Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Aralık '18

 
Kategori
Edebiyat
 

Hoşçakal

Hoşçakal
 

Gecenin karanlığında sessizliğin çığlık attığı yalnızlığımla başbaşayım,kimim neyim neyin peşindeyim cevapsız suallerin sorgusundayım.

Varoluş mücadelesimi bu bizimkisi yoksa bir nefeslik ömrün nasıl heba edilir gayretimi.....

Çoçukken kurduğum hayaller bu değilmiydi neydi yarım kalan eksik kalan,neyi hesap edememiştim.Çizdiğim resimlerde bile dumanı tüten bir göz ev yokmuydu diye kendimce mırıldanırken bir el belirdi omuzumda gözleri kömür karası boylu poslu başında beresi,yanlardan çıkan lüle saçlar göz göze geldiğimiz o saniyelik bakışlarda şaşkınlığım kadar tarifsiz bir hal vardı üzerimde.Neredeyse hergün yalnızlığımı paylaştığım gündüzleri çoçuk seslerinden cıvıl cıvıl,geceleri ise sessizliğin sardığı küçük bir parkın kuytu köşesindeki bankına gelmiştim yine,peki ya kimdi bu bakımlı elleri,sıcacık bakışları ile bir an git gel yaşatan bu bir çift göz kime aitti ?

Merhaba Ben Hasret.......

Hasret dedim 

Evet Hasret

Şu karşıda ışığı yanan,balkonu bu parka bakan evde oturuyorum,neredeyse sizi hergün burda görüyorum çoğu zaman balkondan izliyorum geliş saatiniz gidişiniz hergün aynı müsadenizle oturmak istiyorum cesaretimi cahilliğime verin,şaşkınlığınızı anlayabiliyorum bi arayış içinde değil meraktan buradayım.

Peki ya sizin isminiz.

Özgür diye mırıldanırken 

İsminiz özgür ama pekiya neydi sizi bu parka tutsak kılan?

Peki ya sen ? seni bu kadar özgür kılan nedir dedim,güldü alışkınım bu hallere ben bir yazarım dedi işim gereği çok okurum çok gezerim farklı farklı kişiler tanırım diye başladı anlatmaya çok konuşuyordu konuşuyordu ama susmasını da istemiyordum.Dinledim dinledim sonundada tekrar geldi o can yakan soru niye burdasın niye hergün buraya geliyorsun ?

Buz kesti ortalık niye geldinki nedir bu sorular anlatsam merakın gidecekmi peki ya yarın ben yine buradayım sen yine gelecekmisin. Anlatacağım sana gidecekmi merakın diye sordum tekrar.Belkide yazılarına malzeme çıkar öyle değilmi benden sana.

Yıllar önceydi bu mahallede başladı benim hikayem ozamanlar buralar bukadar kalabalık değildi herkes birbirini tanır ben sadece onu bilirdim.

Çoçukluğum gençliğim onla geçti.Aynı sınıftaydık zaman zaman aynı sıradaydık pek öyle açılamazdım dile gelmezdi duygularım ama yazardım ona,akşam olur ne düşündüysem yazardım hele hafta sonuysa göremediysem onu,daha yakışıklı olurdu cümlelerim.Yazdığım mektupları kimse yokken çantasına bırakırdım oda bilirdi bu durumu eve gidince ilk işi kimse yokken heycanla çantasını açmak olurmuş okurmuş yazdıklarımı hatta ev kalabalıksa heycandan içi içine sığmaz tuvalete koşarmış,avucunda saklamak için buruş buruş yaptığı kağıdı çıkarır okurmuş.

Sonrası mezun olduk birbirimiz ile tanışmamıza vesile olan çok seviğimiz o küçük okuldan.Lise zamanıydı ben ona tutsak o bana bağlıydı.Farklı okullarda olsakta onu görebilmek için ben her akşam onun yoluna nöbetteydim el eleydik birgün göremesek birbirimizi hayattan soyutlanır tadı tuzu kalmazdı hiçbirşeyin.Öylesine çok sevdikki birbirimizi tarifsiz güzel anılarımız oldu.

Hayallerimiz vardı bizim küçük masum bir evimiz bacasında dumanı tüten bahçesinde iki çoçuklu küçük bir hayal dünyamız.

Sadece hayalden ibaretmiş.

Niye bu park öylemi ?

Benim diğer yarım burada kaldı,umutlarım hayallerim yaşanmamış sevdalarım,o bir çift göze olan tutkuma inat yolunu beklediğim güzelim burada kaldı.

Bir akşam vaktiydi telefonuma bir mesaj buraya gelmemi istiyordu o çağırırda ben gelmezmiyim yüreğim yerinden oynucak koşa koşa gelirken yüzümde gülücükler içim içime sığmıyordu.

Sayısız buluşmalarımız oldu ama hergünüm ona ilk gidişim gibi oldu.Bir serçenin gözyaşları kadar çok sevdim onu,hani serçeler ağladığı vakit ölüyorlarmış ya.

Karşımda duruşu gözümün önünden gitmez elindeki zarfı uzattı ve gitti

Açtım baktım düğün davetiyesi...................

3 ay olmuş görücü usulü nişanlanmışlar daha sonrada alışmış gitmiş bizimkisi daha fazla saklayamamış benden düğüne yakın bir zamandı ayrıldık.

Anlat diyorsunya ikide bir yaralı yüreğimle yaralamak istemezdim seni ama sevda nedemek vefa nedemek ve ben onu nasıl sevmişim....

Niye bu parka geliyorum öylemi ?

Düğünleri bu parkta oldu Hasret.......

 
 
Toplam blog
: 4
: 2798
Kayıt tarihi
: 15.10.16
 
 

Süleyman Demirel Ünv. Çalışma Ekonomisi mezunuyum. Toprak kokan çiftçi bir ailenin 2. evladıyım. ..