncü boğaz köprüsünün büyük olasılıkla bitmiş olacağını şimdiden öngörebiliriz. İşler böyle giderse Taksim’deki Topçu Kışlası da yapılabilir. Değil 2023, 2073’e kadar da başta kalsa ne başbakan ne de hiç kimse Kanal İstanbul’u yapamaz. Ama İstanbul’un kuzeyinde Manhattan adası büyüklüğünde makinin ıslahını gerektirecek devasa havaalanı belki yarılanmış olur. Bunlar basit ve yapılara yönelik tahminler, yoksa daha neler neler olacak. Başbakanımız’ın son Japonya gezisinde hologram şirketi Muraka ile görüştüğü doğruysa çılgın 2023 hedeflerimize yenileri eklenmiş olabilir.

Statlarda hep bir ağızdan bağırılanlar bir milletin fikrinin aynasıdır. Başbakanımız bunu tabi ki herkesten daha iyi bilir. Kendisi, bu günlerde statlarda O’nun aleyhine sözler ifade edecek kadar aldanmış böcekleri susturmak için en güzel yöntemin parayla olsun gazla olsun cezalandırmak olduğunu bilir ve ona göre hareket etmiştir. Ama bu yöntem yalnızca susturmaya yaramaktadır. Başbakanımız yaptıklarının kitlelerce (büyük çok büyük kitlelerce) takdir edilmesini, halkının onu anlamasını ve sevgilerini dillendirmesini hak ederek arzulamaktaydı. Bu noktada Muraka ile görüşmesi başbakan için yeni bir umut ışığı oldu.

Başbakanın Muraka’dan istediği statlardaki oyuncuların değil seyircilerin klonlanması, bu sayede farklı statlarda kendisini ve futbolu efendice seven bir hologram izleyici kitlesi oluşturmaktır. Muraka açısından bu istek, var olan teknolojilerinin daha yüksek sayıda bireyi simüle edecek şekilde yapılandırılmasından ibarettir. Önerilen fiyat uygundur. Dahası seyircilerin hızlarının çok düşük olması, burada ayrıntısına girmek istemediğimiz teknik nedenlerden ötürü seyirci hologramlarının maliyetini futbolcu hologramların maliyetinin yüzde birine indirmektedir.

Muraka’nın ilk denemesi Kasımpaşaspor’un son lig maçında yapılacak. Bu maç olimpiyat stadında oynanacak. Stada girecek olan bütün izleyicilerin başbakanımızın özel davetiyle geliyor olması, maç sırasında başbakanımıza yönelik takdir ve teşekkür tezahüratlarının seviyesi hakkında beklentileri yüksek tutabileceğimize işaret ediyor. Muraka bu stattaki izleyicilerin hologramlarını İstanbul, Ankara ve Bursa’daki toplam yedi statta oluşturacak. Seyircilerin klonlanacağı statların küçük olması sayesinde fazlalıkların kesilmesi ve geometrik yeni düzenleme gibi basit çözümlerle Muraka’nın bu işi kolaylıkla kotaracağı düşünülüyor. Muraka’nın başarısına hizmet eden bir başka şey de aslında neyin kopya neyin gerçek olduğunun zaten kamuoyunca da biliniyor olması. Böyle düşük bir başarı kriterini kabul edilemez bulan Muraka, hologramlarının gerçekten ayırılamayacak derece iyi olduğunu Türkiye’de de ispatlamak için gerçek maçın bu sekiz stattan hangisinde yapılacağını başbakan hariç herkesten saklamayı şart koştu. Nasıl saklanacak demeyin, Japon bunlar.

Her şey yolunda giderse başbakanımızın özel davetiyle olimpiyat stadında yerini alan ve Tanrı onları unutmuşçasına başbakan şarkıları söyleyen kalabalık muhtemelen hologram oyuncuları seyrediyor olabilecek. Ama fark etmeyecek. Yeter ki istenen söylensin. Yüz bin, bir milyon olacak. Her şey her şey bizim olacak.

Gerçek Kasımpaşa maçını başbakanımız hologramlarla doldurulmuş statlardan birinde yalnız başına izleyecek. “İyi ki girmişim bu hologram işine, ne varsa Japonlar’da var,” diye geçirecek içinden ve çılgın zihni hemen bir sonraki projeye yönelecek. Başbakanımızın hologramı diğer statlarda şeref tribününde belirecek. Öyle anlar olacak ki bazı hologramlar bazı hologramları görünce sevinç çığlığı atacak.