Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Eylül '07

 
Kategori
Haber
 

İki (!) büyük adam...

İki (!) büyük adam...
 

"...5 kilometre ileride, Hasköy'ün girişinde kendisini selamlamak için yola çıkan kadınları görünce durdu.
Başbakan kadınlarla sohbet ederken görüntü almak isteyen gazetecileri korumalar engellemeye çalıştı. Bunun üzerine kadınlardan biri gazetecilere, “Siz her zaman görüyorsunuz, biz hayatımızda ilk kez başbakan görüyoruz. Yeter artık çekmeyin de biz görelim'' dedi. Daha sonra makam aracı, yaklaşık 150 metre gittikten sonra bu kez köy meydanında durdu. Başbakan'ın vatandaşları selamlaması ve kısa sohbetin ardından makam otomobili yeniden yola çıktı. Köy çıkışında bir köylü, başbakanın aracına eliyle ‘dur’ işareti yaptı. Otomobiliu durdurup inen Başbakan, bu köylüyü yanına çağırdı. Köylü bu kez poşetindeki yaklaşık 1 kilogram cevizi , “Size taze ceviz ikram etmek istiyorum, iftarda yersiniz'' diyerek Erdoğan'a verdi."

Kimden bahsediyoruz burada? Başbakanımızdan, kendisi Kurtuluş Savaşı sırasında bizi düşmanlardan kurtardı. Sergilediği performansla herkesin takdirini kazandı. Daha sonraları Türkiye'yi modernleştirme çabalarına başladı. Değişik devrimler getirdi. Ne bileyim kılık-kıyafet devrimi mesela... Erkekler şapka taktı, kadınlar açıldı. Öyle ya bu iş sadece baş açmakla olmuyordu. Asıl iş başörtüsünün altındaki "beyni" açabilmekti. E bu büyük adam, onu da başardı. O artık herkesin ATA'sıydı. Yalnız bir dakika... Hatlar karıştı galiba... Ben "Atatürk"ten bahsediyorum yahu... Yoksa yukarıdaki haberin sahibi, Tayyip E. miymiş? Pardon efendim, affedin beni, haberi okuyunca bir kahramandan bahsediliyor izlenimi edindiğim için böyle bir hataya düştüm. Öyle ya halkın durdurup sevgi gösterilerinde bulunduğu insan bize anlatılana göre her zaman o büyük adamdır. Ne bileyim ben Tayyip E. çıkacağını...

İlkokulda çok anlatıldı yukarıda yaptığım alıntıdaki olaylar bize... Ama biraz farklı şekilde... Mesela içinde insanları uzaklaştırmaya çalışan korumalar yoktu... Öte yandan bir kahraman vardı evet ama o kahraman gerçek bir kahramandı... İnsanlar hediyeler verirlerdi o adama, haklı bir sebepleri vardı. Saydırmayın şimdi bana, biliyoruz zaten... Ama şaşırdım ben yukarıda o hediyeler verilen adamın Erdoğan olduğunu anlayınca. Ben sanırdım ki, bizi kurtarana, bizi "karanlıklardan aydınlığa çıkarana", bizi diğer büyük ülkelerin yanına götürmeye çalışana hediye verilir. Aksine karanlığın içine tekrar itmeye çabalayan insanlar dışlanırdı. Devir değişmiş demek ki...

"Avluda da bir anda Başbakan Erdoğan'a doğru yürüyen 45 yaşındaki Meryem Kavak adlı kadını korumalar engellemeye çalıştı. Korumalara, Meryem Kavak'ın gelmesine izin vermelerini isteyen Erdoğan, “Ne istiyorsun'' diye sordu. Şimdiye kadar 55 çocuğa baktığını, çocuk bakıcısı olduğunu anlatan Kavak, başbakanı görünce çok duygulandığını, birşey istemediğini söyledi, ağlamaya başladı."

Bu ne şimdi? Ağlayayım mı güleyim mi? İnsan duygulanıyor bir bakıma... Bu büyük Türk evladı bizi o kadar ilerletti ki, analar, babalar, bakıcılar herkes oğlu belledi onu. Yaptığı herşey insanlara evlat gururunu hatırlatıyor. Meryem Hanım, acaba Tayyip Bey'den ne gibi bir iyilik görmüş de onu görünce ağlayacak kadar duygulanıyor. Neyse insanları yargılamak benim görevim değil aslında. Yargıladığım Meryem Hanım da değil açıkçası zaten. Yargıladığım bu davranışlar. Tayyip Bey'i bir kahramanmış gibi gösteren bu gösteriler...

Ben hayatta tek büyük adam tanıdım! Bu ne babam, ne de ilkokul öğretmenimdi... O şimdi karşıma gelse, ellerine sarılmam. Hayır! Kucağına atlayıp, bağırıp çağırıp ağlamam... Lütfen bizi kurtar demem. Çünkü o böyle yapmamı istemezdi. Çünkü o böyle yapmazdı! E bende onun kızıyım, dolayısıyla onun gibi davranmam gerekir. Köy halkı, eskiden ona hediyeler veriyordu, ona minnet duyuyorlardı. Şimdi bir başkasına... Tayyip Erdoğan'a... Kusura bakmayın Tayyip Bey, 16 yaşındayım ama ne şimdi ne de büyüdüğümde sizin ellerinize kapanıp ağlayamayacağım veya minnetlerimi sunamayacağım... Ne kadar umrunuzda olur bu davranışım bilemem ama büyük insanlar akıllıdır. O büyük insanın çocukları akıllıdır. Umarım yukarıda karşılaşırsınız o büyük insanla... O size daha iyi açıklayacaktır dediklerimi... O, insanların başlarını açmaya çalıştı, siz kapamaya. Doğru, siz cennete gideceksiniz belki de... Ama merak etmeyin O da sizi orada bekliyor olacak!..

Saygılarımla...

 
Toplam blog
: 101
: 2198
Kayıt tarihi
: 01.02.07
 
 

91 doğumluyum, elimden geldiğince yazmaya çalışıyorum, çalışmaya da devam edeceğim. Ta ki büyüyene k..