Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Temmuz '13

 
Kategori
Deneme
 

İhtiraslı sevgililerim

İhtiraslı sevgililerim
 

Ramazan ayının güzellikleri yaşanırken kendimize keyifli bir yaşam sağlamak için bazen ailece değişiklikler yapıyoruz.

En büyük lüksümüz  akşamları  ada vapurunda eşimle buluşup orucu Büyükada’da bozmak. 

İş çıkış ,vapur ve iftar saatleri uygun olduğu için zorluğumuz olmuyor. Yemek sonrası sahilde birer çay içip , Bostancı’ya geri dönmek, hoş bir günü tamamlıyor. 

Büyükada’daki  Konak Lokantası  gayrı müslim , müslüman ,turist , bir çok kişinin severek yemek yediği üstelik hesaplı bir lokanta. Ada sakinleri genelde evde yemek yapmak yerine bu lokantada ekonomik ev yemeklerini  yemeği tercih ediyorlar. 

Çorbalar , zeytinyağlılar , sulu yemekler ,ızgaralar.... 

Geçen akşam eşimle yemeğimizi yedikten sonra sahildeki çay bahçesine oturduk. Hem çayımızı içiyor hemde önümüzde uzayıp giden denizi seyrediyorduk. 

Aydınlık bir gecede karşı kıyının ışıkları pek hoş görünüyordu. 

Biz bu güzel manzarayı seyrederken masaya  arkamızdan uzanan bir tabak ve içindeki buzlu bademleri gördüm. 

Bir an şaşırdım ne olduğunu anlamaya çalıştım. Kimdi tabağı uzatan ? 

Önlüğü , şapkası ve güler yüzüyle benim iyi tanıdığım bademci Adem’di bu kişi. 

Zaman zaman katıldığım yemeklerde  badem satan Adem. 

Hayrola Adem ? Faaliyet alanını adaya mı taşıdın ?

Ne yapalım müdürüm. Ramazanda karşı kıyıda iş olmuyor. Mecburen buraya geliyorum. 

Bu güzel bademler için teşekkür ederim. Borcumuz nedir ?

Olur mu müdürüm bademler bizim jestimiz. Katiyen para almam. 

Sağol Adem.

Adem’in bademleri on üzerinden on kalitesindedir. Pek nefistir. Kolestrol ve zayıflamaya birebirdir. 

Adem bu güzel bademleri nereden getiriyorsun?

İzmir’den getiriyorum Okan abi. 

Aile tarafından Marmaris’li olduğum için çocukluğumda çok badem yemişimdir. Ege’nin taşlı toprağında yetişebilen bir meyve olması nedeniyle çokça üretilir.

En meşhur olanı Datça bademi diye bililiz. Anadolu’da hemen hemen her yerde yetişir. Bu güzel bademler de İzmir’den gelmişti. 

Gerçekten İzmir’in  Kordon sahil lokantalarında veya yürüyüş yollarındaki tezgahlarda satılan birbirinden güzel buzlu bademlerin tadına doyum olmazdı. 

Zaten bir çok güzelliği İzmir’de yaşadım. Bir başka dünyadır İzmir .... 

Rahmetli babam İzmir’den aldığı çipuraları gazete kağıdına sardırır , geminin buzluğunda muhafaza eder ve bir günlük yolculuğun ardından İstanbul’a getirirdi. 

Çipurayı ilk İzmir’de tanıdım ve sevdim. 

İlk sevgilimi de ... 

İş için gittiğimde İngiliz dostum tanıştırdı bizi.  İzmir  gecelerinin karanlığında çok iyi göremedim sanki üstü yeşil , Yunan heykellerini çağırıştıran bir güzellikti. Amerika’lıydı . 

Böyle bir güzelliğe sahip olma becerisini kendimde göremedim. Sanırım öz güvenim tam gelişmemişti o zamanlar . Sahip olma teşebbüsünde bulunmadım ve vazgeçtim. 

Platonik bir aşktı benimkisi. Ancak uzun yıllar etkisinde kaldım. 

Şansım yabancılardan açılmıştı bir kere. Bir sonraki sevgilim Amerikalı , sonraki ise İngiliz. 

Kısa süreli aşklar yaşadım onlarla . Ancak aşklarım hep hüzünle sonuçlandı. 

İyi niyetimden yararlanıp , beni hep  sömürmeye kalktılar. 

Yakışıklıydım ancak benimle birlikte olmalarının gerçek nedeni  sanırım harcanacak param olmasıydı.  Hovardaydım o zamanlar . 

Gerçi param olmasa da onlar beni  gene sömürürlerdi. Malımla , mülkümle. 

Sonuçta hep mutsuzluk , hep üzüntü. 

Onlar yabancı bunu yapmaları sürpriz değil. Bu memlekette yaşamaları için birilerini sömürmeleri gerekiyordu o  kişide ben oldum dedim kendi kendime. Şansımı yerlilerden yana kullanmaya karar verdim. 

Çevreme baktım,  artık yerliler o eski içine kapanık olanlardan değildiler.

Serpilip, gelişmişler, güzelleşmişler üstelik beni kaybetmemek için elinden geleni yapıyorlar. 

Çeşit çeşit cilveler , çeşit çeşit hoşluklar. 

Yerli ilişkisinde  istek var ancak o da  menfaate dayanıyor. 

Dikkatli olmak gerekir dedim kendi kendime. Demesine dedim de gel gör ki başarmak  kolay değil. 

Sarısıyla , esmeriyle , kızılıyla , sonradan renklisiyle. Hepsi seni bekliyor. 

Kolay değil güzellerle uğraşmak. Elini verdiğinde kolunu kaptırıyorsun. 

Çok çekici , hoyratça , seninde sürekli  olmayacağını  bildiğin  ama seninmiş gibi gördüğün ve sonunda acı verecek bir ilişki. 

Sonuçta yine hüsran , yine üzüntü. 

Biliyorum bu aşklar beni ya delirtecek ya da intihar ettirecek. 

Önce kendim , sonra onların yüzünden. 

İhtiraslı sevgililerim.... 

Kredi Kartlarım.......

 
Toplam blog
: 43
: 235
Kayıt tarihi
: 21.11.12
 
 

Mühendisim. Spor, müzik, yemek, yazmak özel zevklerimdir. ..