İlmek ilmek dokunan 200 mektup size hediyem

Zaman su gibi akıp geçiyor, bloglar ve yazılar da öyle! Milliyet Blog’ta yazmaya başlayalı 6 ay oldu ve bu yazı 200. yazım. 200 yazıyla beraber bütün yolculuğum, makalelerim ve blog serüvenim gözlerimin önünden film şeridi gibi geçmeye başladı dostlar! Daha dün gibi hatırlıyorum bu maceraya atıldığım günü. Ne kadar masum bir girişimdi, serbestçe birkaç yazı karalarım diye düşünüyordum. Ne bileyim böyle dev bir ARGE’ye, data havuzuna ve veri tabanına dönüşeceğini. Ne bileyim böyle bir tutku ve alışkanlık olacağını. Ne bileyim sürekli yazmanın beni bu kadar rahatlatacağını. Ne bileyim başka işlerimi aksatacak derecede bir bağımlılık olacağını. Türkçe yazmaya, okumaya, düşünmeye ne kadar hasretmişim!

MB BAĞIMLILIĞI

Artık korkarım ki benim köşem ve bloglarım benden bağımsız olarak ilerlemeye başladı. Milliyet Blog bende bir nevi bağımlılık yapmaya başladı. Sürekli bir yazma krizi içerisindeyim! Başka bir sürü işlerim var, onlara odaklanmama lazım, araştırmalarıma devam etmem lazım, İngilizce yazılmayı bekleyen onlarca makalem var, ancak ben sürekli Türkçe makaleler yazıyorum!

TUTKULU BİR YAZMA SERÜVENİ

Bu 200 yazının kısaca haritasını çıkarmak ve analizini yapmak istiyorum.
Bu köşenin ismi biliyorsunuz “Yaşama Dair Küresel Perspektifler”. Ağırlıklı olarak yönetim, liderlik, işletme ve organizasyon konularına dair makaleler kaleme alıyordum. Ancak 100. yazıdan sonra sivil toplum ve eğitim konularına ağırlık vermeye başladım. İşletme ve yönetim konuları dolu dizgin devam ediyor, ancak farklı alanlarda Türkiye’nin önünü açabilecek atılım fikirleri beni şu aralar daha fazla meşgul ediyor.

FİKİR İŞÇİLİĞİ BOL MEKTUPLAR

Hemen her yazıda onlarca farklı kaynağı sentezlemeye çalışıyorum. Yazdığım, yazmakta olduğum ve yazacağım kitapların içeriğini hiç çekinmeden sosyal sorumluluk hissiyle sizlerle paylaşıyorum. Her bir yazı için saatlerce uşraştığımı söylemeliyim. Her yazı orijinal bir serüvenin özeti. Her yazı yaşadığım nice öğrenme heyecanlarını özetliyor. Her yazıyı severek yazdım. Her yazıyı ilmek ilmek dokudum. Her yazıyı yazarken inanılmaz heyecan duyuyorum. Kendimden geçtiğim, coştuğum, içinde bulunduğum yeri ve zamanı unuttuğum yazılarım çoktur. Her satırda nice dert, umut, sevgi, coşku ve hüzün gizli. Bir yazım dahi siz dostlarımın hayatına ufacık bir katkı sağlasa ben çok mutlu olacağım ve de oluyorum.

KÜRESEL BAKIŞ AÇISI

İyi bir lider, küresel bir perspektife sahip olmak zorunda. İyi bir lider, bilimde son gelişmeleri takip etmek zorunda. Geleceğin altın yakalı profesyonelleri sürekli öğrenmek ve kendilerini geliştirmek zorunda. Her ay İşletme, Liderlik, Organizasyon, Yönetim, Psikoloji ve Sosyal Bilimler alanlarında BİNLERCE yeni makale ortaya çıkıyor.

SÜREKLİ ÖĞRENMEK VE PAYLAŞMAK

Doktora ve bilim yolculuğunda her gün yepyeni konular öğreniyorum ve öğrendiklerimi siz dostlarımla hemen paylaşmak istiyorum. Haftada yaklaşık 2000 sayfa İngilizce olarak okuduğumu düşünürseniz, bu kadar okumanın ardından yazmanın benim için nefes almak kadar doğal bir ihtiyaç haline geldiğini takdir edersiniz. Hatta yazmadığım zaman içimde bir ızdırap ve sıkıntı hissediyorum. Yazmak beni rahatlatan tek şey.

HASRET MEKTUPLARI

Yazmak, paylaşmak ve dostluk demek. İstanbul’dan ve Türkiye’den uzakta olmanın getirdiği yalnızlık, yalıtılmışlık ve gurbet hislerimle baş etmenin benim için en güzel çözümü de size mektuplar yazarak her bilgiyi paylaşmak. Dostlarımdan da zaten okuduklarımı, düşündüklerimi ve fikirlerimi paylaşma konusunda sürekli ricalar alıyordum. Bunun üzerine Milliyet Blog gibi saygın, çoğulcu, profesyonel, kurumsal ve demokratik bir platformda yazmaya kadar verdim. İyi de yapmışım, bu kararım bana yepyeni dostlukların ve güzel insanlarla tanışmanın kapısını açtı.

21. YÜZYILA HAZIRLANMAK

Bu köşe, 21. yüzyılda Türkiye’nin önünü açabilecek yetkinlikler, atılımlar, vizyoner bilgiler ve projeler üzerine odaklanıyor. 21. yüzyıla hazırlanmak her zaman bu köşenin en önemli amaçlarından biri. Liderlik her zaman beni heyecanlandıran bir konu. Her işlediğim konuda holistik ve sistemci bir bakış açısı geliştirmeye çalışıyorum.

ÇAĞIMIZI OKUMAK

Artık bilgi çağından anlam çağına girdik. Geleceğin profesyonelleri, bilgiyi çok iyi süzebilen ve anlamlandırabilenler olacak. Bu köşedeki amacım, Türk iş dünyasındaki, sivil toplum kuruluşlarındaki, eğitim kurumlarındaki yöneticiler ve liderler için bütüncül ve küresel perspektifler sunarak onların geleceği ve çağı okuyabilmelerine ve bilgiyi anlamlandırabilmelerine katkıda bulunabilmek.

ÇAĞI YAKALAMAK

21. yüzyılı yakalamak için toplumsal bir okuma, bilim, eğitim, araştırma, teknoloji ve yenilik seferberliği başlatmalıyız. 21. yüzyılı yakalamak bilim ve teknolojide yeni atılımlar yaparak, patentler kazanarak, ARGEye yatırım yaparak, sosyal bilimlerde kendi modellerimizi ortaya koyarak, eğitim sistemimizi yenileyerek, kurumlarımızda kalıcı reformlar yaparak, uzun vadeli vizyon ortaya koyarak olur.

SOSYAL YENİLİK

100. yazıdan itibaren “Sosyal Yenilik” kavramını Türk literatürüne katabilmek için uğraşıyorum. “Sosyal Yenilik Başarı Örnekleri” yazı dizisi son hızıyla devam ediyor ve de edecek. 17 bölüm yayınlandı, devamı da gelecek. Türkiye’nin dört bir yanından en güzel kurumsal atılım projelerini ve umut vadeden sosyal başarı örneklerini toparlamaya ve sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.

UMUT VEREN YAZILAR

Bu projeler ve fikirler inanıyorum ki ülkemizin idealist tüm insanlarına ışık tutacak ve umut verecek. Kurumların ve bireylerin önünü açabilecek kalitede ve derinlikte bir veritabanı oluşuyor. Bu sosyal yenilik vakalarını ve başarı örneklerini ileriki zamanlarda bir kitaba dönüştüreceğim. Bilgi verirken aynı zamanda umut vermek istiyorum. Pozitif değişim başlatmak istiyorum. Hayallerimi paylaşmak istiyorum. Türkiye’mizin küresel platformda en iyi yeri almasını istiyorum. Gelişim ve değişimin motorunun iş dünyasından, eğitimden, üniversitelerden ve sivil toplumdan geçtiğine inanıyorum.

BURASI İDEALİST GENÇ PROFESYONELLERİN KÖŞESİ

Bizler, Türkiye’nin genç, idealist, ülkesini seven profesyonelleri; ümitle, azimle, gayretle, can havliyle Türkiye’miz için ve bu topraklar için çalışacağız. Bu ülke için idealist olacağız. Kışın ortasında bahar hayaliyle yaşayacağız. Yılmayacak ve ümitsizliğe kapılmayacağız. Yeter artık demeyeceğiz. Sabırla yazmaya ve iğne ile kuyu kazmaya devam edeceğiz. Ülkemiz için hayallerimizle oturup kalkacağız. Gözümüzde gönlümüzde, kafamızda ruhumuzda hep ideallerimiz ve hayallerimiz olacak. Kalemimizi kullanarak dünya ile hesaplaşacağız. Alanımızda en iyi olacak ve çığır açacağız. Bilimde, teknolojide, inovasyonda, kültürde, ARGEde, sosyal bilimlerde Türkiye’nin bayrağını küresel platformda dalgalandıracağız. Kendimizi sürekli yenileyeceğiz ve şarj olacağız. Yeni okyanuslara yelken açacağız. Azimle yeni limanlara yolculuk yapacağız.

Bu köşe Türkiye’nin profesyonellerini 21. yüzyıl’a taşıyabilecek süzülmüş, sentezlenmiş, iyi işlenmiş, evrensel kalitede, yepyeni, küresel ölçekte, pratiğe dökülebilecek, vizyon sağlayıcı, ufuk açıcı ve bilimsel bilgiler sunuyor ve sunmaya da devam edecek.

Saygılarımla,

Fahri Karakaş