İçimizdeki evren...

Her canlının ayrı bir sanat ile var edildiğini kabul etmeyip ısrarla evrim aldatmacası peşinde koşan gruplar için minik bir özet paylaşmak istiyorum. 

Bildiğimiz ve hala keşfedilmeyi bekleyen her yeni alem akıllarımızı durma noktasına getiriyorken mantığı ve idrakı bir kenara koyarak tesadüfler zinciri içerisinde tatmin aramak ne kadar da acı. Birde bunun çok ciddi finansal güce sahip yayın kuruluşları tarafından hızlı bir şekilde yayılmasının sağlanıyor olması, zehirli bir bilginin genç dimağlara nasılda sinsice enjekte edildiğinin bir göstergesi değil mi? Önce emekleyen sonra yavaş yavaş yürümeye başlayan derken üzerindeki kıllardan kurtulan ve git gide insanı bir hal alan mağara betimlemeleri uzun yıllar okul duvarlarımızı süslemedi mi? Görsel manada bilinçaltına atılan bu düşmanca tohum yıllar sonra çok tehlikeli bir biçimde filizlerini ve hatta meyvelerini vermedi mi? 

Yeniden başımızı ellerimizin arasına alıp derin bir düşünce alemine dalmanın tam zamanı. Doğruyu bulma adına vakti geldi de geçiyor bile... 

İşte size küçük anektodlar vücudumuza dair...şimdi bir kez daha düşünün ne kadar çok uyumlu olasılık bir araya gelerek oluşturmuş bizi. Bu neye benzer biliyormusunuz ? Sayısal lotoda anlamlı bir dizilim olması yani birbirini takip eden sayıların anlamlı bir sıra teşkil etmesi gibi. Sayısız çekiliş var ve hala 1-2-3-4-5-6 sıralamasını göremedik. oysa nasıl oluyorsa koca evren bu dizilimi tüm varlıklarda hemde kusursuzluk derecesinde yakalamış...Hemde kendi kendine! 

Lütfen sadece bir kaç tanesini paylaştığımız vücudumuza dair bilgileri okuyalım ve bir kez daha düşünelim ama bu kez gerçeği daha iyi anlayabilmek için... 

İnsan vücudundaki her bir böbrekte 1.250.000 nefron (süzme kanalları) vardır. Bunları yanayana getirip ölçsek 80 kilometrelik bir uzunluğu buluruz.- Normal bir insan vücudunda her saniye 8 milyon hücre ölür ve aynı anda o kadar yenisi yapılır. 

- Sinir sistemimizde 15 milyar nöron vardır. Bunların 10 milyarı beyindedir. 

- Göz merceği, cam gibi tek parçadan değil, 2000 ince doku tabakasından oluşur. Işık geçerken her tabakada küçük kırılmalar olur. Işık ışınlarının üzerine yansıtıldığı bir ekran olan ağtabaka, çok sıkı biçimde birbirine kenetlenmiş olan 130 milyonu aşkın ince bir telden oluşur. 

- Kılcal damarlar o kadar incedir ki, bunların 250 tanesi yanyana konsa yarım santim kalınlığına ulaşmaz. 

- Yetişkin bir insan vücudunda, sayıları 35 milyarı bulan çekirdeksiz hücreleri saymazsak, yaklaşık 12 trilyon hücre vardır. Bunu şöyle açıklayabiliriz: İnsan vücudundan her saniye bir hücre ayrılsa, vücudun ordan kalkması 30.000 senede ancak gerçekleşirdi. 

- Bir damla kanda 250 milyon alyuvar, 400 bin de akyuvar bulunur. Eğer alyuvarlardan bir gerdanlık yapmak mümkün olsaydı, vücudmuzdaki son alyuvarın bu gerdanlığa girebilmesi için halkanın dünya çevresini dört defa dolaşması gerekirdi. 

- Pankreastaki insülin salgılayan odalar, en güç ulaşılan salgı bezleri sayılır. Bu salgı bezlerinin sayısı 250 bin ile 2, 5 milyon arasında değişir. 

Saygılarımla....