Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Şubat '19

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

İçsellik!

‘Gerçek mutluluk ahiretteymiş, orası için çabalamalıymışız, gerçek bilgi ilahi bilgilermiş. Hakikat sadece kutsal kitaplarda yazılı imiş, dinle bilimin kesinlikle alakası yokmuş, bedensel mutluluklarımız ön plana alınmalıymış’ gibi kinaye dolu sözler sarf eden bir sürü insan var etrafımızda.

Dinsel yaklaşımların bir hobiye dönüştüğü bu ortamda ortaya atılan düşüncelerin gerçeklerle bir alakası olmadığını söylemek mümkün.

Buna bile şaşırmıyor, alışıyoruz. Herkes kendine sığınacak ve saklanacak bir yer elbette buluyor.

Bizler, yenilikçi sağlıklı bilgilerle insanlığa faydalı olma gayreti içindeyiz.

Öncelikle şunu söylemekte fayda var: Bu konuları yaşam seviyesine getirelim ki etrafımıza yararımız dokunsun.

Bu, beden anlayışından geçmek anlamına geliyor.

Şayet başaramıyorsak bu, sahiplik/benlik duygusuyla yaşadığımızın bir işaretidir.

Örneğin karşılaştığın bir olayda şoke oluyorsun.

Ama bunun için tecrübeli olmak ve en azından o konu ile ilgili bilgili olmak gerekiyor.

Bu öngörüyü 'teslimiyet anlayışı içinde itiraz etmeden seyretmek' anlamında kullanıyorum. Birilerinin kastettiği gibi balıklama bir şeye atlamak değil.

Bu davranış biçimi bizlere hiç yakışmıyor, ezbercilik oluyor. Konu ile ilgili yapılan yaklaşımlarda ise tehlikenin ciddi olduğuna dair haberler birbirini izliyor. Sonuçta tüm sistemde ‘yaptıklarının sonuçlarına katlanma’ oranları rekor seviyelere ulaşıyor.

Genç arkadaşlarımız var; 'her şeyi hallederim' havalarına giriyorlar, bir şey sordukları zaman, kabul etmeyeceklerini bildiğim için hiçbir yorum yapmadan 'peki' diyorum. Ama sonra başlarına öyle zorluklar, dertler alıyorlar ki kendileri de şaşırıyorlar.

Her zaman değil ama genelde böyle oluyor. Konunun bir diğer ayrıntı noktası da burası.

Peki söz konusu durumlara düşmemek için ne yapmak lazım?

Önce terslikleri kendinde bulmak, yaşantıyı da ona göre düzenlemek, farklı perspektifleri değerlendirmek gerekiyor.

Bir diğer ayrıntı ise samimi olanlara idrak düzeyinden farklı yaklaşımlar yapılmalı ki ilerleme yapabilsin. Ciddi yaklaşımlar, şakalar çok değişik şekilde algılanabiliyor. Hele kadın erkek ilişkisiyse, hormonlara dönük olarak anında cinselliğe doğru çekilebiliyor.

Niyet öyle olmadığı halde böyle bir anlam çıkıyor.

Bu arada yukarıda bahsini ettiğim deneyimden kastım kendini beğenme değil, olayları dışsallıktan kurtarıp içsel bir yaşamda kabul etme anlamında.

Esas nokta da bu zaten!

Örneğin senin sakin bir adam diye gözlemlediğin, saf bir adam diye nitelendirdiğin kimse bir olay karşısında inanılmaz boyutlarda bir tepki verebiliyor.

Oysa ki o olay içsellik boyutunda (beyinde) önemini büyük ölçüde yitiriyor. İçselliğin önemi burada bir kez daha ortaya çıkıyor.

Bu gerçekleri fark etmek zorundayız. İçselliği yaşantımıza soktuğumuz ölçüde hiçliğimiz anlaşılacaktır. Mistik boyutun bizleri getirmek istediği ‘Allah'a firar etme' denen ilk aşama da esasen budur.

Bahsini ettiğim sistemle; İslâm'ın sadece ibadet dini olmadığı; hakikati, gerçekleri bilme, kendinde bulma anlamına geldiği kolaylıkla anlaşılır.

Çünkü Azizler, Veliler, Bilgeler kör topal bir anlayışla değil bu şekilde yapmışlar ve yapıyorlar!

Ahmed F. Yüksel

 facebook.com/ahmedfevzi.yuksel
instagram.com/sufafy
twitter.com/sufafy

 
Toplam blog
: 636
: 9957
Kayıt tarihi
: 14.12.11
 
 

Araştırmacı Yazar.. ..