Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Aralık '11

 
Kategori
Siyaset
 

İkiyüzlü Sarkozy

Fransa’da Başkanlık seçimi yaklaştı. Talihsiz Fransa! Ve başkanları Sarkozy hemen Ermenistan’ın başkenti  Erivan’a uçtu. Cünkü yaklaşık 500’000 Fransız vatandaşı Ermeni kökenlinin oyları gene söz konusu. Ermeniler ne istiyor: 1915 olaylarının ‘soykırım’ olarak Fransız Parlamentosu tarafından tescil edilmesi... bu zaten yapılmıştı. Ama, bu defa  Fransa'daki güçlü Ermeni lobileri pragmatik Sarkozy’yi Fransa'da yaşayan, Türk olsun olmasın, Ermeni soykırımını reddeden herkezin  cezalandırılmasını diretiyor. Bunu kabul etmezse, Sarkozy’ye oy yok! Bay Sarkozy zorlukta, kendi partisi içinde parçalanmalar var, aşırı sağcı Le Pen iktidarı tehdit ediyor, oylarını arttırıyor. Sol kanatta ise, Sosyalist Partisi başkanı, yumuşak huylu Francois Holland da çark edip, Ermeni soykırımını tanımayanların cezalandırılması safına geçti. Ermeni oylarına onun da ihtiyacı var.

Önce, bu derece hukuka aykırı, ahlâk dışı davranışı reddetmiş olan Sarkozy, kendisini sanki yeni bir oluşumun farkına varmış gibi gösterip kanaat değiştirmenin bir nedene bağlanması peşinde. Onun için  Ermenistan’a kadar giderek, yeni şeyler öğrendiğini falan fılan ileri sürdü ve tutumunu değiştirdi. Mesele bu kadar açık: Fransız yönetiminin gözünde  500’000 Ermeni’nin vereceği oy Türkiye Cumhuriyetinin haklı davasından, uluslararası değerinden daha ağır basıyor. Türklere karşı sürdürülen hayasız ithamlara karşın, Türk Hükümetinden bu tür  hareketlere cevaz verdirilmeyecek ölçüde, karşı tedbir ve uygulamaların gerçekleştirilmesini bekliyoruz.

Soykırım olayının tescili Nazi Almanyasının Yahudilere reva gördüğü bir topluluğu yok etme iradesinden, insanlıkla bağdaşmaz uygulamalarından ve ırk üstünlüğüne dayalı, diğer ırklara karşı davranışından sonra karara bağlanmıştır: bu kararda dört şartın da mevcutiyeti soykırımı kanıtlar. Şartlardan birinin eksik olması halinde iddia edilen olay soykırım değildir. Başkaca suçları içerebilir: savaş suçları, Insan Hakları ihlâleri gibi...  Olayların soykırım olarak kanıtlanmasındaki bu dört şartın tespit edilmesi  milletler arası ortak bir kararla alınmıştır. Bu gerçeği ne tarihcilerin, ne de ülke yöneticilerinin saptırmaya hakları yok.

Osmanlı, kendi imparatorluğu içinde ayırım gözetmeksizin, sayısız din, dil, ırk toplumlarını birlikte yaşatmaktaydı. Hangisine katliam yapıldı? Ermeni halkı da bunların içinde itibar görenlerden. Türklerle 1000 yıla yakın birlikte yaşamış, üstelik dinleri, dilleri, örf ve adetleri Osmanlı tarafından aynen korunmuş. Peki ne olmuş da, durup dururken mi 1915 olayları yoktan oluşuvermiş. Halen  mevcut ‘Hınçak’ komitesi  o tarihte hangi cinayetlere, katliamlara tevessül etti, ya ‘Taşnakyutsun’ ihanet örgütü! Kadın başkanı (Maro), Cenevre’de rahat, oradan Osmanlı’ya karşı silahlı isiyanı ve Türk köylerine katliamları planlıyor. (1) (2)

Milletler arası ölçüt önünde, nazi Almanya'sının Yahudilere ve diğer ırklara karşı işlediği suç, soykırımın varlığında belirtilen dört şartı da fazlasıyla içeriyor. Peki bu inkâr edilemez soykırımda Fransa’nın rolü neydi?

Vichy hükümetince, Fransa’da başlatılan Yahudi avına kadın, erkek, yaşlı demeden  ve en çok da Yahudi asıllı yavruların saklandıkları yerlerden bir bir yakalanıp, onları bekleyen acı sonu bile bile, topluca Nazilere teslim edilmelerine ne demeli? Nasıl nitelemeli Fransa'daki Yahudi avını? Nazi Almanya'sının soykırımına iştirakten başka nasıl yorumlanabilir?

16. yüzyılda Avrupa’da başgösteren genel Yahudi soykırımından kurtulabilen Safarad’lara Osmanlı geniş topraklarında yer verdi, onları kurtardı.

Bizden ve bizden olmayanlar ayırımı, ne yazık bugün de Avrupa’da geçerli. Bunda ırk faktörü kadar, ait olduğu din büyük rol oynuyor. Refah Avrupa'sında küllenen bu güçlü içgüdü, kriz zamanlarında ateşlenip çoğunluğa  yayılabiliyor. Dileriz, ekonomik, sosyal ve moral alanlarda inişe geçen Avrupa’da soykırıma götüren ayrıcalık içgüdüsü yeniden alevlenmesin.

 (1)    Tarık Z. Tunaya : ‘Türkiye’de siyasi partiler’, Doğan Kardeş, İstanbul 1952

(2)    Yalçın Yalvaç: ‘Le système électoral en Turquie’, Université de Neuchâtel, thèse 1959

 
Toplam blog
: 48
: 480
Kayıt tarihi
: 02.04.09
 
 

10 Şubat 1931'de Ankara'da dogdum. Ilk, orta ve liseyi "Galatasaray" Lisesinde tamamladim. Isviçre, ..