Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Nisan '11

 
Kategori
Kitap
 

Huzur - Ahmet Hamdi Tanpınar

Huzur - Ahmet Hamdi Tanpınar
 

Ahmet Hamdi Tanpınar'ın Huzur adlı romanına ait düşüncelerimi paylaşmaya yelteneceğim. Romanda Türk ve dünya sanatına, siyasetine, coğrafyasına, edebiyatına, ekonomisine ve toplumsal yaşantısına ait öyle çok ve geniş bilgi var ki böyle bir romana ait sadece beceriksiz bir yorum vermeye yeltenebilirim, o kadar!  

Kitaptaki kültürel bilgi deryasının etrafında dönen bir aşk hikayesi, aile/akraba yaşantısı, platonik bir aşk ve onunla gelen melodrama ile Cumhuriyet döneminde palazlanmaya ve yön bulmaya çalışan Türk aydının muazzam bir öyküsü vardır.  

Ahmet Hamdi Tanpınar eserlerinden Beş Şehir hikayelerini de okumuştum. Yazarın şiirsel bir üslubu vardır. Bir ressamın her fırça darbesinde daha da güzelleştirdiği görkemli bir tablo misali, Tanpınar da kelimelerini ustalıkla kullanıp sanatsal cümle dizinleriyle şahane yapıtlar çıkarmış bir yazarımızdır. Kitabın başında da öğütlendiği gibi, Tanpınar yapıtları dura dura, dinlene dinlene okunarak özümsenmelidir.  

Romanın ilk baskısı 1949'da yayınlanmış. O dönemin hem modern hem de fukara yaşantısı, zıtlığın beklenmedik zerafetiyle dillendirilmiştir.  

Genç ve eğitimli Mümtaz, küçük yaşlardan itibaren yaşamındaki her türlü olumsuzluğa rağmen huzur bulmaya çalışırken ve toplumun olumsuzluklarına doğu-batı senteziyle yaklaşırken, bugün bile okuyucunun düşüncelerini kışkırtmayı başarır. Mümtaz'ın paylaştığı düşünceler, İhsan'la yaptığı uzun tartışmaların kendi imbiğinden süzülmüş halidir.  

Aynı şekilde Mümtaz'ın amca oğlu İhsan kimi yerde sadece ferdi düşünen, kimi yerde toplumcu olan, düşünceleri netlik kazanmamış buna rağmen söyledikleri etrafındakilerce merakla dınlenen bir aydındır. İhsan da doğu-batı kültürlerindeki ilginç noktalara dikkat çekerek okuyucuyu kavrayan önemli karakterlerden biridir. Eğer yakalandığı zatürreden kurtulursa ve bu hızda kendisini geliştirmeye devam ederse, geleceğin saygın devlet adamlarınan biri olabileceğini düşünmeden edemediğim bir kahramandır.  

Nuran, Cumhuriyet Türkiyesinin bilgiye donanmış genç ve modern kadını, Mümtaz'la aşk yaşarken hem dişiliğin hem de bilinç ve kültürün sembolüdür.  

Bir başka roman kahramanı Suat da sürpriz dolu bir kişiliktir. Öz-yıkımın tam ortasında, taşın bile dua edip ağacın zikrettiği, modern yaşantıya rağmen Allah'a inancın sorgusuz sualsiz yaşandığı bir ortamda isyankarlığı epik bir üslupla anlatılmıştır.  

Huzur romanının adından yola çıkarak Mümtaz ve Nuran'ın aşklarının mutlu son bulmasını çok istedim ve sonuna kadar hep mutlu bir bitiş bekledim. Nuran kendisi mutlu olmasa da kızının rahatı, çevrenin dedikoduyu kesmesi, yaşadığı trajediyi unutabilmesi için Mümtaz'ı değil kafasında şekillendirdiği huzuru seçti. 

Huzur dil zenginliğine çok güzel örnek teşkil eden bir klasiğimizdir. Kitap; insan, çevre, eşya ve topluma ait detaylı tasvirler verirken ikinci dünya savaşı öncesinde yaşanan telaşlı beklentiden kesitler sergiliyor. Yazmayı sevenlerin, özellikle genç neslin, okumasını şiddetle tavsiye ederim. 

Tekrar hatırlatayım; Huzur bir çırpıda okunup bitirilecek bir roman değildir. Her satırından zevk alınacak, düşünülecek, altı çizilip sayfanın kenarı kivrilacak, daha sonra hatırlamak için tekrar aralanacak bir romandır. 

Kelimelere takılanlardan olduğum için, romanda kullanılmış yabancı kelimelere birkaç örnek vermeden duramadım:  

füturist (sayfa 30)  

santimantal (sayfa 174)  

epikürcülük (sayfa 198)  

metafizik (sayfa 199)  

enterseptör (sayfa 221)  

rotasyon (sayfa 231)  

angaje (sayfa 298)  

epope (sayfa 322)  

sinizm (sayfa 336)
preparasyon (sayfa 370)  

aksiyon (sayfa 370)  

 
Toplam blog
: 41
: 2564
Kayıt tarihi
: 25.03.09
 
 

Gündeliğin akışını, yaşanmışı, gezilip görülmüşü veya okunmuşu paylaşmak istiyorum. Eleştirilerin..