Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ocak '16

 
Kategori
Şiir
 

Hüzün sancısı hecelerle fısıldardım kulaklarına

Hüzün sancısı hecelerle fısıldardım kulaklarına
 

Hüzün sancısı hecelerle fısıldardım kulaklarına


Yeniden başlayabilseydim eğer

Bütün hüzünleri fırlatır atardım

Sil baştan yaşardım hayatı

Sil baştan!

Çırılçıplak bir ayakla yürürdüm sana doğru

Bir bebek masumiyetinde koşardım sana Saf temiz...

Zamanın tadına varır

Su gibi sana akardım..

Bir şansım daha olsaydı eğer

Birçok şeyi ciddiye alır daha fazla severdim

Gönül sahilinde tutup elinden gözlerine doğru koşardım

Yüreğime nakış gibi aşkı işleyen sevgili

 Katran karası düşüncelerimin yıldızı

İstikametsiz çıkmaz yollarımın aydınlığı

Aysız gecelerimin ışığı

Sevdamın ateşi

Ey sevgili

İstanbul gibi sevdim seni 

Kalabalık ve dar ve o kadar kayboluş gibi

Haylaz bakışların yüreğimde dün gibi

Kahve gözlerinde sonsuz aşk

Şarkılarda sen gibi kokan sözler

Şiirlerde sen

Kalbimde sen

Vurgunsuz tümcelerle dolu sözlerim

Avuçlarımda lime lime pişmanlık dolu geçmişim

Çırpınan yüreğimde sen

Dilimde dua sen

 Mevsimsiz yağmurlar gibi

Apansız bir yağmur yağsın üzerine

Akıp gitsin hüzünlerim

Azad olsun uçarı yüreğim

Sevdan sevdama değsin

Tövbeli hallerimin günahkârı ’aşk’

Saklı sevdam

Titretme yüreğimi

Kayıtlı tüm adreslerden kovsunlar beni

Dikenli yollardan kurtulup

Sana gelmem lazım

Fiyakalı sözcüklerle bezedim

Aşkı Ey sevdiğim

Can olmak isterdim

Canım canına Yar olmak isterdim

Sana taparcasına

Ertelenmiş umutlarım

Olmayacak yarınlarım

Kalbimin sahibi

Ey sevgili

İstanbul gibi sevdim seni 

Yeniden başlayabilseydim eğer

O düş hırsızı sokaklarında aramazdım kendimi

Dilimde umut yoksulu sözler

Çığlığımda lal olmazdım

Sevdanın şehrinde sana hasret yaşamazdım

Suskunluğun ben olmazdım

Ey sevgili Ey iki gözüm

Hangi düşlerinden atsam kendimi

Hangi duada yeniden dirilsem

Issızlaştı umudum, kahır döküyor zaman

 Hala o zamanlara susuyor yüreğim

 Ve sen hala yoksun

Kanıyorum

Acıyorum biliyor musun?

Bir şansım daha olsaydı eğer

Durup durup hasretine yanmazdım

Dokunamadığım ellerin

Bakamadığım gözlerin

Özlediğim

Beklediğimsin sevgili

 İhanet arsızı sokaklarında

Seni aramazdım yüreğim

Yoruldum

Seni aramaktan yoruldum

Tükendi sevmeler

Yoklukla mahkûm gözlerim

Biliyorum gecenin zifirinde

Sukut kesen ömrümü

Bir şansım daha olsaydı eğer

Zamanın kuytusunda

Senli zamanların içinde

Hüzün sancısı hecelerle fısıldardım kulaklarına

Kırgın

Yorgun adımlarla yürüyorum şimdi

Birazda kızgın

Bilemediğim yönlerdeyim seni arıyorum sevgili

Hani bir an için çıkıp gelsen diyorum

Ama yoksun

Ben sensiz bir hiçim 

Kanıyorum

Acıyorum

Bitiyorum

Ölüyorum

Biliyor musun?

Biliyor musun?

Biliyor musun?

 
Toplam blog
: 360
: 1251
Kayıt tarihi
: 12.06.09
 
 

İnsanlar için en güzel hediye, hiçbir masrafa ihtiyaç göstermeyen tatlı bir  gülümseyiştir. Hz. S..