İletişim

Her şey iletişim ile başlar. Düşünsel özgürlük; · Haber alma, · Bilim ve sanat öğrenme, · Din ve vicdan özgürlüğü nü içerir. Her bireyin görüş ve anlatım özgürlüğü hakkı vardır. Bu hak, görüşleri nedeniyle kaygı duymama hakkı ile herhangi bir anlatım aracı ile bilgi ve düşüncelerini araştırma ve yayma hakkını kapsar. Baskıcı ve otoriter, dıştan denetime dayalı, önyargılı bir kültürden beslenen iletişim biçimiyle, demokratik, özdenetime, başkalarına karşı sorumluluğa dayalı, özgürlükçü bir zemine sahip iletişim tarzının söylemleri, algılamaları, mesajları da bambaşka olacaktır. İtaat kültüründe;

Yetkenin emir ve söylemlerine göre davranılır, Bunlara uymanın dışında fikir ve söylem geliştirilemez, Dar bir alanda kapalı tarzda bir yaşam vardır dolayısı ile iletişimde kalıp mesajları aktarmaktan ibarettir.

Özgürlükçü, eşitlikçi, karşılıklı, yaratıcı, keşfedici bir iletişim biçimi olamaz. Kişinin içine doğduğu, yetiştirildiği ortamdaki iletişim tarzının onun düşünme, ifade etme, kendilerine ve başkalarına dönük tutumlarını etkilemektedir. Kişiler arası iletişimi sağlayan en etkin unsur, dinlemedir. Etkin dinleme; bir diğeriyle olan ilişkiye karşı sorumluluktaki en önemli boyutlardan biridir. İçinde, ötekine karşı saygıyı, onu kabul etmeyi, ona değer vermeyi, duygudaşlık kurmayı, algılamayı, algıladıklarını yansıtarak sınamayı, ayrıntıların farkına varmayı, eşitlikçi, demokratik bir tutumu barındırır.

ETKİLİ İLETİŞİM

Toplumda bireyler birbirleri ile iletişim halindedirler. İletişimi kolaylaştıran unsurlar yerine zorlaştıran unsurların kullanılması halinde aralarında çelişki ve çatışma doğar. Etkili iletişim öğrenme sonucu ortaya çıkar. İletişim sürecinde geri bildirim sağlanmıyorsa, iletişim tek yönlüdür. İletinin doğruluğu tartışılır.

Sağlıklı İletişim Kurma İlkeleri:

Her insanın kendine has özellikleri ile özgündür. Özeldir ve önemlidir. Yok sayılamaz. Olumlu ilgi gösterilmelidir. Karşısındaki birey, koşulsuz kabul görmelidir, Her bireyin kendi problemlerini önce kendisinin çözebilme gücünün olması gerektiğine inandırılmalıdır. Maske takmayıp kendisini olduğu gibi gösterebilmelidir. Duygu, düşünce ve davranışları tutarlı olmalıdır. Empati görüşe sahip olmalarıdır.

İletişimi Engelleyen ve Kolaylaştıran Bazı Yaklaşımlar:

Yargılama:

Savunucu bir tutum. Gerçek sorun gizlenir.

Çözümleme: “ Ben seni senden daha iyi bilirim” anlayışı olmamalıdır.

Rahatlatma: “boş ver, üzülme her şey düzelir” anlayışını yansıtır.

Soru Sorma: Karşımızdaki insanın düşüncelerini anlamak veya düşüncelerini yönlendirmek için kullanılan bir araçtır.

Açılımlı Yaklaşım: Empatili yaklaşımdır. Dönüt bildirme. Her davranış türünün gerektirdiği belirli uygun bir zaman ve yer vardır.

Sonuç: Toplum içindeki bireylerin bir birleri ile sağlıklı ilişkiler kurması, o toplumu oluşturan bireylerin iyi ilişkiler kurma konusunda ki ilkeleri, iletişimi engelleyen ve kolaylaştıran unsurları bilmelerine ve yaşamlarında uygun zaman ve yerde kullanmalarına bağlıdır. Sağlıklı bir toplumun temeli olan etkili iletişim önemsenmeli ve bu konuya ilişkin derslerin detaylarını tüm okullarımızda okutulması sağlanmalıdır. Bu gün büyük kentlerde, yalnız yaşayan insanlar çoğunluktadır. Birey giderek kuşatılıp yalnızlaştırılıyor.

İnsan olma ile getirdiğimiz(genetik donanımımız) özellikler; · Özgürlüğümüz, · Yaratıcılığımız, · Mizah duygumuz, · Sevgi, · Sevme, · Aşk duygumuz ve daha birçok özelliklerimiz verilir, dünya tarafından teslim alınıp, değiştirme, dönüştürmeye uğratılıyor ve sonuçta onun yönetimine giriyor. Verili, kuşatılmış, programlanmış dünyada ilk önce yaratıcılık yok edilmektedir. Tüketim toplumum oluşturulmuş, evlerimiz elektronik çöplük haline dönmüştür. Kişi doğası gereği üretmek ister. Ürettikçe mutlu olur. Tüketim toplumunda bireyin tüketmekten başka bir amacı yoktur. Tükettikçe ve tüketemeyecek duruma geldikçe mutsuz ve sıkıntıdadır. Tüketim toplumuna karşı; kendi özgürlüklerimizi savunarak, kendimize, çocuklarımıza; çevremize; hayatımızı sıkıcılıktan, tüketim toplumunun tek düzeliğinden kurtaracak alternatif anlar, etkinlikler; yaratıcılığımızı açığa çıkaracak hobiler, uğraşlar edinmeliyiz. “İLETİŞİM” de beden dili “<ı>İletişim; düşünce ve görüşlerin karşılıklı olarak alışverişidir.”-Hoben <ı>“İletişim; bizim başkalarını, başkalarının da bizi anlamasına yarayan bir süreç.”-Anderson <ı>“Sözcüklerin, resimlerin, figürlerin, grafiklerin vb gibi sembollerin kullanılarak bilgi, duygu, düşünce ve becerilerin aktarılmasıdır.”B.Stenler <ı>“Bir kaynağın davranışlarını kasıtlı olarak etkilemek üzere bir alıcıya mesajlar iletmesidir.”Miller İletişim; davranış değişikliği oluşturmak üzere düşünce, bilgi, duygu, tutum ve becerilerin paylaşılması sürecidir. Bu süreçte;

Kaynak; iletişim sürecini başlatan kişi. Mesaj, hareket, jest, mimik, söz ve yazı Kanal, araç, gereç, yöntem ve teknik. Alıcı, mesajı alan kişi Dönüt; tepki

Beden dili; sözsüz mesaj Yüz ifadeleri; insan bedeninin en dikkat çekici yeri yüzü, yüzde ise en dikkat çekici yer gözlerdir. İki insan arasında iletişim önce gözlerde, göz göze gelerek başlar. Karşıdaki insanın ya da nesneye bakan, ilgi duyan kişinin gözbebekleri açılır. Karşıdaki insan ya da nesneden gözler kaçırılıyorsa ya da göz göze gelmek istenmiyorsa, bu durum bir şeylerin gizlenmek istendiği veya göz temasından kaçınan kişinin içine kapanık olduğu mesajını verir. Bir şeye uzun süre bakma; o şeyin anlaşılmadığı veya şüphe duyulduğu anlamı çıkar. Kişiler arası ilişkilerde, iletişim kuralları kişinin doğrudan gözlerine bakmak, genellikle;”<ı>sana ve senin anlattıklarına önem veriyorum” mesajını, sözsüz bir biçimde ifade etmektedir. Yalan söyleyen kişinin burun delikleri şişer. Verilen bir tanımı anlamayan kişinin yüzünde şaşkınlık ifadesi oluşur.

İnsanlar arasındaki yakınlık ve sevgi dokunma davranışları ile ortaya çık