- Kategori
- Siyaset
Hukuk siyasete harcandı !..
Türkiye’de ilk kez sözde darbe girişimine cezalar yağdıran mahkeme kararı, ülkemde bırakın bir adalet rüzgârı estirebilmeyi, resmen toplumsal barışın üstüne bir balyoz gibi iniverdi.
Sayın okurlarım ;
Demokratik bir ülkenin adil kararlar vermesiyle ünlü mahkemesi, darbecileri cezalandıran bir karar verince, o ülkede bir bayram havası eser. Halk mutludur.
Ama o da ne? Bizler alenen ikiye bölündük. Kimi sevinçten zil takıp oynuyor... ( Asker düşmanları ) Kimi öfkeden deliye dönmüş durumda...( Bu ülkenin aklı başında insanları) Zil takıp oynayanlar açısından... Darbeciler cezalandırılmıştır. Öfkeden deliye dönenler açısından...
Eşi benzeri görülmemiş bir haksızlık yapılmıştır.
İki taraf da ödünsüz, iki taraf da sonuna kadar inançlı. İki taraf da haklılığına yüzde yüz emin…
12 Eylül döneminde Sıkıyönetim askeri mahkemesinde hakim olan ve 40 ayrı idam cezası veren Emekli Hakim Ali Fahir Kayacan,
‘’Sıkıyönetim döneminde bile adalet bugünkünden çok daha adildi’’ dedi.
Kayacan, bu davada verilen karar için ‘’Türkiye’de hukuk bitmiştir.
Hiçbir Türk vatandaşının Türk yargı sistemi karşısında güvencesi kalmamıştır. 12 Eylül’de hâkimlik yaptığım dönemlerde, kendi imzam bulunan kararlar, bugünkü adaletten çok daha adildi’’,
Burada hukuk ağır ihlal edilmiştir’’..diyor.
Neden böyle oldu? Çünkü mahkeme dava sürecini zehirlendi.
Nasıl mı zehirlendi? Şöyle:- Sahte CD iddialarıyla ,(ispatlandı )
Yargılamada ortaya çıkan hukuk dışılıklarla, (Ali kıran baş kesen oldular) sahtecilik konusunda ortaya konan kanıtlarla, olaylarla ilgisi olmayan sanıkların ısrarla tutukluluk hallerinin devam ettirilmesiyle zehirlendi.
Güven vereceklerine ,tam tersine güvensizliği pompaladılar.
Darbe davası destekçileri tarafından bile “Birtakım hukuksuzluklar yapılıyor olabilir” yorumlarına maruz kaldılar.
Böylece... Bir güvensizlik çıktı ortaya...Adalet değer kaybetti.
Bayram edenler de, yas tutanlar da bu güvensizliğin farkında...
O nedenle yas tutarken de, bayram ederken de fena halde gerginler.
Sonuç?.. Darbeyle ve darbecilerle mücadele ederken hukukun şaşmaz ölçütlerinden milim sapmayacaksanız.
Saparsanız... Dünyanın en adil kararını verseniz bile sonuç sıfırdır.
Büyük bir nefrete hedef olmaktır. İşte o oldu…