İlla Ara Güler'in ölmesi mi gerekiyor

İnsan, kendisi ile arasında yarım yüzyıl kadar yaş farkı olan birisine imrenerek bakıyor. Şimdi mantık penceresinden bakıldığı zaman, ortada mantığa ters gelen bir durum varmış gibi gözüküyor. İnsan, 85 yaşına gelmiş birisine neden imrenir. Bu imrenme, fiziksel bir imrenme değil, ruhsal bir imrenme. Bu imrenmeyi bir de İshak Alaton'un hayatını okurken hissettim. Yazarken ne kadar rahat yazabiliyoruz 85 rakamını. Bakalım o 85 yaşının sahibi, bu kadar kolay bir şekilde ifade edebilir mi 85 yılı, geçen zamanı.

Şu zaman dedikleri ne acayip bir şey usta. Bilen birisi bana bir zahmet anlatsın. Sanırım, kimsenin çözemeyeceği bir cevabı olmayan problem. Cevabı olmayan şeyin sorusu olur mu. Hemen Kaybedenler Kulübü filmindeki o muhteşem sahne gözümde canlandı.

 Acaba 85 yıl, zaman denilen olayı anlamak için yeterli midir. Bu yazıları yazdığım sıralarda, akrabalarımızdan büyük ninemizi kaybettik. Allah rahmet eylesin. Kendisi ile en son bir araya geldiğimizde yaptığımız sohbette, bana hayatın ne kadar da çabuk geçtiğini söylemişti. Atın kuyruğunu salladığı kadar çabuk geçti hayatım demişti. Bunu söylediğinde 90 yaşına merdiven dayamıştı. Anlaşılan, 90 yılda yetmemisti, büyük ninemizin zamanı anlamasına.

Bu karışık duygular içinde, kendisinin tabiriyle foto muhabiri Ara Güler ile gazeteci Cüneyt Özdemir'in soruyorum programını izledikten sonra, büyük ustaya hayran kalmamak mümkün değil.

Öncelikle şunu ifade etmek isterim ki, bu yazı bir Ara Güler portresi değildir. Benim ne hattime size Ara Güler' i ifade etmek.  Ben sadece kendisinin  bana hissettirdiklerini ifade etmeye çalışıyorum.

Ara Güler ülkemizin yakın tarihine ışık tutan bir ayaklı ansiklopedi. Kendisi, röportajın bir yerinde, eğer ben yazarların resimlerini çekmeseydim, edebiyat suratsız kalırdı diyor. Muhteşem bir dipnot düşüyor zamana.

Ülkemizden ve dünyadan yüzlerce meşhur insanın fotoğrafını çekmiş. Picasso'dan Orhan Pamuk'a Sophia Loren'den Salvador Dali' ye. Aslında onun fotoğraflarının en güzel tarafı sıradan yaşayan insanlar. Eski İstanbul'u ne güzel gözler önüne sermiş Üstad Ara Güler.

Cüneyt Özdemir ile yapmış olduğu keyifli sohbeti Youtube' dan izlemenizi kesinlikle tavsiye ederim. Usta gazeteci Cüneyt Özdemir, karşısındaki cevherin farkında. Öyle güzel, yerinde sorular soruyor ki, Ara Güler'in ağzindan dökülüyor hayatın gerçekleri.

Röportaj yapıldığında 83 yaşında olan Ara Güler' i izledikçe hayatı yeniden sorgulama fırsatı yakaladım. Binlerce fotoğraf çekmiş, o kadar dünyaca ünlü insanı tanıma fırsatı yakalamış, onlarca ünlü insanın fotoğraflarını çekmiş ama hala doymamış. O sıcacık sohbetiyle hala arıyorum abi diyor. Istediğim fotoğrafı hala çekemedim diyor. O fotoğrafı çektiğimde ben biterim diyor. Bu nasıl bir hayat enerjisidir, bu nasıl bir yeniyi arama gücüdür. İnsan karamsarlığa düştüğü zaman, dönüp Ara Güler gibi insanlara bakıp utanmalı, hayata karşı daha mücadeleci olmalı.

Kendisi röportajın bir yerinde, ne yaparsan yap bizim milletimiz sanata değer vermez diyor. Üstad ne kadar haklı. Şimdi sokağa çıksak beraber, yoldan geçen insanlar ile bir anket yapsak, aşağıdaki isimlerden  kimleri tanıyorsunuz diye. Eminim, magazin ve dizi yıldızları en üst sıralarda; Ara Güler gibi sanatçılar, ustalar ise llistenin sonlarında. Maalesef bu toplum sanata değer vemiyor. Sanata, sanatçıya gereken değer vermiş olsa, her şey çok farklı olurdu. Zaten bu toplumun sanata değer vermediğini röportajin Youtube üzerinden izlenme sayısına bakarak anlamamız mümkün.

İlla ki elimizdekilerin kıymetini, onları kaybettiğimiz zaman mı anlamamız gerekiyor. İlla Ara Güler'in ölmesi mi gerekiyor.

 Recep CEBİROĞLU
 recepcebiroglu@gmail.com
 @recepcebiroglu

 https://www.youtube.com/watch?v=fDiCALlidS8