İçinde insanlık olmayanlar

Bu öykü gerçek bir yaşamın öyküsüdür isimler değiştirildi. Atıf bey yurt dışında mastır doktora yapmış ülkesine profesör doktor olarak dönmüş. Başarılı bir beyin cerrahı olan beyefendi, bazı illerdeki üniversitelerde dekan olarak da çalışmış. Ev hanımı olan eşi ve kendisi gibi doktor olan 2 evladı ile birlikte yaşarken bir gün kalp krizi geçirir, duran kalbi uğraşlardan sonra çalıştırılır başarılı bir ameliyattan sonra 3 damarı değiştirilir. Yıllarca Türkiye’nin çeşitli illerinde zor koşullarda dürüst ve namusu ile çalışan Atıf Bey, ancak bir eve sahip olabilmiştir. Geçirdiği ameliyat sonrası emekli olur ve eşine: “Ben kalp hastasıyım bu kalple fazla yaşamam evimizi senin üzerine yapacağım der ve dediğini yapar. Aradan 6 ay geçmeden eşi Gülnar Hanım kalp krizi neticesinde vefat eder. Doktor olan kızı: “Bu ev annemindi ben bu evde yalnız oturmak istiyorum sana kiralık bir ev bulalım” der. Kızı evli olsa neyse bekâr olan kızının,  kendisinin malı olan evinden atması onurunu kırar ve çok üzülür. Evli bir çocuğu olan Doktor oğlu: Gel benim apartmanımdan sana giriş katta bir daire vereyim diyerek babasını 5 katlı apartmanında birinci kattaki bir daireye yerleştirir. Gelini de doktordur kayınpederine bir tek gün dahi uğrayıp nasılsın bir şeye ihtiyacın var mı demez.

Atıf bey yalnız kalmıştır ve hastadır evin işlerini yapmak için birisine ihtiyacı vardır.  Eşi ölmüş kendisinden 5 yaş küçük bir bayanı evine alır. Seda hanım namuslu dürüst bir bayandır kendi evi gibi Atıf beyin evini sahiplenir işlerini yemeklerini yapar. Atıf beyin hastalığı gittikçe ilerler ve : “Nasıl olsa öleceğim bu bayan bana iyi bakıyor ölürsem aylığım bu garibana kalsın” der ve Seda hanıma nikâh yapar, etraftaki insanların da dedikodusundan kurtulur. Fakat kızı ve oğlu bu duruma karşı çıkarlar ve babalarına düşman olurlar. Annelerinin ölümünden sonra bir kez olsun babalarına yardım etmedikleri gibi halin nedir diye sormayan hayırsız evlatlar, oğlunun oturduğu evden hasta babası ve üvey annelerini atarlar.  2 Odalı kenar mahallelerden birisinde bir ev bulan Seda Hanım hasta eşi ile birlikte zor koşullarda yaşamını sürdürür. Doktor olan çocuklarının çalıştıkları hasta haneye sık sık götürülen Atıf beyi bir kez olsun arayıp sormazlar. Kalp yetmezliğinden tüm organları iflas eden Atıf Bey devamlı kızı ve oğlunun ismini sayıklarken, ikinci eşi Seda hanım, babalarının yattığı katın altındaki katta odaları bulunan doktor çocuklarına :”Babanız ölüyor gelip helalleşin “ derse de gelen olmaz ve Atıf bey yaşama veda eder.

 İçinde insanlık olmayan vicdansız, Allah korkusu bulunmayan bu kişiler,  babalarının emekleri ile okuyup doktor olmuşlar ama insan olamamışlar yazıklar olsun.

NAHİDE ÇELEBİ