İmam yetiştirme ve yerleştirme yarışı

"İşte budur. Bu adam bu işi biliyor ya hu" demiştim.

 

Hatta gurur duymuştum böyle bir başkanımız olduğu için...

 

Demek ki okullar şehir merkezinden belirli bir uzaklığa taşınacak" dedim kendi kendime.

 

Çünkü örneklerini görmüş, destekçilerini duymuştuk.

 

Mesela:

 

"Nuri Bayar 4+4+4 merkez dışına çıksın" diyen valimiz ona "estek köstek" olmuyordu...

 

"Hem sonra büyükşehir, merkezdeki okul sıkıntısını çözmek için; zamanında Atatürk Ortaokuluna nasıl  nasıl çökmüştü, bir daha kalkmamacasına" diye de eklemiştim(!)

 

Meğer kazın ayağı öyle değilmiş...

 

Meğer Toçoğlu, "Şehir merkezinde okul sıkıntısı var" derken imam hatip okullarının azlığından bahsetmiş.

 

Meğer vali, "Eski konağımı da imam hatip okulu yapalım" demiş...

 

Meğer ikisi de, "Kıç kıça onar dönümden fazla alanlara kurulu iki imam hatip okulumuz olursa ne de güzel olur" demeye getirmiş.

 

Ben anlayamamışım...

 

- Cehalet işte(!)

 

Bu arada, Başkan Toçoğlu'nun özlü, bir o kadar da duygulu sözü geldi aklıma.

Ne diyor ve de sıkça tekrarlıyordu Toçoğlu:

 

"Bizim nasıl bir imar ve şehircilik anlayışına sahip olduğumuz ortada."

 

Bakınız: şehrin okul penceresi...

 

[Bir lira getirisi olmayan projeyle 22 milyonu (Yeni para) gar meydanına gömmeler vs.ler hariç...]

 

- Nasıl da duygulanmıştım(!)

 

Asıl konumuza dönelim:

 

Ben diyorum ki;

 

Madem "imam yetiştirme ve yerleştirme yarışı"nı memleketin bir numaralı sorunu haline getirdiniz, eski vali konağının bulunduğu yere yenisi yapılana kadar az ilerideki Atatürk Lisesini de acil olarak imam hatip lisesine çevirelim.

 

Hem de hemen.

 

Bu yıl ki eğitim öğretime yetiştirelim.

 

Yarıştan kopmayalım.

 

Arkamızdan:

 

- "Bu ne biçim AKP'li belediye, daha şehir merkezinde 3 tane bile imam hatip okulları yok" demesinler(!)

 

Bitirirken:

 

Toçoğlu, herhalde hatırlamıyor olacak ki, "İmam hatip gündeme gelince bu konu değişik mecralara çekiliyor" diyormuş.

 

Değişik mecralara kim çekiyor acaba?

 

Bu okulları amacından saptırıp, "imam hatipler bizim arka bahçemizdir" diye bas bas bağıranlar mı?

 

Kutsal dinimizi siyasi ve ticari malzeme olarak kullanan zihniyet mi?

 

Bu zihniyetin öyle veya böyle uzaktan kumandası haline gelmiş/getirilmişler mi?

Ya da yukarıda yazdığım sebepler mi?...

 

- Hangisi?

 

Yoksa siz hala...

 

Bu memlekette milletin imam hatip okullarına karşı olunduğuna mı inanıyorsunuz?