Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Ocak '17

 
Kategori
Beslenme / Diyet
 

İkinci Beyin Bağırsaklar

İkinci Beyin Bağırsaklar
 

Çoğumuz bugüne kadar bedenimizin yönetim merkezinin beyin olduğunu düşünürdük. Vücudumuzdaki tüm hareketlerin ve tepkilerin beyine uzanan sinirler aracılığıyla kurulduğuna inanırdık. Sağlık sorunlarımız olduğunda bunun çözümünde beynimizin etkili olacağını aklımızdan geçirirdik. Aslında birkaç bilim adamı dışında birçok bilim adamı ve araştırmacı da uzun yıllar bu yönde araştırmalar yaptılar. Özellikle beslenme ve şişmanlık sorunu küresel bir sorun halini almaya başladığında araştırmaların ölçeği genişledi. Bilim adamları sindirim sistemine araştırmalara yöneldiler. Şişmanlık diğer bir adıyla obeziteye karşı mücadele bilim dünyasının öncelikleri arasına girdi.

Sindirim sistemi ile ilgili yapılan araştırmalar bizleri bugüne kadar bilmediğimiz ve yanlış bildiğimiz konularda aydınlatmaya başladı. Öfkeli, üzüntülü ve heyecanlı olduğumuz zamanlar yaşanan mide ve bağırsak sorunlarının hiç de boşuna olmadığı ortaya konuldu. Yüz milyonlarca sinir hücresi ile çevri bağırsakların yapı ve çalışma şekli itibariyle adeta beyinin ikizi gibi hareket ettiği kanıtlandı.  1862 yılında Alman bilim adamı Dr. Leopold Auerbach araştırmaları sonunda bu yöndeki bulgularını ortaya koymuş bağırsaklardaki sinir hücrelerinden oluşan iletişim ağını bulmuş idi. O da bulduklarının önemini o gün için fark etmemişti. O gerçekte insanın sindirim sistemini yöneten ikinci beyni bulmuştu. Bilim dünyası Dr. Leopold Auerbach araştırmalarının değerini yıllar sonra fark etti.

Sindirim sisteminin her yıl tonlarca katı ve sıvı gıda tükettiği, vücuda zararlı katı ve sıvı gıdalara karşı savunma gücü dikkate alındığında bağırsakların beyin gibi yönetme gücü insanı büyülemektedir. Her gün yediğimiz gıdaların büyük bir kısmının mikroorganizmalardan oluşan canlı yapı olduğu ve bir canlı olarak bunların vücudumuza zarar vermeden sindirildiğimiz düşünülürse bağırsakların ustalığı daha iyi anlaşılmaktadır. Vücudumuzun en büyük organı bağırsakların içinde bulundurduğu savunma hücreleri bağırsak beyinin yönetiminde her türlü zararlıya karşı görevini en iyi şekilde yapmaktadır.

Bilim adamlarınca bağırsak ile beyin arasında doğrudan bir bağlantı olmakla birlikte bağırsak beynin bağımsız olarakta çalıştığı belirtilmektedir. Bağırsak beyinin hafızasında biriktirdiği bilgiler ile yararlı ve zararlıyı ayırma yeteneğine sahip olduğu ifade edilmektedir. Yediğimiz zararlı gıda maddelerine karşı ekşime yanma, kramp, kusma ve ishal gibi tepkiler göstermemize neden olduğu açıklanmaktadır. Bu tür tepkilerle bağırsak beynimizin bizleri uyardığı söylenmektedir.

Kafa ve bağırsak beynin şekilsel ve hücre biyolojisi olarak birbirine çok benzediği her ikisininde vücudumuz idare merkezleri olduğu ortaya konulmaktadır. Bilim adamları bağırsak beynin sindirim sisteminin yapısında yer alan iletişim ağı ile hissedebildiğini ve düşünebildiği ileri sürmektedirler.  Hatta ağır bir yemekten sonra hayal görmemize bile neden olduğu söylenmektedir.

Sindirim sistemindeki sorunlar nedeniyle birçok hastalığın ortaya çıktığı ve bu hastalıkların tespitinde sorunlar yaşandığı belirtilmektedir. Bazı hastalara hastalık hastası nitelemesinin yapılmasına bu tür sorunların neden olduğu ifade edilmektedir.  Bazen de her iki beyin arasındaki bağlantı hatalarının bu tür sorunlara yol saçtığı dile getirilmektedir. Bağırsak beyin uzmanlarınca sindim sisteminde hala birçok bilinmeyen olduğu ve bilim dünyasının araştırmalara devam ettiği açıklanmaktadır.

Mikropların büyük bir kısmı sağlığımıza zarar versede bazı bakteriler sağlığımızın korunması için yararlıdır. Çünkü bunlar vücudumuzun bağışıklık sisteminin güçlendirmektedirler. Daha sağlıklı olmamızı sağlarlar. Son yıllarda yapılan çalışmalara göre ortaya çıkan gerçeklerden biri bazı durumlarda bağırsakların beynimizi yönettiğidir. Bağırsaklarımızın beynimizin sağlıklı işlemesinde rol oynadığıdır. Nitekim bu durum dikkate alınarak son yıllarda artış gösteren dikkat eksikliği, hiperaktivite, otizm, şizofreni ve Alzheimer gibi hastalıklar konusunda araştırmalar yapılmaya başlamıştır. Bu hastalıkların tedavisi için bağırsaklardaki sağlıklı bakteri sayısını artırarak ve bağırsak sağlığını koruyarak tedavi yöntemleri aranmaktadır.  

Günümüzde bağırsak sağlığının korunmasının yaşamın sağlıklı şekilde devam ettirilmesi için gerekli olduğu ispatlanmıştır. Daha önce tek beyinimiz olduğu tezi artık değişmiştir. Bağırsak beyinimizinde olduğu bulunmuştur. Bilim dünyasınca sağlıklı yaşamak için nasıl kafa beyinimize dikkat ediyorsak bağırsak beyinimize de dikkat etmemiz gerektiği ortaya konmuştur. Tüm bu bilgiler ışığında moral değerlerimiz kadar sağlıklı beslenmemize özen gösterelim. Daha sağlıklı ve kaliteli yaşam dürdürmenin anahtarının kendimizde olduğunu bilelim. Bilim adamlarımızın önerilerine kulak verelim.

 
Toplam blog
: 416
: 790
Kayıt tarihi
: 19.02.10
 
 

Tarım, Gıda, Ormancılık, Çevre, Örgütlenme ve Proje konularında çalışmalarda bulunmaktayım. Öncel..