- Kategori
- Sağlıklı Yaşam
Hyalüronik asitle tanışın, yaşlanmayın!
Yaşlanan deride hyalüronik asit miktarı azalır.
Hyalüronik Asit (HA) yaşayan tüm organizmalarda mevcuttur.
İnsan eklemlerinin içinde bulunan ve onun kayganlığını sağlayan özel bir proteindir. Aynı zamanda vücuttaki lifler ve tendonlar gibi tüm bağlayıcı dokularda da bulunur.
Hyalüronik asit ticari anlamda ilk kez 1942 yılında Endre Balazs’ın, unlu mamuller içerisindeki yumurta beyazı yerine kullanılmak üzere patent başvurusu yapmasıyla kullanılmaya başlanmıştır.
1970’lerin başında kozmetik müdahalelerin artmasıyla sığırdan elde edilen, uygulamaya hazır kolajen üretilmiştir. Sığır kolajeninin çabuk bozulması, alerji sıklığı ve deri testi gerektirmesi ise yeni dolgu maddeleri arayışına neden olmuştur.
Binlerce yıldır kullanılan kozmetik ürünlerinde bitkilerden elde edilen boya ile hayvanlardan elde edilen bazı etken maddeler kullanılmaktadır.
19. yüzyılın yarısından itibaren anestezinin geliştirilmesi ile yağ nakli uygulamaları başlamış; vücuttan alınan yağ, dolgu maddesi olarak kişilere enjekte edilmiştir.
Deride, gözü çevreleyen sıvıda, eklem sıvılarında, kemiklerin içerisinde bol miktarda bulunur. Deride jel benzeri bir yapıdadır ve derinin ikinci tabakası olan dermiste kolajen ve elastin lifler arasında kalan alanı doldurur.
Zaman içerisinde hyalüronik asit biyolojik olarak azalır ve cilt sıkılığının kaybolmasıyla ve kırışıklıkların ortaya çıkmasıyla sonuçlanır. Bu yaşlanma belirtileriyle savaşmak için derideki hyalüronik asidin yenilenmesi gerekir.
Hyalüronik asit dokuda düz zincirler halindedir. Ortalama 1-2 gün içerisinde parçalanır. Bu sebeple deriye dışarıdan takviye edilen asidin, çapraz bağlanma ile deride uzun süre yaşaması ve jel yapıda suda çözülmeyen özellikte olması nedeni ile deride uzun süre kalması mümkün olur.
Yapılan çalışmalardan alınan sonuçlara göre hyalüronik asit kullanımının, çoğu insanda 2-4 ay süresince tedavi edici etkisinin görüldüğü, bu süre sonrasında etkisinin azaldığı ve hatta bittiği saptanmıştır. Bu yüzden takviyeli ve düzenli olarak hyalüronik asit kullanılması gerekmektedir.
Hyalüronik asidin, eklem rahatsızlıklarında ağız yoluyla preparat olarak alınmasının yanında enjeksiyon yöntemiyle de eklemler arasına verilerek rahatsızlığın giderilmesinde kullanımı mevcuttur.
Son olarak, hyalüronik asidin sağlığa faydalarına kısaca değinecek olursak;
- Cildi içten dışa nemlendirir.
- Kırışıkları düzgünleştirerek azaltıcı etki gösterir.
- Diz eklemlerinde esneklik problemi yaşayan kişilerde eklemlerin yumuşatıcı etkisini onarır.
Hyalüronik asidin, enjeksiyon yoluyla dolgu maddesi olarak kullanıldığı bölgeler:
Kaş arası çizgileri
Burun dudak katlantısı
Alın çizgileri
Dudak konturlama
Dudak şekillendirme
Kaz ayakları
İnce çizgiler
Boyun çizgileri
El sırtı