Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Ekim '07

 
Kategori
Dostluk
 

İki blog okudum ve... 23 yıl öncesinden geliyorum.

İki blog okudum ve... 23 yıl öncesinden geliyorum.
 

Blog da iki yazı okudum, bana şans getirdiler. Farkında olmadan, güzel bir olay yaşadım. Nasıl oldu, nasıl çağırdım bilmiyorum.Bundan sonra okuduklarımıza dikkat etmeli, tabi yorumlarımıza da.

Birisini, Ayrıntıda gezinmek yazmıştı. İkincisi Duru dal'a aitti. İkisinide çok beğendim ve yorum bıraktım.

Ertesi gün bir sürü işim var. Buca ya arkadaşıma gidicem ama canım istemiyor. Bostanlı da arkadaşım kahve içmeye çağırıyor ıııh diyorum. Canım karşıyaka ya gitmek istiyor. Dişlerimi yaptırıyorum, dişetlerim ağzım, her yerim ağrıyor, dişlerim kesik, orucum, ilaç içemiyorum. Bu halde, sadece telefonda konuşulur.Kimseye görünmeden diyorum. Telefon açan bir, iki arkadaşımla konuşuyorum. Kimisi sporsa, kimisi toplantıda , hepsinin keyfi yerinde.Birisini daha aramak istiyorum...Yok diyorum..Şimdi kalkıp yine abuk sabuk laf edip , canımı sıkıcak. En iyisi açıp , canımı sıkmıyayım diyorum...Böyle soğusun gitsin onunla diye tembihliyorum kendime.

Anneme uğrayayım diye telefon açıyorum, evde yok. Yine de canım eve dönmek istemiyor. Karşıyaka ya gidicem, ama ucuzluk dolaşmak yok, ona göre diye yine, kendimi tembihliyorum.

Çarşı ve kalabalık bana iyi geliyor. Biraz vitrin bakıyorum, annemin evinin altındaki markete girip bişeyler alıyorum .Aslında annemin zilinimi çalsam. Yok ona da uğramak istemiyorum.İki saat geçiyor böyle , kızın kursuna uğrayıp bitiriyorum . Dişlerim , kökleri , çekilen diş yerlerim, sanki yüreğim de çekilmiş gibi ağrıyor.

Beni ev paklar, derken, kuyumcunun önündeyim., İki kadın bana bakıp , bana doğru yürüyorlar. Birisi eliyle ağzını kapatıyor, şaşırmış mı ne.

Ben de gözlerine kilitleniyorum. Kimdin sen ya , kimdin , bir hatırlasam seni. Sarılıyoruz birbirimize , Esra sen , nasılsın , yanında ablası Seyhan da var. Bir yere gidip oturuyoruz. Seni çok özledim diyor. Adresini buldum , 15 gün önce işyerine gittim, devir etti dediler nasıl üzüldüm. diyor. Sen boşver işi gücü, neden böyle kilo aldın en son 8 sene önce gördüm seni , böyle değildin diyorum. Hiç kızmıyor , ne güzel, başkasına söylesen , bir ay küser.

Hastayım ben kızım, guatrdan diyor. Senin dişlerine ne oldu diyor, kapatıyorum , idare et, ağzımı kapatarak konuşmak istemiyorum, eskisi gibi kahkaha atmalıyım seninle diyorum. Simitçi çınlıyor gülüşmelerimizden. Herkezin yanında ağzı kapalı konuşan ben, Umursamıyorum. unutuyorum.

Ben de senin şu kocanın eski karısı , tv de .her çıktığında seni anıyorum. En son ikii gün önce , haber olduklarında, bu işin doğrusunu en iyi , Esra bilir, dedim. Gerçekten senin kocan ile evliyken , eniştesini mi ayarlamış ?diyorum. Uzun uzun anlatıyor. Yokmuş öyle bişey. Kim olduğunu anladınızmı ? Bu şarkıcı ve söz yazarı için daha fazla ip ucu veremem. Ama arkadaşım la tıpatıp benziyorlar.

Esra diyorum, arasana , yabancın değil , eşinin eski hanımı , benim şiirleimi ona vereyim diyorum. gülüyoruz. Sen ne uğraşıyorsun , Emel Müftüoğlu , liseden samim arkadaşım , Veli de telefonu var onu ara diyor. Gülüyoruz.

Esra , Veli nasıl diyorum.İyi diyor , bildiğin yerde yurt dışınan geldi . Çocuk diyorum, Yok olmadı., üçüncü eşiyle ayrı yaşıyor, 26 yaşında bir arkadaşı var diyor. O hep çapkındı , beklenir , diye gülüyoruz. Ver numarasını arayayım şunu , diyorum. Kalbim çarpıyor. Benim telefonumdan arıyorum. Açıyor telefıonu.

-Alo veli, sen misin.

-Ben Veli evet kimsiniz.

Bilmem kimim acaba , Sesim tanıdık gelmerdi mi ?diyorum.

-Yok tanıyamadım diyor. (kızların gözleri faltaşı beni izliyorlar)

-Ayşe ben diyorum.İzmirli, hani Sevil in arkadaşı.

-İnanmıyorum sen. Bunca yıl sonra nerden buldun beni, ben seni çok aradım .

-Hadi canım arayan buluyor işte , Bak biz kardeşlerinle karşıyaka da karşılaştık seni çekiştirdik , şimdi yanımdalar ve sana selamları var diyorum. Sesi nasıl neşeli, biraz da heyeceanlanıyor. Kolaymı 23 yıl öncesinden, gençliğinin sesiyim ben. Ne güzel günlerimiz geçti.

Canımsın ya, canımsın ya diye uzuyor konuşmamız. Seni gümüş dizisinde izledim aynısın , değişmemişsin diyorum. Gülüyor.

Bu sene mezunlar toplantısına katılıcam . Kasım da , sen de gel , ben esrayı da getiricem ama nerde olucak bilmiyorum, 150 kişi kadar oluyorlarmış diyorum. Tamam mutlaka , haber ver diyor. Burdaki herkeze selamını söyliyeyimmi diyor, kalıyorum. Gülüyor. Bende gülüyorum. Küs olduğum kimse kalmadı . Sevil le konuşuyorum 3 ay önce onu buldum aradım diyorum. Seviniyor. Bende burdaki herkese haber vericem selamını söyiyeceğim diyorum. Sanki en son iki gün önce konuşmuşuz gibi kapatıyoruz telefonu. Süper bişey bu . Tüm ağrım geçiyor.

Bu konuşmalara kardeşleri , kıskandık valla , bu yaşadığın harika bişey olmalı diyorlar . Kesinlikle öyle diyorum. Kalkıyoruz. Kapıda öpüşüyoruz. Bayramdan sonra görüşmeye ve mezun toplantısına gitmeye sözleşiyoruz.

Aslında Esra değil , Veli benim arkadaşım. Üniversite de tiyatro grubunun hocasıydı , biz ler 18 falan o da bizden , 6 yaş büyüktü . Haftada 3 gün gırgır bir çalışma olurdu.. En yakın arkadaşım Sevil , Veli ile çıkmaya başlayınca , bizim için harika bir ortam oldu. Kardeşi Esra ile , o zaman tanıştırmıştı. Şimdi düşünüyorumda, Veli bizi kardeşi Esra ile tanıştırmasa , ben karşıyakada esra ya çarpıp geçicem , ama Veli ile görüşemeyecektim.

Eve döndüğümde Veli yi tanıyan arkadaşlarımıza , mail attım. Veli hocayı buldum, konuştum, telefonu şu, Kasım toplantısına gelicek , diye. O gece telofonum susmadı. Eminim velinin de telefonu susmamıştır o gece..

Sevili arıyorum, (Gruptan ve veli nin eskii sevgilisi benim de ev, yurt arkadaşım Mezun olurken küs ayrıldık.Onunla da 3 aydır görüşüyorum. Barıştım yani .Veli nin burdaki herkese selam söyliyeyimmi dediği o.) Bugün ne oldu? bil bakalım diyorum ? ne oldu diyor , anlatıyorum.

Aman ben burda sık sık karşılaşıyorum onunla diyor. Şaşırıyorum. Anlıyorum ki dostluk , aşk gibi değil, onlar görüşmüyor, bazen selam bile vermiyorlarmış. Oysa dostluk başka bir duygu.


Nete giriyorum , MB deyim , sayfamdayım.
Ayrıntıda gezinmek, İç sesimizi dinlemek ile ilgili yazısındaki yorumuma cevap vermiş.. Yazınızı okuduktan sonra başıma bir olay geldi, Blog yazıcam diye mesaj yazıyorum. . http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=66864

Duru dal ın yüreği yüreğinde yazısı , Yazın bana uğur getirdi diye yazıyorum çok seviniyor.http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=66644

Ben diyorum ki MB de okuduğunuz, yorum yaptığınız ve yazdığınız yazılar, size garip bir şekilde yol çizebilir.
Mutlu sürprizler olsun diyorum.

Sevgilerimle MB dostlarım

 
Toplam blog
: 141
: 1767
Kayıt tarihi
: 08.03.07
 
 

Önce anneyim, sonra eş, abla ve annemin kızıyım. Elbette yazmayı ve okumayı seven biriyim. Emekliliğ..