Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Mart '13

 
Kategori
Tarih
 

Homeros Destanlarında Sümer, Hitit ve Orta Asya (Türk) İzleri (1)

Homeros Destanlarında Sümer, Hitit ve Orta Asya (Türk) İzleri (1)
 

Antik Çağ'da yaşamış İyonya'lı ozan Homeros'un "İlyada ve Odessa" destanlarının derleyicisi olduğu kabul edilmektedir. Ozanın Smyrna (İzmir) bölgesinde yaşamış olduğu sanılmaktadır.

Antik dönem Anadolu ve Yunanistan'ında halk ezbere bilir, "İlyada ve Odessa'yı" canlı bir ansiklopedi gibi içinde taşırdı. Askerlik, tıp, teknoloji, hukuk, din bilgilerinin tamamının kaynağı bu kitaplardı. 

Bu destanlar Klasik Çağ Yunan Edebiyatını ve Mitolojisi'ni derinden etkilemiş ve bunların aracılığıyla da bütün batı edebiyatına etki etmiştir.

Peki, dünyaca ünlü eserlerin sahibi Homeros, acaba kimlerden yada hangi kültürlerden etkilenmiştir? Homeros biz Türklerden etkilenmiştir.

Orta Asya kaynaklı eski Türk destan geleneği önce Mezepotamya'ya oradan da Anadolu'ya ulaşmıştır. Son bulgular, Antikçağın ünlü Anadolu ozanı Homeros'un İlyada ve Odessa destanının köklerinin Mezopotamya'da Sümerlere ve oradan da Orta Asya'da Ön Türklere kadar uzandığını göstermektedir.

Eski Türk söylenceleri, binlerce yıl içinde önce Sümerler aracılığıyla Mezopotamya'ya inmiş, oradan da ticaret ve göçler sayesinde Anadolu'ya ulaşmıştır. Antik dönemin tanınmış ozanı Homeros ise bu söylenceleri yeniden biçimlendirmiştir.

Homeros yaşadığı Antik Çağda yerel tatları evrensel boyuta dile getirmeyi bilen sayılı sanatçılardandır. Homeros Ege'de durmuş bir eliyle Anadolu'dan, Mezopotamya'dan hatta Asya'dan aldıklarını öteki eliyle batıya yani Yunanistan'a veriyordu. Belki de ilk Asya sözcüğünü kullanan Homeros'tur.

"...Ve tüylü kuşlar...Asya'nın çayırlarında oraya buraya doğru kanat açarlar." (İlyada II, 461)

Homeros'un yaşadığı İyonya'nın, Doğu Ülkeleriyle -Sümer, Hitit, Babil, Asur, Mısır- sıkı ilişkileri vardı. İyonya Batı Anadolu'da doğudan gelen ticaret yollarının bitiş noktasında olduğu için kültür etkileşimine açıktı. Tüm doğu kültürleri eninde sonunda İyonya'ya akardı.

Homeros'un bir şekilde doğuyla ilgisi vardı. İlyada ve Odessa destanının satır aralarında bu ilginin izlerini görmek mümkündür. Homeros'un köklerini Antik Yunanistan dışında arama cesaretini gösterebilen sayılı bilim insanlarından biri olan Halikarnas Balıkçısı (Cevat Şakir Kabaağaçlı), Homeros'un İlyada ve Odessa'yı yaratırken doğuda, Mezopotamya'dan, uygarlığın temellerini atan Sümer destan geleneğinden etkilendiğini kanıtlamaya çalışmıştır.

Halikarnas Balıkçısı'na göre M.Ö. 3000'lerde yaratılan Sümer destanı Gılgamış, Homeros'u derinden etkilemişti. Ona göre Homeros'un yarattığı antik tanrılar (Olymposlu tanrılar) Sümer kökenliydi. "Sümerin Homeros'a etkisine gelince, bütün Olympos tanrı ve tanrıçalarının yalnız adları değiştirilerek Sümerden alınmış oldukları genel olarak kabul edilmiş bir gerçektir."

Sümer dini inancından esinlenen Homeros, tıpkı Sümerlerin dağların doruklarında yaşayan tanrılar gibi doruklarda yaşayan tanrılar yaratmıştı. Halikarnas Balıkçısı, Homeros'un İlyada ve Odessa ile Gılgamış destanları arasındaki benzerlikleri sıralamıştır.

Örneğin, Gılgamış'ın annesi Ninsun'u, Akhilleus'un (Aşil) annesi Thetis'le özdeşleştirmiştir.

"Sümerli kahraman Gılgamış'ın annesi ölümsüz güzel Ninsun, mükemmel aynasının önünde  özenle tuvaletini yapar, sonra adım adım zigguratların (yapay olymposlar) tepesine çıkar. En görkemli tanrıya güneşe (Şamas) gider. O ve tanrı zigguratların tepesinde yalnızdır.

Homeros'un İlyada'sında Aşil'in annesi tanrıça Thetis, şafak vakti denizin dalgalarından fırlar, gökyüzünün enginliğine tırmanır. Olympos'a doğru çıkar. Zeus'a en büyük tanrıya kavuşur. O ve tanrı yalçın Olympos'un zirvesinde yalnızdır."

İki tanrıça/annenin oğulları için tanrılara yalvarmaları aynıdır. Bunlar bile iki yapıt arasındaki benzerliği kanıtlamaya yeter.

Halikarnas Balıkçısı (1890-1973) Atatürk'ün yolunda giderek, Batı merkezli tarih anlayışına başkaldırmıştır. Batı daima kendi medeniyetinin Yunanistan'dan geldiğini kabul ederek, Türkleri aşağılama anlayışı içinde olmuştur.

Benzerliklere ikinci yazıda devam edilecek.

Birinci yazının sonu.

KAYNAKLAR :

1. Vikipedi

2. Atatürk ve Türklerin Saklı Tarihi, Sinan Meydan, Truva Yayınları (2007)

 
Toplam blog
: 48
: 4273
Kayıt tarihi
: 28.08.12
 
 

Kamudan emekliyim. Yaşam felsefem "hayatın içinde her olayın sorgulanması gerektiği" yönündedir. ..