Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Ekim '09

 
Kategori
Güncel
 

Hülya Avşar Açılımında "Beyaz Çorap" tartışması

Hülya Avşar Açılımında "Beyaz Çorap" tartışması
 

Dün akşam Habertürk kanalı prime time'da yüksek izlenme oranına ulaşmış olmalıdır; çünkü Hülya Avşar vardı. Kendisi son zamanlarda özellikle "açılım" konusunda yaptığı yorumlarla odak konusu haline geldi. Hülya Avşar'ın ailesi aslında Türkiye'nin küçük bir aynası gibi. Onun tartışmalara katılmış olması önemli.

Yalnız Hülya Avşar'ın biz yıllarca Avşar-Afşar tarafını bildik, durduk. Onun Türk tarafı hep ön plandaydı. Bizim için hep Avşar Kızıydı. Kürtlüğünü ilk defa gündeme taşıyor olmasını, belki benim cahilliğimdir, geç kalınmış bir beyan olarak kabul ediyorum.

Hülya Avşar çok güzel bir kadın. Türkiye'de marka olmuş ve bunu gündemde tutabilmiş ender kişiliklerden bir tanesi. Öyle olunca da toplumla olan ilişkisi hep önemseniyor. Örneğin Sezen Aksu veya Zülfü Livaneli'den daha dikkat çekiyor, açılımdaki tutumuyla.

Dün akşam televizyonumuzun ekranında özellikle giyimi ile de bir mesaj verir gibiydi Hülya ve Avşar kızı.

Söyledikleri, ifade ediş biçimiyle de duru, birbiri ile çelişmeyen şeylerdi. Özgürlüklerden, kişinin kendisini ifade etme hakkının öneminden söz etti. Belki Yiğit Bulut özellikle onu çelişkiye düşürecek konular açtı, sorular sordu. Ancak o çizgisini korumaya gayret etti.

Sonra konu döndü dolaştı meclisin açılışına ve Kamer Genç'in artık herkesin aşina olduğu muhalefet uslubuyla yaptığı konuşmaya geldi. O ana kadar teklemyen Avşar Kızı belki boş bulundu, belki de ortamın samimiyetinin havasına kapıldı, ağzından şunlar döküldü.

"Ben bir kere üslubu çok çirkin buluyorum. Yani şöyle hayal ediyorum Kamer Genç Beyi; 'Hani beyaz çoraplarıyla evinde bağdaş kurmuş, karısından da çayını istemiş, eline de almış çayı karıştırırken konuşuyor gibi. Bu Meclis'te yapılacak tarzda bir konuşma şekli değil. Benim düşüncem. Bana göre Meclis'in içinde saygı yok. Yani insanlar birbirlerine saygı çerçevesi içerisinde de söylemek istediklerini söyleyebilirler. Hatta saygı çerçevesi içerisinde hakaret bile edebilirler birbirlerine bence."

Meclisin içinde olup bitenlere ve bitemeyenlere ben de çok takılıyorum. Ancak bu yorum açılımlar konusunda bu kadar özgürlükler sunan kişiye yakışmadı.

Hülya Avşar'ın kafasında hemen bir Kamer Genç karikatürü oluştu. Sonra o karikatürü bize anlattı. Br çok kişinin hoşuna gitmiş, keyiflenmiş de olabilir.

Ancak... İşte bütün düğüm burada çözülemez hale geliyor. Kamer Genç'in konuşmasını, kişiliğini ya da uslubunu onaylıyorum şeklinde yorumlanmasın bu yazı, asla. Sorun farklılıkara tahammül edemeyişimizde. Ne güzel söylüyor oysa, "saygı çerçevesinde karşısındakine hakaret bile edilebilir."

Hülya Avşar çokça yaptığımız şeyi ekranlarımızda bizim yüzümüze vurdu. Sonra kalkıp Kamer Genç'le beyaz çorap giymiştiniz, giymemiştiniz tartışmasına katıldı.

Konuşmayı, dinlemeyi, tartışmayı, tahammül etmeyi bilmiyoruz derken ne demek istiyor olabiliriz?

Bugün en demokrat geçinen kişiler bile karşıtlarını böyle karikatürleştirip dışlamıyor mu?

İfade özgürlüğü şu an meclisin en temel gündem maddesi. Bu sadece DTP'li milletvekillerinin değil, hepimizin sorunu. Ancak konunun esasını değil de usulünü tartışırsak Hülya Avşar gibi beyaz çoraba takılır kalırız.

Ben kendi adıma bu güzel kadına çok teşekkür ediyorum. Doğrularıya da yanlışlarıyla da...

Uzay Gökerman

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..