Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ocak '11

 
Kategori
İlişkiler
 

İlişkilerde özgür kalabilmek

İlişkilerde özgür kalabilmek
 

Sahildeyim yine... Otuz yıldır hiç aksatmadan yaptığım şeylerden birisidir iş çıkışı sahile gitmek... Değişmeyen iki şey vardır orada; Kum ve su... İç içe... Hep iletişim halindeler… Elbet başka şeylerde var... Ancak onlar asıl eleman değil... 

Martılar var mesela; Bazen çok sevdiğim, bazen çok kızdığım... Kızarım hatta sıradan bulurum bazen… Birbirlerinin ekmeğine göz dikmiş ve ağız dalaşında görürüm bazen onları... Gidin derim onlara, ya eylem yapın ya da soygun… Yeter ki birbirinizle kavga etmeyin… Çok kötü sesleri var kavga ederken… Aynı insanlarınki gibi... Neşeli ve kavga sesleri ayrı inanın sesi... Bazen de çok severim onları; Ekmek kavgası dışındaki zamanlarında havada rüzgarla bir oynayışları vardır, sanırsınız topla oynayan çocukturlar... Birde havada süzülüp süzülüp sahile inişleri var ya, işte ona bitiyorum... Birkaç adım yürürler dünyada benden büyüğü yoktur havalarında, kabadayı misali... Sonrada ufka dalarlar... Merak ederim ne düşünüyorlar, ne bekliyorlar, ne gelecek diye? 

Sahilde daha birçok değişken unsur vardır... Sahil severler… Deniz severler… Balık severler ve tekneler... Aşıklar vardır bir de en çok tek yürek olmuş… Denizin büyüsü galiba.. Birde deniz sahil ve içkiyi üçleme olarak severler var… Tekel fiyatına tüm sevdiklerini birleştirenler diyorum ben onlara… Bana göre dünyanın en lüks lokantasında içkilerini yudumlayan beyefendileridir onlar… 

Değişmeyen iki şey vardır sahilde, Kum ve Su... Kum ve Suyun ilişkisi hep büyüler beni… Bazen bir şeyleri paylaşmak olarak algılarım onların ilişkisini... Dayanışma derim bazen, sırta sırta vermek yani… Bazen sevgili olurlar gözümde… Bazen Su erkek olur, çullanır kumların üstüne... Kum işveli bir kadın olur, kışkırtarak çağırır yanına ve geldiği anda geri kovalar suyu... Su burnundan solur bu durumda... Kum bazen boğulur suyun milyarlarca ton ağırlığı altında... Sadece nefes almak için sahillerde burnunun ucunu çıkarabilmiş bir kadın olur kum... Nefes nefesidir sesi… 

Su ve Kum bu milyarlarca yıllık ilişkilerinde birbirini hiç yok etmemişler... İçinde birbirini eritme kaygıları olmamış... Evet birbirlerini etkilemişler, birbirlerine göre konumlanmışlar… Ancak ikisi de kendilerini en saf şekilde korumuşlar... İşte asıl büyüleyici olan bu... İlişkilerde egemenlik savaşlarının yaşandığı günümüz ilişkilerine inat, onlar birbirlerini aynı kalması, birbirlerini korumuşlar… 

Su ve kum derinlerde binlerce canlıya yataklık yaparlar... Birisi hayatsa öteki o hayatın yorganı olur... Sanırım kafamdaki yaşamlara en iyi örnekler hep Kum ve Sudan oluşuyor benim... Neredeyse bir yanda ben, bir yanda sahil diyesim geliyor... Ancak benim zıttım değil ki sahiller... Yani kişi zıddı ile oluşur ya, benim zıddım değil bu sahiller.. Yaşama karşı yoldaşım sanki… 

İnsan karşıtı ile var oluyor dedim yaaa... Bu karşıt neyse insan ancak onun karşıtı olabiliyor dedim yaaa... Keşke karşıtım Deniz olsaydı benim… Bende ondan daha soylu, kızgın, öfkeli ve deli olmak için çabalasaydım... Girmeyelim bu mevzuyaaaa... Denizden derin bu iş...
 

 
Toplam blog
: 615
: 948
Kayıt tarihi
: 25.06.10
 
 

1959 Denizli doğumluyum.. İ.Ü. İktisat Mezunuyum.. Emekliyim ve hala çalışıyorum.. Yaşam bizden önce..