Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Haziran '17

 
Kategori
Kitap
 

Huzursuzluk

Huzursuzluk
 

      Müzik mi, yazarlık mı, ya da ikisi birden mi?

Zülfü Livaneli’den bahsediyorum…

Onun şarklarıyla büyüdük ve geliştik. Üç beş arkadaş bir araya gelince biraz neşelenince, hüzünlenince veya memleket sorunlarını konuşunca kora halinde söyleyebileceğimiz yalnızca Livaneli’nin şarkıları oluyordu.

Şimdi, Livaneli’nin şarkılarının yanında kitaplarının da çok daha öne çıktığını düşünüyorum. Onu yıllardır beğeniyle ve ilgiyle okuyorum.  “Huzursuzluk” kitabını da elimden düşürmeden bir solukta okuyuverdim... Okurken derin nefesler aldım, Gözlerimi yumup hep düşündüm. Elimden kalemi eksik etmedim satırların altlarını çizerek tekrar tekrar okudum… Sorgulayan ama sorguladığını belli etmeyen, yorumu okuyucusuna bırakan Livaneli tarih, felsefe, siyaset, sosyoloji ve psikolojinin iç içe geçtiği bir roman yazmış… Günümüzün Ortadoğu coğrafyasında yaşanılan acılarını bir insan olarak, bu kitabı okuduğum da bir kez daha içimde derince yaşadım… Ezidi Meleknaz’ın, Meleknazlar’ın, Mardinli Hüseyin’in ve Hüseyinleşenler’in romanı Huzursuzluk… Ulu Şengal Dağından Laleş vadisinden “Kelamın Çocuklarının çığlığının Mardin Dağlarına, Amerika’ya ve insanlığa yankılanışıdır Huzursuzluk Romanı…

       “Harese nedir bilir misin oğlum? Arapça eski bir kelimedir. Bildiğin o hırs, haris, ihtiras, muhteris sözleri buradan türemiştir. Develerin çölde çok sevdiği bir diken vardır.
Deve, dikeni yedikçe ağzı kanar. Tuzlu kanın tadı, dikeninkiyle karışınca bu, devenin daha çok hoşuna gider. Kanadıkça yer, bir türlü kendi tadına doyamaz… Ortadoğu’nun âdeti budur, tarih boyunca birbirini öldürür ama aslında kendini öldürdüğünü anlamaz. Kendi tadının kanından sarhoş olur...”

     Zülfü Livaneli, Ortadoğu Uygarlığı Mezopotamya’nın acıları günümüzde de İŞİD zulmüyle devam ederken, Ezidilerin yaşadığı kıyımları Ezidi kızı Meleknaz aracılığıya romanlaştırarak, sevda ile acının iç içe geçtiği bir Ortadoğu gerçeğini gözler önüne sermiş…

Ortadoğu’nun geleceğinin “Diken yedikçe kanayan, kanadıkça yemeye devam eden, kendi kanında boğulan develer gibi olmaması dileğimle DK (Doğan Kitap) Yayıncılıktan çıkan “Huzursuzluk Romanını okumanızı özellikle tavsiye ediyorum…

     Ha, bir şey daha… Livaneli’nin şarkıları mı kitapları mı diye söze başlamıştım… Kitapları öne geçmiş olmasına rağmen ben her ikisi de diyorum çünkü birbirlerini besliyorlar ve destekliyorlar. Ortaya önemli ve değerli bir birliktelik çıkıyor.  

 

 
Toplam blog
: 1410
: 1053
Kayıt tarihi
: 04.11.06
 
 

Emekli öğretmenim ve  emeklemeye devam ediyorum.  Emeklilik yaşamın sonu değil, yaşama yeni amaçl..