İçki kötülüklerin anası ise, sigara da babası olmalı.

Bu yazıyı okuyup, sigarayı çok seven kişiler lütfen alınmasınlar, sözüm meclisten dışarı. Yani siz sırf sigaranın sizde olan etkileri yüzünden çevrenizdeki insanlara dünyayı dar etmiyorsanız, bu yazıdan da alınmamalısınız.

Şimdi sigaranın sağlığa etkilerinden söz etmeyeceğim sizlere, hatta sigarayı bıraktığınız andan itibaren hızla düzelebilecek sağlığınızdan da söz etmeyeceğim. Bunların çoğunu okuyorsunuz, duyuyorsunuz.

Sigara yakıldığı andan itibaren, önce dumanı ile, sonra dudağınıza dokunduğu yerde, ağzınızda, akciğerleriniz de ve kalbinizde tüm etkilerini gösteriyor. Siz bunları bilerek içebilirsiniz, kendinize olanları umursamayabilirsiniz, hatta duman altı olup etkilenen kişiler de umurunuzda olmayabilir. İşte kritik konu bundan sonra başlıyor, psikolojiniz üzerine etkilerini ne kadar fark edebiliyorsunuz, işte bunu bilemiyorum.

Yıllar önce üniversitede görev yaparken, çalışma odamda(oda sigara içilmesi yasak olan bir bölümde idi) sigara içilmemesi konusunda uyardığım birisi, ailesine kötülük yapmışım gibi beni lanetlenmişti. Sanki namusuna dil uzatılmıştı, bu kişi uzun dönem ciddi psikolojik taciz yaşatmıştı. Şimdi içinizde ya tek dert bu değildir, diyenler olabilir, ama gerçekten bu kişi ciddi tiryaki idi ve aynı yerde çalıştığımız arkadaşının yanına gelir gelmez sigara birliği yapmaya bayılıyordu. Bu kişinin o hallerini gördükten sonra kimseleri uyarmadım artık, ne yapan yapsın!

Asıl bu gün yaşadığım çok ciddi bir travma oldu. Ellerinde dolaşım bozukluğu olan bir hasta, öneri üzerine bana gelmiş, başka arkadaşlarıma da rica ederek tedavisini başladım. Bu hastalık, ciddi sigara içen kişilerde görülen bir durum, adı Buerger hastalığı olan bu tablo da, özellikle el ve ayak parmakları gibi uç organlarda gelişen dolaşım bozuklukları sonucu, gangrene kadar gidebilen durumlar olabiliyor ve gangren olan dokular kesilebiliyor. Bu nedenle elleri ve ayakları kesilen hastalar bile görebiliyoruz.

İşte bu hastaya yapılabilecekleri, hastaya yapılan tedavilerle hemen iyileşme görülemeyebileceğini , çünkü bu hastalığın çok uzun zamanlarda gelişen bir sorun olduğunu anlattık. İlk kür tedavisi yapıldı, yarın da ikinci tedavisi yapılacaktı, bu gün ziyaretine gittiğimde “tam iyileşeceksem tedavim yapılsın, yoksa istemiyorum” dedi. Ben de tedavinin yüzde 100 garantisi olamayacağını, bu şekli ile kabul etmiyorsa hastaneden çıkabileceğini söyledim. Hastaya bunu söylememle bana olmadık hakaretler yapmaya başladı, neredeyse üzerime yürüyordu. Ağzımı açıp tek bir kelime söylemedim, eşi ile görüşüp daha ileri bir merkeze sevk edeceğimi söyledim. Bu olayda ne yazık ki, hastanın neredeyse delirium tablosu dediğimiz, sinir krizi diye tarifleyebileceğimiz bir duruma geldiğini düşündüğüm için karşılık vermedim. Hasta da sigaranın öyle derin etkileri vardı ki, akciğerlerinin mahvolduğu yetmediği gibi, parmaklarını kaybetmek üzereydi, şimdi de sigara içmediği için sinir krizi geçiriyordu( aslında sinir krizi terbiyeli bir tanım, hasta tüm terbiyesizliği ile doktoruna saldırıyordu). Ruh halimi anlatmak çok zor, iyilikten maraz doğar tablosunu bizzat yaşamış biri olarak, bundan sonra hastalarımla güven sorunu yaşamamayı diliyorum. Keşke sigara içmek yalnızca içen kişiye zararlı etki yapsa da, o kişiler yaptıklarının sorumluluğunu tek başlarına üstlenebilseler.

Üzgünüm ama yanımda umarsızca sigara içenler ,ben sizin yanınızda gaz çıkarmıyorsam, sizlerde lütfen benim yanımda içmeyin, hadi içip kendinize olanları umursamıyorsanız da sinirlerinize hakim olun kimseye saldırmayın.

Hasta haklarına saygılı olacağım ama hekim haklarına da saygılı olunursa! Sağlıklı günler dileğiyle, sevgilerimle

Hastalık hakkında geniş bilgi almak isterseniz, http://tr.wikipedia.org/wiki/Buerger_hastal%C4%B1%C4%9F%C4%B1

http://www.giresun.pol.tr/images/sigara1%20copy.jpg
http://financeambition.com/wp-content/uploads/2007/06/cigarette.jpg