İçmekte iken şerbeti, Mahşeri dudaklarından, Aşkında nefretle, Biçare müteşekkirim..

ORJİNALİ FARSÇA OLARAK YAZILMIŞ BULUNAN, "LUZUMİ" DİVANININ ALTTA ÇEVİRİSİ YER ALMAKTADIR.

AR DAMARI ÇATLAMIŞ KADIN, SENİ KADIYA ŞİKAYET GEREKMEZ, İSTER BİRKEZ DE O,

NAMUS ELDEN GİTMEKTEYKEN…!

Ey perçemi reyhanım,

Huşuna rahleyi köşkte,

İçmekte iken şerbeti,

Mahşeri dudaklarından,

Aşkında nefretle,

Biçare müteşekkirim..

….

….

Cisminde figan eylerim,

Ol meclisin dans ederken,

Şeklinle uzaklaşmışsın,

Hicap noksanı kadın,

Bense aptal bir kocan,

Kalıp çıplak ayaz,

Rengin fahişeleri gibi,

Frenk Avrupa ve Uzak Asya’nın,

Bakışların görünür,

Tüm erkeklerce,

Bağdat kalesinden….

….

….

Sana asla yakışmadı,

Ne nikahım nede ahlakım,

Sen o ahlakın yaptın içine,

Büyük abdestini, birde çişini,

Çatlamış kafanda nur ışığı,

Belaların seninle olacak,

Fuhşun ol şahane kadını,

Etsen de tövbe pişmanlık,

Nafilesin çaren yok,

Allah katında ahlaktan…

….

….

Bakışların söyler ahlak yoksunu,

Mahcup göklerdeki ay bile,

Sende görmekteyken hile,

Cehennemin beklemekte,

Narlı ateşi seni,

Koca bedduasıyla,

Muamma ile bahçene,

Dikmişsin ama gülleri,

Dikmiş olsan da sen,

Pişmanlığın olmaz geçerli…

….

….

Dans eylersin sen,

Umurun bile değil,

Aymaz bir çaresizsin,

Kendini sanırken çok çareli,

Oysa sen ahlakta,

Yoksunu, biçaresin,

Evliyken kocan ile,

Gidip de başka er kişide,

İcabet ettin…

….

İçerken tat sanıp şarabı,

Oysa içtiğin yılan zehri,

Geçmektesin kendinden,

Sanırken kendini peri,

Olursun duhulünde ki

Kirliliğin minderi,

Kir pisliktir,

Temizlenir kimi suyla,

Kimi Frenk sabunuyla,

Kimi zaman da yapışır,

Kapkara katran gibi,

Er yahut kadın,

Kişinin alını peykine…

….

….

Gündüz aylakla iştesin,

Gecelerin olursun ala şahini,

Sözde sanırsın seni öyle,

Zevk verirsin erkeklere,

Perişansın biçaresin,

Ahlakın yoksunu,

Denizlere bile yaraşmazsın,

Olsan da Basra’dan çıkan,

Kudret yosunu…

....

....

Ruhsarı alemin nadimi

Olmak faydasız gayrı,

Anlaşılır gibi değil ki,

Şahanende kandırılmışsın,

Sokaklarda gezersin,

Gece yarılarında utanmaz,

Kocan çocuklarını,

Var mı tok mu bilmezsin…

....

....

Derdestinle ispatlı,

Pürü neşen mübahtır,

Meşgul iken şarabı,

İçmekle zehri bitap,

Aksanı mücevherat,

El hakikatı ayinden,

Almazsın hicap,

Şahı mudanaya,

Bilgeliktir sanırsın,

Ahenginde zillimaşa….

....

....

Ol ki tamaşa ehven,

Ehven ile müteşamil,

Pürü şahanen,

Ahenginde nazif olmaylen,

Mabedi felaketin olaki,

Çatlamış ar damarın,

Darının püskülü sen karı,

Muttalibin senin beşermiş,

Beşerin şaşar istikameti,

Kadında daha kolay,

Kadında, aşifte mi bilinmez,

Rengi ruhsarın da,

Pek de muammasın..!

....

....

Çatlamış izanın, namusun,

Ol kocaya yazıktır,

Nikahında durmak ile sen,

Kadı indinde vermelisin ki,

Ona kırk kese altın ile,

Haremi şeriften geçebilesin,

Müstehabıyanla..!

LUZUMİ

1331 Şiraz

Erhan SOYSALTÜRK

erhansoysalturk@hotmail.com

Yazarın Dipnotu:

“Bu Yazı Milliyet Blog’daki “BAŞKA BİR TÜRKİYE YOK” köşesi için kaleme alınmış bir; Erhan SOYSALTÜRK yazısıdır.

Yazar ismi ve Link verilerek alıntı yapılabilir.