Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Haziran '09

 
Kategori
Aile
 

Huzur Bulduğum Yerdeyim

Bu gün yorgun bedenim, yıpranmış yüreğim, ayaklarımın sürüklediği huzur yerindeyim...

Ne zaman özlemlerim depreşse, kime olduğu önemli değil, ben onunlayım... Onun etrafa huzur veren kokusuyla ruhumu temizlemekteyim... Toprağın üzerine düşen yapraklarını tek tek elimle toplarken, solan çiçeklerinin tekrar açabilmesi için elimle budarken bulurum kendimi... Onunla sanki kendi içimde dökülen yapraklarımı temizler, açabilmesi için tomurcuklarıma yer açardım...

Onunla ruh temizlenmesi yaparım... Zaman... Zaman...

Ama bu sefer başka onu o kadar hissetmişim ki, ve hissetirmişim ki özlediğimi hayatta hiç anlayamadığım garip tesadüflerle yakarlar giderirdi bu özlememi...

Başında oturup konuşurken ondan bundan telefonum çaldı. Hiç sormadılar nerede olduğumu... Ne zaman mutsuz ve umutsuz hissetsem kendimi ellerim toprağında güç alırdım ondan... Biliyorum için için kızıyordu bu zayıflığıma... Böyle yetiştirmedim dediğini hep diyorum kulaklarımda... Anneni gördüm bu akşam dedi... Gülme ama sana bir slayt hazırlamamı istedi benden... Gülümsedim... Doğum gününde verilmek üzere... Gene gülümsedim... Resimleri toparlıyorlardı tek tek... Kızdım neden? Sonra çok özlediğimi dile getirmiştim... Beraber olan cd'lerimizi izliyordum hep... Off dedim onu görebilmek için hepsini izliyorum... Hayatı tekrar tekrar yaşamak yoruyor beni sadece tek ama tek o olsa...

Hayatımdan (4 ) leri çıkarmışsın... Tekrar hatırlatmamı istedi benden... dedi. Gerçekten çıkarmıştım hayatımdan dörtleri, doğum günlerini, yılbaşlarını, anneler gününü... Anımsatacak ne varsa hepsini ama hepsini...

Ne farkediyordu ki kendimi kandırıyordum... Sadece kendimi... Söylesene toparlasın kendini... Nerde gülen gözler... Özlem de bir yere kadar... Bu kadar üzüleceğini bilsem gidirmiydim? Ben ayaklarının üzerinde bıraktım giderken söylemedim mi? demiş... Şaşırdım bu bir rüya mı gerçek mi diye... Toprak avuçlarımda koku içimde yaprak ve rüzgar hepsi kıpırdıyor... Ağlayarak dinliyormusun diye sordu... Evet dedim mi hatırlamıyorum... Hayır dedim mi anımsamıyorum...

Gidişi o kadar ani , o kadar zamansız oldu ki. doğru da aslında tek tek her şeyi söylemişti. Anımsadım... Tamam dedim... Kalktım...

Gözlerim kıpkırmızıydı... Ama gözyaşlarım tertemiz süzülüp okşuyordu yanaklarımı... Ruhum kuş seslerini barındırıyordu...

Dedim gün güzel... İşte gene gördüm güneşin doğuşunu görmek istediğim gibi...

Kaçma saklama kendini bak günaydınlarını unutma... Bırak olmak isteyenlerin yanında olsun... Olmayanların sağlıkla kalsın hayatlarının bir köşesinde... Sen derin bir ayrılık yaşadın zaten yüreğinde... Bundan derini ne olabile...

 
Toplam blog
: 227
: 543
Kayıt tarihi
: 16.01.08
 
 

Fazla söyleyecek bir şey yok herkes gibiyim. Artık... Bazı acılar faydalıdır. Önce üzer, sonra he..