Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Şubat '15

 
Kategori
Güncel
 

İdam çözüm mü?

İdam çözüm mü?
 

Rahat uyu melek...


Can ateşi düştü yüreğimize... Bir kez daha... Münevver'i, Fatmanur'u, Gizem'i ve daha nicelerini unutmadan... İdam çözüm mü? Geçerli olduğu zamanlarda böyle şeyler olmuyor muydu? Bugün idamın olduğu ülkelerde benzer vakalar yok mu? Tabiki var... Batı ülkelerinde çocuk istismarı ve kadına karşı suçlar diz boyu. Hemen hemen her sene Avrupa ülkelerinde bir çocuk tecavüz ve öldürülme sonucunda toprağa veriliyor. Çoğu zaman bu vahşetler en yakınları tarafından yapılıyor. Malesef eğitim seviyesi yüksek olan ülkelerde de oluyor. Oranlamaya gelince daha düşük tabi. Tecavüz ve öldürme eylemini gerçekleştirenlerin geçmişine bakıldığında yaşadıkları travmalar ve yetiştirilme ön plana çıkıyor. Böyle olaylar üzerinden siyaset yapmak doğru değildir. Bu bir toplum sorunudur. Türkiye'de gelmiş geçmiş bütün hükümetler döneminde tecavüz ve cinayet yaşanmıştır. Cezalar tabiki en ağırı olmalı. Kendinizi düşünün; çok adaletlisiniz, hürsünüz, modernsiniz, tahsillisiniz, zenginsiniz, mevki ve mertebe sahibisiniz, yani hayatın bütün güzellikleri size bahşedilmiş ve sorulduğunda idama karşınız. İdam derken sadece asmaktan bahsetmiyorum, elektrikle, şırıngayla, kurşunla.. vs de olabilir. Eğer tecavüze uğrayan ve öldürülen sizin kızınız, ablanız, kardeşiniz, karınız, anneniz, arkadaşınız yani canınızdan bir parça olsaydı, işte o zaman idam cezası bile yeterli kalmazdı. Ben kendimi Özgecan'ın ailesinin yerine koymaya çalışıyorum, katilleri ellerimle parçalamak, etlerini tek tek kopartmak, yavaş yavaş bütün acıları çekerek gözümün önünde gebermelerini isterdim. Gelecekteki vakalara çözüm olmayacağını bile bile...Anne ve babalar, iş sizde bitiyor. Çocuklarınızı, -özellikle ataerkil toplumlarda (Türkiye gibi)- oğullarınızı yetiştirmekte en büyük sorumlu sizsiniz. Erkeğe erkek gibi değil, insan gibi olmayı öğretin. İnançlı olmayabilirsiniz ki bugün tecavüz ve cinayet vakalarında inançlı olanların da şeytana uyabileceği barizdir. Eğitim, ama nasıl eğitim? Kadına karşı cinsel bir nesne olarak değil, yaratılan olarak, bir canlı olarak, anne, kız kardeş, abla, emanet, değerli bir varlık, kısacası insan evladı olarak bakmak, bakabilmek... "Saygı, hürmet, koruma" delikanlılığın raconundaki gibi yani! Bir de belki zaman zaman şunun gibi sözleri hatırlamak, hatırlatmak; "Kadınlar size Allah'ın emanetidir" Hz Muhammed (sav), "Acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyabiliyorsan insansın" Tolstoy, "Siz namusu o kadar çok kadına yüklediniz ki, etrafınızda namusunu kaybeden erkekleri görmediniz" Anonim...

 
Toplam blog
: 27
: 189
Kayıt tarihi
: 22.01.13
 
 

Hayal dünyamızda yaşadıklarımız çoğu zaman kendimizi ilgilendirir. Başkalarına anlatmaya kalkıştı..