Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ocak '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

İçki üzerinden özgürlükleri savunmak

İçki üzerinden özgürlükleri savunmak
 

Alkollü birinin kullandığı arabaya çarpan Jaqueline Saburido kazadan sonraki hâli. (1999)


Yakın bir geçmişte bir kanalda gazeteci Ali Sirmen’i dinliyorum. Söyledikleriyle beni hayretten hayrete düşürdü. Hak ve özgürlükleri “içki”yle sınırlayıp “içki” üzerinden savundu. Hele bir cümle kuruyordu ki akıllara zarar: “Kayseri’de insanlar içki içmek için dağa çıkıyor.” E pes yahu! 

Aslında bu iddianın referansı Mehmet Yaşin’le yapılan bir röportaj: 

“Kayseri’de içki içilecek tek yer var, o da Erciyes Dağı’nın tepesinde. Ama aklı başında kimse gidip oraya içki içmez, korkar. Biz bir kere tırmandık, sonra cesaret edemedik. İçtikten sonra eğer araba kullanıyorsanız aşağıya uçarsınız.” (Akşam Gazetesi, 3 Mart 2009)  

[Dipnot-1: Mehmet Yaşin bir gurme. Yöre yöre gezip farklı lezzetleri tanıtan, gittiği her yerde “meyhane” arayan biri. Özellikle Anadolu’da meyhane bulamayınca da “Anadolu alkolsüz bir yarımada olacak.” diyerek yaygara koparıyor ve bunun “vebalini” AKP iktidarına yüklüyor. Hatta o röportajın bir yerinde Balıkesir’deki Tenekeli Meyhanesi ile ilgili olarak şu cümleleri kuruyor: “50 yıllık bir geçmişi var. Onlara gittim, adamcağız, ’Artık dayanamayacağım, kapatacağım’ dedi. ’Baskı mı var?’ diye sordum. ’Hayır’ dedi, ’Ama akşam belli bir saatte sokağın çıkışını trafik polisi kesiyor. Buradan çıkanlara alkol muayenesi yapıyor. Bir ayda 100 kişinin ehliyetini aldılar.” 

Pes yahu! Yalpalayarak gelen bir aracın içinde bulunanlardan aracı kullanana alkol muayenesi yapılmayacak mı, yapılmamalı mı? Alkollü vaziyette araç kullanmak trafik suçu değil mi? Ayrıca oradaki o tesisleri İzmir otobanı üzerinde. Yol üzerindeki birkaç “meyhane”nin varlığı, 100 metre ileride üç beş aracın birbirine girmesinden çok mu önemli? ] 

[Dipnot-2: Mehmet Yaşin Ahmet Altan kadar bile olamıyor. O da alkolü sünger gibi çekenlerdendir ama bakın Kayseri ile ilgili neler söylüyor: “ … Daha akıllıca soru şu: ‘On beş yıl önce Kayseri’de içkili lokanta var mıydı?’ Cevap da şu: ‘Hayır, yoktu.’ Kayserililerin lokanta kültürü yok. Burası ‘esnaf’ geleneklerine sahip, muhafazakâr ve ‘tutumlu’ bir şehir. Henüz, parayı ‘lokantada harcamaya’ alışmamışlar. Bu arada, Kayseri’nin içki tüketiminin Türkiye ortalamasının üstünde olduğu da söyleniyor.” ] 

Son söz: Ayık kafayla (üstüne para verse) yüzüne tükürmeye tenezzül etmeyeceğim birine “sıvılı bir hâlde”yken hakaret ettiğim gerekçesiyle “kodes”i boylama tehlikesi atlatan eski bir “sıvı tüketicisi” olarak, birilerinin “alkol kullanma alanlarının daraltılması” üzerinden “özgürlükler”i savunmalarına hiçbir anlam veremiyorum. Hele hele bu tiplerin bazılarının bir zamanlar, anlı şanlı sosyalizmin yılmaz savunucuları olduğunu hatırlayınca şaşırıyorum. Hey yılların Ali Sirmen’i, uğruna hapisler yattığın ideolojinin özgürlük anlayışı sadece “içme” özgürlüğü müydü?! 

Mizah İçin Teneffüs / “Nefes Alsın Yeter!” 

Ciddi şeylerden (okumak, yazmak, edebiyat siteme sayfa eklemek vb.) bunalınca ya komedi filmleri seyrediyorum ya da Zuhal Topal’la Evlilik programını açıyorum. İşin beni ilgilendiren kısmı evlenmek amacıyla programa katılan insanların psikolojisi ve/veya şuuraltıları. Ne kadar problemli insan var güzel yurdumda! Kendilerinde hiçbir şey olmamasına rağmen karşısındakilerden sınırsız ve hesapsız isteklerde bulunanlara öfkelenmenin ötesinde üzülüyorum. En az 5 Bakırköy doldururlar bunlar yahu! 

Geleyim kahkahalarla güldüğüm cümleye: 

Zuhal Topal soruyor: 

-Nasıl bir eş istersiniz? 

Katılımcının cevabına gelin de gülmeyin: 

-Nefes alsın yeter! 

 
Toplam blog
: 300
: 1022
Kayıt tarihi
: 13.06.10
 
 

Tarih, edebiyat, şiir, dil ..