İlk ve tek

"İLK BİLGİ ÇOK DEĞERLİDİR” değil mi?

İLK

İlk sözcesi size ne anlatıyor? “İlk” şey sizin için ne kadar değerlidir? “İlk aşk, ilk sevgili, ilk şiir, ilk kitap, ilk çocuk, ilk …, ilk…, ilk…, ilk muâllim, ilk okul, ilk bilgi”

vb. listeyi daha da uzatabiliriz.

İlk okulda, ilk bilgi verilecektir.

Bu ilk bilgi, ne kadar değerlidir veya değersizdir? Bunu kim bilebilir? Eğitimciler, muâllimler, talebeler, veliler, yazarlar, şairler, yayıncılar, editörler, âlimler, aydınlar (!).

Hiçbir şey öğrenmemekten, bilmemekten; bir kısmı yanlış da olsa bir şeyler bilmek, öğrenmek elbette yararlıdır ve gereklidir.

TEK

Tek sözcesi size ne anlatıyor? “Tek”şey sizin için ne kadar değerlidir? “Tek eş, tek çocuk, tek ana, tek baba, tek kitap, tek sözlük, tek bilgi, tek…, tek …, tek, tek site”

“İlk” ve “tek” bu iki değerli sözceden de diğer değerli sözceler gibi birileri söz etmektedir. Fakat bu yalnızca “söz etmekten” öteye gidememektedir; yani şuursuzca, bilgisizce, ereksizce, samimiyetsizce yalnızca dilerinde vardır, kalplerinde, beyinlerinde yoktur; hatta belki de kulakları bile işitmiyordur, kendi dediklerini.

Aynı sözcelerden ben de söz etmekteyim, fakat hakiki manalarını bile bile ve samimiyetle. Bu kuru kuruya bir iddia değildir. Belki bazıları hani “bıyık altından güler ya” işte öyle için için gülüyordur veya gülümsüyordur; önyargı, zan, gaflet, dalâlet içinde.

İlk ve tek şiir kitabım “Bir Güneş Doğuyor”,ilk test kitabım “Türk’ün Türkçe ile İmtihanı” sözlerimin delilidir. Merak ederseniz inceleyebilirsiniz, eğer öyle bir bilgiye, şuura, anlayışa, arzuya sahipseniz.

İlk ve tekten siz ne anlıyorsunuz? Bu kitaplar konusunda hakikatten “ilk” ve “tek”

şeyi vurguluyor. Ayrıca yeni, değişik, etkili, uyarıcı, öğretici, öğretici özellikleri de var.

Fakat cahiller, okumuş cahiller, doğru bildiği yanlışlar ve bilgi kirliliği ile hareket ediceler, uyuşmuşlar, uyutulmuşlar, aldanmışlar, aldatılmışlar bunları fark edip değerlerini bilebilirler mi, bilmiyorum.

Bu kitaplar ilk bilgi öğrenecekler ve öğretecekler için ilk basamaktır, ilk uyarıdır, ilk uyarıcıdır. Diğer yazılarımda değinmiştim, yine değiniyorum.

Şimdiye kadar ne öğrendiğinizi, ne öğrettiğinizi, ne öğreteceğinizi; ne okuduğunuzu, ne okutacağınızı, ne yazdığınızı, ne yazdıracağınızı sordunuz mu, sorguladınız mı, yargıladınız mı?Bir şeyler öğrenmeceye veya öğretmeceye hazır mısınız? Ne kadar hazır olduğumuzu kısa bir süre sonra göreceğiz!

Bugüne kadar okuduğumuz kitaplar hep sözde eğitici, öğretici, geliştirici övgülerle dolu değil mi? Fakat bunlar ne kadar samimi, ne kadar tutarlı, ne kadar doğru, ne kadar gerekli, ne kadar yararlı, ne kadar güzel? Bunların farkında mıyız? Sözde farkındayız. Fakatşimden sonra özde fark edeceğiz, fark etmeceyi arzu edersek.

Bunun için konusunda ilk ve tek olucu“İlk Bilgi Çok Değerlidir” adlı kitabım size yardımcı olacaktır. Fakat henüz baskıya verilmemiştir. Baskıya verilmecesi “Bir Güneş Doğuyor” adlı şiir kitabıma ve “Türk’ün Türkçe ile İmtihanı” adlı test kitabıma karşı ilginize, duyarlılığınıza, desteğinize bağlıdır. Bu arada ilgi gösterici okuyucularımdan da Allah razı olsun!

Unutmayın ki, bu duyarlılık, ilgi, destek; sizin için gerekli ve yararlıdır. Bunu ancak onları okuduğunuzda anlayacaksınız.

Bu eğitim-öğretim çağında verilecek“tablet”ler de bir ilk ve tektir. Fakat bunlar da bazı kitaplar gibi daha çok uyutmacaya veya daha çok uyarmacaya yarayacak mı?

Bence bunlar da önyargısız, zansız uyutmacaya yarayacak. Bu bir kuru kuruya iddia değildir. Yazılarımı okuyup önyargılarıyla, zanlarıyla, kibirleriyle hafife alıcılar mahcup olacaktır. Övündükleri kitapları ne yapacaklar?

Yeni eğitim-öğretim süreci herkese hayırlı olsun.