Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Kasım '14

 
Kategori
Deneme
 

Hoş kal...

Hoş kal...
 

Bazen düşünürüm geçen seneler neler yazmışım gönül defterime diye... Şimdi görüyorum ki hiç bir şey değişmemiş hayatımda... Tarih hep bende tekerrür ediyormuş... Geçen onca günün ardında değiştiremediğim kendimde vazgeçemediğim sessiz sedasız SEVGİM... Mutlu olduğum günlerimde oldu  inkar edememe ama... Mutluluk bir beden büyük bana... Ne kadar uğraşsam da oturtamıyorum bedenime... Ya benim yüreğim çok dar kaldıramıyorum bu sevgiyi... Ya da yüreği çok geniş göremiyor sevgimi...

Ayrılıklarda hoş kalmak zor bence... Ama her ayrılık bir HOŞÇAKAL'ı hakeder kendince...

Gitmeliyim ama bu sefer senden değil kendimden olmalı gidişim... Sessizce...

Ama yapamadım yaşanmamışlıkların adına son bir defa yüreğimi boşaltarak gidiyorum... Ne kadar sürer bu gidiş bilemem bir bebek vardı içimde daha henüz doğmadan öylece sessiz sedasız büyüttüğüm... Bu gidiş üzgünüm artk diğerlerine benzemeyecek sorumluluğum var yüreğimde bir annenin tadabileceği en karşılıksız sevgisine... İsterdim analı babalı büyüsün tek başıma yeşertmedim ya ben bu sevgi tohumunu... Vicdansız olsam hiç çekinmem bırakıp giderdim... Kucağına verip çocuğumu... Bırakamazdım ezilirdin sen yaşam olgunluğunda... Öyle duruşlara gelemezsin sen... Can'a can katabiliyor istediği zamanlar... İstemediğinde ise canın çıksın can diyerek kırıyor belki de seni istemeden... Kaç kere düştün ve düştüm sarsıldım sözlerinle... Öyle bağlıydın ki bende... Gene de yıkılmadık... Devem ettim kendimce...  Ama hayat bu, daha doğmadan babasız gelmekmiş kaderi dünyaya... Üzgünüm sana bir baht yapmaya çalıştım da taht yapamadım ya..babasının yüreğinde...

Şimdi artık bir doğum zamanı bu... İstesen de istemesen de doğacak ve doğmalı ne olursa benden bir parça bu... Gidiyorsam sen daha fazla bunaltma sevgini çığlıkları sen rahatsız etmesin... Hele bir dile geldiğinde kaldıramaz yüreğin... Şimdi öyle bir ortam yaratmalıyım ki tüm sevgisizliklere teğet geçmeli... Tüm duyarsızlıkları yok edebilmeliyim... Kendim gibi büyütmeliyim sıklıkla sevdiğimi söyleyebilmeliyim... Bildiğini bilsem bile... Dile gelmeli ilk gün kü gibi aynı heyecan ve zevkle...  Acı verse de bu doğum günü bana.. Verdiği acıyla tekrar bağlayacak hayata... Şimdi her şeyden çok daha sıkı sarılmalıyım ona... Çünkü geçmişimden bir parça... Bir heyecan var içimde şimdiden sardı tatlı bir telaş... Çok uzun zaman oldu koklayamadım bir bebek kokusundaki saflığı... Şimdi ellerimde doya doya koklamalıyım bu küçük varlığı...

Hoş geldin SEVGİM hoşgeldin daha doğmadan verilmişti adın... Ne mutlu ki bu gün seni bağrıma bastım... Şimdi birlikte bir yola çıkıyoruz şimdi... Korkma biz seninle ne engelleri aşmadık ki... Biliyorum küçük yaşta tattın ayrılığı dilerim Sevgim... Bu son tat alışın olur...

Sakın seni suçladığımı düşünme... Her  ayrılık yeni bir mutluluğa gebe... Anladım ki biz olmadan daha mutlu olacak bu hayatta... Tanıdığım gün hatırına seni de alarak çıktım bu yola... Bıraksaydım orada barınamazdı... Sen istenmiyen bir bebekmişsin SEVGİM... Ben çok geç anladım...

Hiç kimse için seni üzmeye değmezmiş... Sen varsan koşullar ne olursa olsun hayat çok güzelmiş... Pişman değilim sakın sorma... Gene de teşekkür ederim o olmazsa sen nasıl gelirdin dünyama... Gün gelecek onunda bağrına basacağı bir SEVGİ si olacak biliyorum... Onu büyüttükçe belki de seni anacak zamanlı zamansız vakitlerde... Belki de istediği gibi olmayacak her şey... Ne diyebilirim ki o zaman herkes ektiğini biçer...

Daha doğmadan öğrendik sevmek nasıl olur... O yüzden erteledim.... Sevgim... Korumak istedim seni herkesten her şeyden... Buraya kadarmış elden gelen... Tek başına korumak sen zor biliyorum... Ama doğduğun andan beri tek başınaymışsın yeni fark  ediyorum... Evet çok istiyordum seni... Eğer böyle olduğunu bilsem gene ister rmiydim seni.. Evet evet isterdim... Görünmez bir bağsın sen derin derin...

Şimdi bizim ikimizin de karnı tok sevdalara... SEVGİM...

Sakın bana da kızma daha... Bir büyünce ölüme çare yok bir de sevgisizliğe... Kırgın değilim herkes kendince elinden geleni yaptı... Ayrıldık çoğu zaman sen varken bile... Sen varsın arada diye çizilmeyecek kader yolunu çizdim birleştirmeye çalıştım kendimle... Belki de böyle bir gidişe ihtiyacımız vardı her ikimizin de ayrılığın ne demek olduğunu bilirim üzülmesin diye gidince... Şimdi aldım seni de gidiyorum, hayalimde kurduğum bağ evine... Kokusu gibi tadı da mayhoş hayatımın... Ne farkeder ki bu ayrılıktan sonra içmeden daha sarhoşum... Bazen izlemek gerekirmiş hayatı bir bağ evinden... Çekiliyorum izlemek üzere şimdi... Çekiyorum geçmişimi ve seni...

Bak SEVGİM her şeyin bir sabrı vardır... Böylesine sevince altında başka anlamlar aranır... Seni bile saklamıştım mecbur hissetmesin kendini diye... Eeee sen öyle içimde kıpır kıpır ederken nereye kadar saklayabilirdim seni ben... Ahh Sevgim sen benim büyünce hakkımı nasıl ödüyecen... Ben bile ödeyememişken... Senin için işitmediğim hiç bir söz kalmadı... İki dudak arasından dökülen kelimelerle vuruldum... Yalan dediler yok böyle olmaz dediler... Ahh Sevgim seni sevmeyi bilmediler... Ne kadar anlatsam da bu böyle uzayıp gider... Gelen her cümle bir birini kovalar,gider... Elbet bir gün sende tanımak isteyeceksin bizi böylece söylettiren kim diye... Zamanı gelince anlatırım istersen tek tek hece hece... Hep çözmek istediğim çözemediğim bir bilmece...

Daha fazla söze gerek yok şu kağıdı doldursam da doldurmasam da boş...

Şimdi gidiyorum kendim isteyerek dünya ya getirdiğim emanetimle... Herkes iyi kötü getirir dünyaya ya bir SEVGİ... Getirmek değil önemli olan taşıyabilmek büyütebilmek zamanlarında mutluluk duymak,seninle oynamak... seninle gülmek ve en önemkisi seni kabullenip paylaşabilmektir... Değerli kılan... Elbet bir seven olur.. Beni de bu sevgisiz dünya da... Seninle birlikte... Şimdi akıllandım, kendimden çok seni sevmeli artık yüreğinde...

Bilmem nerde kesişir mi yollarımız... Belki görmek  istersin bir gün inkar ettiğin varlığını... Adresimiz belli... Dilerim uzaktan izlemek zorunda kalmazsın bizi...

İçin rahat olsun kötülemem ben seni... Tanıştığımız gün hatırına ben gittim seni alarak öyle derim... SEVGİM...

Ayrılıklar da hoş olmaz bence... Ama her ayrılık bir HOŞÇAKAL'ı hakeder kendince...

Bazen yüreğinde tatile ihtiyacı vardır... Yorgun düşer kelimelerden ve cümlelerden...Ve dinlendirmek için açar bazen çeşmelerini boşaltır içindekilerini... Yenilerini dolurabilmek için...

Benim en büyük kırgınlığım gidişine değil sinsice gidişine... 

 http://www.izlesene.com/video/ayna-gitme-kal-diyemedim/6877483 

 http://www.izlesene.com/video/ahmet-kaya-giderim-orijinal-video-klip/7330444#list:534e70c14e34e8a93a8b4568

 
Toplam blog
: 227
: 543
Kayıt tarihi
: 16.01.08
 
 

Fazla söyleyecek bir şey yok herkes gibiyim. Artık... Bazı acılar faydalıdır. Önce üzer, sonra he..