Hrant Dink

Hrant Dink öldürüldü. Allah rahmet eylesin. Türkiyenin hep sıkıntılı dönemlerinde bu vahim olaylarla karşılaşıyoruz. Sizce tesadüf mü?

İnsanların fikirlerinden dolayı öldürülmesi Türkiye için şu saptamayı çağrıştırıyor. Fikir yoksulu,cahil, 3. dünya ülkesi.

Zanlının profili de uyuyor.Ortaokul mezunu.Ana baba ayrı.Futbol ile uyuşuk. Sahipsiz. Fakir.

12 Eylül’ü ne çabuk unuttu bu ülke, 17 yaşında ki çocukları astığı halde.’’Asmayıp ta besleyelim mi’’ zihniyetiyle,asamadıklarını işkence hanelerinden geçirdikleri yüz binlerce insanının sakatlıklarını, ruh hallerini kim kontrol etti.O kuşağı yok ettiklerini, yada akıl sağlıklarını bozdukları insanlarla dolu ülke haline getirdiklerini. İşte o günlerin acısı şimdi çıkıyor.

Birileri bu ayrıntıyı ne güzel kullanıyor değil mi?

Türk insanının hoş görülülüğünün sınırları gün geçtikçe genişliyor. Hoşgörülülüğünün uzantısı aslında duyarsızlık. Tüketim toplumların da yaşanan bir vurdumduymazlık. Liberalizmin, kapitalizmin bencilliği.Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın akılcılığı.

Emperyalizmin bölgemiz üzerinde ki tahakkümü yıllardır o kadar kanıksanmış ki,her faili meçhul, şimdiyse reşit olmayan failleri olan cinayetlerde, hamasi açıklamalar ve sloganlarla toplumun havası alınmaya çalışılıyor. Günler boyu yapılan yayınlar, yerinde izlenimler, meşhurların açıklamaları sanki toplumun umurunda.

Trabzon ahalisinin ruh halinin neden bozulduğundan tutunda, ulusalcı sitelerin kışkırtıcılığına, ülkemizde önümüzde ki aylarda yaşanacak Cumhurbaşkanlığı ile Parlamento seçimleri sıkıntısının doğurganlığına , emperyalist ülkelerin sözde ermeni soykırımının kabulü yasalarını birer ikişer kabullerinin öncesi olmasına , dem vurularak, toplumsal zeka bulandırılıyor.

Aklı selimlerin bunun böyle olmadığını açıklamaları, bu tür cinayetlerin geçmişte de olduğunu, Türkiye yi bölmek isteyen emperyalistlerin oyunu olduğunu, bu emperyalistlerin başında da Amerika ile İngiltere’nin bulunduğunu açıkça söyleyemeyip, ‘’DIŞ GÜÇLER’’ olduğu sıkılganlığını, mahcupluğunu yaşıyor.

Adını koyun kardeşim!

Gocunduğunuz bir şeyler mi var.Bu ülkede onlarca aydını kim öldürdü. Kim bu ölümlere seyirci kaldı. ’’Kimse bana sağcılar adam öldürüyor dedirtemez’’ lafını edenler bu ülkede nerelere geldi.Neden bu cinayetler aydınlatılamadı. Kim engelledi. Hala neden konuşamıyor eski Başbakan ve Bakanlar.

Şimdi Ermeni gazeteciyi öldüren zanlı yakalandı diye bayram edip, yakalayanlara ödül dağıtmaya çalışıyoruz. Diğer cinayetler daha mı profosyenel di?.Faili bulunduğu halde gizlenmedi mi?

12 Eylül öncesi birbirinin gırtlağını sıkanlar , demediler mi? KULLANILDIK.

Ortadoğu, emperyalistler tarafından paylaşıma açılmış, halkların canına okurken , Ülkemiz üzerinde ki emellerini unuttular mı sanıyorsunuz.İşte ellerinden geldiğince karıştırmaya, halkımızı bölmeye çalışıyorlar.Hala insanımızı KULLANMAYA devam ediyorlar.

Burada dikkat edilecek husus bu tezgaha alet olmamak, tezgahı kuranları adıyla sanıyla teşhir etmektir.Bunu neden başaramıyoruz, neden hep bir ağızdan bağıramıyoruz.

Türkiye de ermeni meselesinin hortlaması 12 Eylül sonrasıdır.Türkler durup dururken ermeni meselesi yaratmamışlardır.Oysa , durup dururken, her şey küllenmişken, onlarca Türk diplomatı ermeni katillerce hunharca şehit edilmiştir. Türkler tüm bu tahriklere rağmen, ülkesinde yaşayan bu azınlıklara en ufak bir tepki göstermemişler, hiçbir ermeni vatandaşımızın kılına zarar gelmemiştir.

Gün boyu yapılan telin mitinglerin de atılan sloganları fark etmişsinizdir. ’’Hepimiz Hrant’ız , hepimiz ermeniyiz’’, ‘’yaşasın halkların kardeşliği’’.bunlar başlıcaları.Bu söylemlerin bir adresi var mı? YOK. Neyi telin ediyorsunuz. Kime karşısınız.Hayali yel değirmenlerine mi?Eskiden olduğu gibi Don Kişotluk yapıp birilerine hizmet mi ediyorsunuz. Koyun artık çocuğun adını. ’’Kahrolsun Amerika, Kahrolsun Emperyalistler’’.

Yarın yapılacak cenaze töreninde tek slogan atılması belirlenmiş.’’Hepimiz Hrant’ız, hepimiz

Ermeniyiz’’.

Hayır efendim; ne Hrant’ım , ne ermeniyim.Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan tüm insanlar kardeş değil mi? Neyin ayrımcılığı bu? Ne demek Halkların kardeşliği?

İşte birileri yine ortamı geriyor.Yine yumuşak karınlar kaşınıyor. Yetmedi mi binlerce cana mal olan kışkırtıcılık, ayrımcılık, beyinsizlik.

Güya aklı selimler olayı telin ediyor.Konuşmaları dinleyince bir garez, bir nifak, bir kullanılmışlık seziyorsunuz. Ödüllü yazar, sinirlerine hakim olamadan, kanun maddesine yükleniyor. Kanun maddesini savunanlardan birininde katledilmesi halinde nelerin olabileceğini düşünmeden. Zaten birileri bunu istiyor.Türkiyede yaşayan, dini, dili, etnik kimliği farklı ama ''Türk Vatandaşlarını'' bölmeye çalıştıklarını.

Bir diğeri ‘’ ne b...k yerse yesinler, ben zaten yaşımı aldım’’ diyor. Demekki aydın olarak hep bir taraf olmak zorunluluğunu hissetmiş. Bi taraf olarak sorunları nedenlerini, sonuçlarını, çözümlerini halkına anlatamamış.

Cenazede gördük, birileri yine sabote etmeye çalıştı.Acılı eşin o birleştirici, kucaklayıcı konuşmasına rağmen.Devletin katil olduğu bağırıldı.Sanatçılardan birinin heyezanı ise ilginçti. ''.. ne demek bu kadar büyük bayrakların dikilmesi oraya buraya'' cümlesi ile hala bir şeylerin farkında olmadığını sergiledi.

İnsan öldürmek dünyanın en büyük suçu.AFEDİLEMEZ. Farklı düşünceleri, kışkırtmaları yansıtsa bile .İnsanları doğru bilgilerle donatıp, yönlendirirseniz böyle elim olayları yaratmazsınız. Maalesef o kin ve nefret sürekli tohumlarını bırakmaya devam ediyor. Bu filmi defalarca görmemize rağmen.

Hamaset tellallığı eski geleneğimizden olsa gerek, cenazenin üzerine Türk Bayrağı’nın örtülüp örtülmemesini bile kullanıyoruz. Meclis başkanı, ‘’ bildiğim kadarıyla kanunlara bağlıdır’’ açıklamasını yapıyor.Hukuk tahsili yapmış ve meclis başkanı olmuş. Bildiği kadarıyla .İyiki Türk bayrağı örtmediler.Provakasyona gelmediler.

İşte Türkiye yi bu insanlar bir yerlerden alıp bir yerlere götürüyor. TV’yi açtığınızda onlar, gazete sayfalarını çevirdiğinizde onlar.Bize hiçbir şey vermedikleri gibi, bildiklerimizi de unutturmaya çalışıyorlar.

Ülkemizi bölmeye çalışanlara, Lozan’ın rövanşını almaya çalışanlara dur demenin zamanı geldi geçiyor. Zaman birlik zamanı.

Bu oyunlara gelmeyelim. Emperyalizme karşı birlik olalım. Kullanılmayalım.

Doğru adres gösterip telin edelim.’’SUÇLU AYAĞA KALK ‘’ diyebilelim.

Hadi , VARMISINIZ?