Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Aralık '06

     
    Kategori
    Blog
     

    İçindekileri paylaşmaya dair...

    İçindekileri paylaşmaya dair...
     

    Yillar once yazdigim bir yazi ilisti elime gecenlerde. Ufak bir kagit pusula gibi birsey... Bir iki ufacik paragraflik bir seyler yazmisim. O anki duygularimi hatirladim birden bire yeniden yasar gibi. Uzerinde tarih yok, kimbilir hangi gun yazdim. Ancak unuttugunu sandigi anlar ve anilar, ummadigi bir anda karsisina ciktiginda ne garip hissediyor insan... Ama neyseki hos bir gariplikti benimkisi...

    Onlar gibi degilim... Gunluk tutanlardan kastim. Ne yazık ki hic gunluk tutmadim bu gune dek, fakat hep istedim anilarimi, hislerimi, duygularimi biryerlerde toparlayip yazmaya baslamayi bir gun. Hep sonraya erteledim nedense. Bazilariniz "tembellikten" diyecek, bazilariysa -usengecliktendir". Ote yandan bazilari "amaaan sen de, ne gereksiz sey zaten, kim ugrasacak onunla canim bu kadar is guc arasinda..." diyecektir eminim. Kiminiz ilk genclik yillarina has olan ve zamanla birakilan bir ugras gozuyle bakiyordur belki de gunluk tutmaya. Fakat gunluk tutanlar bilir ne kadar deger bicilemez bir kiymeti oldugunu o sayfalarin. Kimi zaman insanin ic dunyasinin bir yansimasina donusur gunluk, kimi zaman yasananlarin kayit altina alindigi bir tutanak gibidir.

    Tamam, belki Anne Frank'in Gunlugu gibi bir etki yapmayacaktir sizinki -ki bu bile belli olmaz, kimbilir, zira kucuk Anne de yasadiklarini yazarken farkinda degildi ne buyuk etki yapacaginin, gelecekte gunlugunde anlattiklari sayesinde anilacaginin ve hatta o gunluge dair filmler yapilacaginin- ama en azindan eski sayfalara bakip hatirlarsiniz kimi zaman unuttugunuz olaylari ya da o zamana dair duygularinizi.

    Benimse o gun buldugum yazi gibi oyle kucuk notlarim, karaladigim uc bes satir ya da birkac sayfa kiyilarda koselerde hep vardir. Bunlari bir turlu biraraya toplamadigim icinse hep pismanlik duymusumdur -her ne kadar hayatta pismanlik duyma fikrine dahi karsi olsam da. Halbuki gunluk tutma aliskanligi edinebilseydim daha kolay olurdu bu.

    Belki de kendimi ifade etmekte zorlaniyor olmamdi beni bundan asil alikoyan. Kendime rumuz secerken dahi zorlanmisimdir. Kendimi ifade edebilmek icin nasil bir iki kelime yetersizmis gibi geliyorsa bana (yok ovunmek falan degil benimkisi, birsey yakistiramamak sadece, kisitlanmis gibi hissediyorum yani, oylesine birseyler secmek te bana gore degil iste nedense... bir anlami olmali benim icin...), bazi anlarda hissettiklerimi satirlara dokmek te oyle zor gelmistir. Belki de kelimelerle aram pek yok, bilemiyorum. Zaten hep takdir etmis ve hayranlik beslemisimdir kelimeleri oylesine guzel secip kullanabilen yazarlara ve diger soz ustalarina. Ancak cok yogun duygular yasadigimda, ornegin cok cok uzgun yahut cok mutlu oldugum anlarda biseyler yazabilmisimdir.

    Kimi zaman cok kirilmis ve kendimi yeterince ifade edemedigimi hissetmis, yazdigim satirlara siginmisimdir. Kimi zaman dunyanin oteki yarisinda, kalabaliklar icinde yalniz hissettigim bir anda kagitlara dokmusumdur ozlemimi. Kimi zamansa gordugum ufacik birsey ya da bir soz bambaska gunlere, baska baska mekanlara goturmustur beni... Kelimeler dokulur elime gecirdigim bir kagida o an. Kimi zaman duzyazi, kimi zaman siirimsi sozlerdir bunlar. Fakat hic paylasmadim bunlari... En azindan bu boyutta paylasmadim hic... Yani simdiye kadar...

    Bir de bu dunyayi kesfedelim bakalim. Blog dunyasini yani... Her ne kadar gunluk tutmaktan daha farkli bir boyutta olsa da...

     
    Toplam blog
    : 1
    : 440
    Kayıt tarihi
    : 31.12.06
     
     

    Uzaklardan merhaba... Teknolojik gelişmelerin hızına yetişmenin zorlaştığı günümüz dünyasında biz ok..