Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Eylül '16

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

İktisat yazıları - 4 / İkinci sanayi devrimi

İktisat yazıları - 4 / İkinci sanayi devrimi
 

Ekonomi, sosyal hayat ve emek üzerindeki etkisi birincisi kadar olmasa bile tam bir icatlar dönemi olması, Birinci ve İkinci Dünya Savaşları'nı çıkaran emperyalizme  ve dünyayı iki kutba bölen sosyalizm ve komünizme yol açması nedeniyle İkinci Sanayi Devrimi gerçekten incelemeye değerdir.

...................................   ........................................................................................................... 

Birinci Sanayi Devrimi’nin en önemli sonuçlarından biri de yeni bir sanayi devrimine gidişi sağlaması olmuştur. Bu durum teknolojik gelişmenin doğal bir sonucu olduğu kadar elde edilen muazzam sermaye birikiminin daha fazla büyümek için yeni yollar aramasına yol açmıştır. Yani elde ettikleri yüksek kârlarla tatmin olmayan ve bu kârı işçi ücretleri ve çalışma şartlarını iyileştirmek yerine daha fazla kârlar ve dolayısıyla daha büyük servet elde etmek için teknolojik gelişmeyi kamçılamak istemişlerdir. Öte yandan başlangıçta İngiltere’nin tekelindeki dünya sınai mal pazarlarına Almanya, Fransa ve ABD gibi yeni devletler dahil olmuş ve bu rekabet patlaması artık kabına sığmaz hale gelen Birinci Sanayi Devrimi’ni bir merhale ileriye taşıması yani yeni bir devrim gerçekleştirmeyi  kaçınılmaz hale getirmiştir.

İkinci Sanayi Devrimi’nin başlıca dönüşümleri şu şekilde gerçekleşmiştir:

- Kitle halinde çelik üretimi: Birinci Sanayi Devrimi’nde odun kömürü yerine kok kömürü kullanılarak kaliteli demir elde edildiyse de 1860 yılından itibaren geliştirilmeye Bessemer tekniğiyle alttan hava basılan çelik üretim fırınının yapılmasıyla kütle halinde demir-çelik üretilen demir-çelik fabrikaları kurulmaya başlanmıştır. Böylece çok daha kaliteli raylar, gemi ve lokomotif parçaları yapılmış, çok dayanıklı çelik makineler ve standart parça üretimi mümkün hale gelmiştir. Bessemer tekniğiyle çelik üretimi günümüzde de klasik demir çelik fabrikalarında ( Türkiye’de Karabük Demir Çelik gibi) devam etmektedir.

- Elektrik devrimi : Faraday, Volta, Siemens gibi elektro-mekanik alanında çalışan bilim ve sanayi adamlarının açtığı yolda Tesla ve Edison başta olmak üzere büyük mucitlerin ampülü ve elektrifikasyonu geliştirmesiyle  Westinghouse, General Electric ve Siemens A.G.gibi şirketler devreye girmiş ve şehir ve kasabaları elektrik ışığına kavuşturmaya başlamışlardır. Bu firmalar ayrıca elektrikle çalışan makine ve motorlar geliştirerek fabrikaları buhar gücünden elektrik gücüyle işletmeyi başarmışlardır. Böylece Sanayi 2.0 ekonominin bütününe yayılmıştır.

- İletişim devrimi: Birinci Sanayi Devrimi’nin ileriki aşamalarında kullanılmaya başlanan telli telgraf 19.Yüzyılın ikinci yarısından itibaren bütün dünyaya yayılmış, telefon cihazının A.Graham Bell tarafından icadıyla da İkinci Sanayi Devrimi’nı hızlandıran en önemli unsurlardan biri olmuştur. Bu dönemde gerçekleştirilen kritik icadlardan biri de telsiz telgrafın icadıdır. Radyo tekniğinin geliştirilmesiyle hayata geçirilen bu icad özellikle deniz ticaretinde çok büyük avantajlar sağlamıştır.

- Petrolün sanayide kullanılması ve içten yanmalı motorların icadı: Daha önceleri aydınlatma ve ısıtmada kullanılan petrol; rafineri tekniğinin geliştirilmesiyle tam bu sıralarda icad edilen içten yanmalı motorlarda kullanılmaya başlanmış ve bu gelişme otomobilin icad edilmesine yol açmıştır.  1890’lı yıllarda yollarda görülmeye başlayan otomobiller  yirminci yüzyıl başlarında en önemli ulaşım araçlarından biri olmuştur. Başta ABD’de Ford, Almanya’da Mercedes ve Opel, Fransa’da Renault ve Citroen ve İngiltere’de Rolls Royce şirketlerinin geliştirdiği otomobiller yani yolların yapılması ve seri halinde üretilip fiyatlarının ucuzlaması nedeniyle geniş ölçüde alıcı bulmaya başlamıştır. Ancak bu konuda esas gelişme Amerikalı mucit ve iş adamı Henry Ford’un fabrikalarında “Yürüyen Bant Sistemini” uygulamasıyla yaşanmıştır.

- Modern fabrika organizasyonları ve yürüyen bant sistemi:  A.B.D.’nin otomativ sanayi merkezi haline gelen Detroit kentinde fabrikaları olan Henry Ford; otomobil sanayini temelinden değiştiren bir yeniliğe imza attı. Ford daha önce klasik usulle belli bir yerde montajlanan otomobilleri iskeletinden itibaren yürüyen bir bant üzerine yerleştirerek bantın sonunda tam mamul olarak çıkmasını sağladı. Böylece üretim eskisiyle kıyaslanmayacak ölçüde arttı. Ölçek ekonomisinin bütün niyetlerinden faydalanan Ford, kitle üretimini ( Mass Production) gerçekleştirerek mamul fiyatlarının önemli ölçüde ucuzlamasına yol açtı. Böylece çok sınırlı bir kesime hitap eden otomobil sanayi ürünleri tabana yayılmaya başladı. Ünlü T modeliyle “Aile Otomobili” kavramının ortaya çıkması başta A.B.D.olmak üzere tam bir otomobil devrimine yol açtı.

İkinci Sanayi Devriminin emek üzerindeki etkisi ilki kadar şok edici olmasa da büyük oldu. Fabrikalar öncesine kıyaslanmayacak kadar büyüyüp yaygınlaşınca serbest çalışan son ustalar da mesleğini kaybedip işçi haline geldiler. Ücretler ve çalışma şartları vahşi kapitalizm döneminde olduğu kadar kötü değildi ama hâlâ içler acısıydı. Kırsal bölgeler boşalıp işçi olmak için sanayi şehirlerine akın edince bu şehirlerin çevresinde geniş işçi mahalleleri oluştu. Ancak bu yerleşimler günümüzdeki gelişmekte olan ülkelerde olduğu gibi çarpık şehirleşme şeklinde değildi. (Türkiye’deki gecekondu mahalleleri veya Brezilya’daki gibi teneke mahalleler)

Ford’un otomobil sanayinde uyguladığı yürüyen bant sistemi işçileri birer “ Yarı robot” haline getirmişti. Bu dönemin çoğu fabrika işçileri elindeki İngiliz anahtarıyla yalnızca bir vida sıkan kişiler olarak sembolize edildiler. 19.Yüzyıl sonu ve 20.Yüzyıl başlarında Avrupa’da patlak veren işçi ayaklanmaları tahmin edilenin aksine büyük bir işçi sınıfı omayan Rusya’da “Proleterya diktatörlüğü- komüzime “ yol açtı. İğneden ipliğe her şeyi devletleştiren Rus Komunizmi, Stalin döneminde yönetici sınıf Komunist Parti’nin egemenliğinde kati bir oligarşiye dönüştü.

Başta A.B.D.olmak üzere batı ülkelerinde bu denli sert gerçekleşmeyen emek transformasyonları, kütle üretiminin tabana yayılması ve tüketim ekonomisinin gelişmesiyle belli bir refaha ulaşarak yumuşak geçiş yaptılar.

  

 
Toplam blog
: 343
: 446
Kayıt tarihi
: 19.02.11
 
 

Marmara Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi mezunuyum. Teknoloji Yönetimi dalında mast..