Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Kasım '07

 
Kategori
Haber
 

İfakat halanın ineği

İfakat halanın ineği
 

Milliyet Gazetesinden bir haber… Hem de "video" kaydı ile birlikte…

BATMAN Belediye Başkanı DTP'li Hüseyin Kalkan, belediye hizmetlerini anlatmak için yaptığı basın toplantısında, bir soru üzerine “Dağdakiler, ülkenin en onurlu insanlarıdır. Çünkü bunlar hiçbir çıkarsal bir şeye girmeden, salt kimlik sorunu için onurlu yaşam için çaba sarfetmektedir. Bu ülkenin böyle insanlara ihtiyacı vardır. Bu ülkenin, bu insanlardan zarar görmesi söz konusu değildir'' demiş.

Bu sözlerin tamamı yalan… Hem de yalanın kuyruklu olanından…

“İnsan öldürme” eyleminin neresinde insan için “Onur” var?

Sözlerine DTP milletvekillerinin TBMM çatısı altında “Ülkeye katkı sunmak için bulunduklarını” belirterek “Ancak her yaklaşımda ‘kendi soydaşlarınızı kınayın’ anlamında bir telkin var” diyerek devam ediyor.

Sözüm ona DTP milletvekillerine “Kendi soydaşlarınızı kınayın” deniliyormuş. Oysa “Kınayın” denilen şey PKK örgütü ve terör olaylarıdır. Bu ifade de ikici bir kuyruklu yalan…

Demek oluyor ki bugüne kadar bu konuda yazdıklarımız doğrulanıyor. DTP milletvekilleri ve olayı bu şekilde düşünen belediye başkanlarının ya anlama kabiliyetlerinde bir şey var ya da dediğimiz gibi anlamak istemiyorlar…

İkincisi daha güçlü olasılık, anlamak istemiyorlar.

Ancak “…Dağdakiler, ülkenin en onurlu insanlarıdır…” şeklinde PKK terör örgütün tanımlanması da bizim için yeni bir şey değil. Çünkü DTP, dağdaki PKK’nın siyasi kanadı olduğunu artık kanıtlamış, her gün de çeşitli şekilde kanıt üstüne yeni bir kanıt eklemeye devam etmektedirler.

Bu “kuyruklu yalanlara” inananlar kimlerdir? Ben, benim yaşadıklarımla bilgi sahibi olduğum kadarıyla söyleyeyim.

İşinde gücünde olan yöre halkının hiçbiri bu yalanlara inanmamaktadır. Ne var ki yöre, ekonomik anlamda çok yetersiz ve insanlar iş ve aş bulmakta türlü zorluklar yaşamaktadır.

Yöre “ekonomik” açıdan sorunlarına çare ararken, yapılan propagandalardaki bu kuyruklu yalanlara yürekleri istemese de “çare” olarak sadece “umuyor” ve peşinden gidiyor. Daha çıkanların da çoğunluğu, dağda deme yerinde ise “hanya’yı konya’yı” anlamasına anlıyor ama iş işten geçmiş oluyor.

Şu anda edindiğimiz bilgilere göre, dağlara taşlara bomba ile birlikte broşür de yağdırılıyor. Broşürler bir çeşit “Af” vaadini içeriyor ki, o yasa zaten var ama bu güne kadar kullanana da çok rastlamadık doğrusu.

Çözüm belli…

Dağlar boşaltılırken, ovalar doldurulacak.

Bu kadar basit mi?

Söylemesi basit de, iş yapmaya gelince zaman alacağı açıkça ortada. Çünkü bu iş için hem yürek gerek hem de yüreği bu işe vermek, ayrıca da millet olarak destek gerek.

DTP ve yandaşlarını saymazsanız, bu öneriye gönülden, yürekten destek hepimizde mevcut.

Yazımı sonlandırırken, bizim eski mahallemizden “İfakat Hala”nın ineği ile olan sorununu aktarayım size…

Kayseri’deki eski evlerimizde (Bundan 50 yıl öncesine kadar) çoğumuzun ahırı ve ahırda da en az bir ineği olurdu. İnekleri herkes sabah sokaktan geçen sürüye katar, akşam da sürü dönerken, inekler evlerini bilir ve kapılarından içeri tek tek girerlerdi. Hiçbir sorun yaşanmaz, kimsenin ineği bir başka kapıya gitmezdi.

Lakin… İfakat Hala’nın ineği her gün kapıyı şaşırır, İfakat Hala da ineği sokak sokak, kapı kapı arar, bulur ve evine getirirdi.

Mahalleli, İfakat Hala’nın çektiği eziyete bakmış “Ya hala… Bu senin inek de her gün evin yolunu şaşırıyor. N’oluyor bu ineğe” demişler…

İfakat Hala, lafın içinde biraz üzüntü, ama çoğunlukla da alay sezilen soruya “Benim inek evin yolunu bilir de, mahallenin kıranları (Yaramaz çocukları) yok mu” demiş…

Meğerse her gün akşam, İfakat Hala’nın ineği kendi evine girecekken, mahallenin bebeleri ürkütüp kaçırırlarmış…

İnek… Ne bilsin kendine şaka yapıldığını!…

Ama bizim "Şaka" eder bir yanımız yok...

27 KASIM 2007

 
Toplam blog
: 1104
: 918
Kayıt tarihi
: 28.01.07
 
 

Emekliyim ama “Tekaüt” değilim. 1961 yılından beri değişik “Anadolu” gazetelerinde yazdım. 1984-8..