Imkb' de olası 52.000 Riski

Geçtiğimiz haftayı tepki çabalarıyla 54. 800 seviyesinden sonlandıran IMKB endeksi yeni haftaya yine yurt dışındaki gelişmelerin gölgesinde başlıyor. İçeride işlerin iyi olduğunu sananlar pozisyonlarını sadece dışarıya göre ayarlamaya çalışıyorlar. Avrupa satınca sat, Avrupa alınca al şeklinde bir trade stratejisi yürütmeye çalışıyorlar. Bu trade yaklaşımının şu günlerde IMKB için hatalı bir yaklaşım olduğu görüşündeyim. Zira içeride kendi sorunlarımızla yüzleşmek için çok zaman kalmadı.

Bizim sorunlarımız neler? Ekonomi yönetimi güçlü olduğumuzu söylüyor bu gerçek değil mi?

Değerli yatırımcılar ne yazık ki değil. Son zamanlarda elimi hangi veriye atsam elim yanıyor. Hafta sonu şöyle bir kıyaslama yaptım. Türkiye' ekonomisinin en hızlı sıcak para çektiği 2006- 2008 döneminde ve istisnai 2010 sürecinde Türkiye CDS lerine baktım. Yaklaşık 150 puan seviyesinde olduğunu gördüm. Şimdi bakıyorum aynı ülkenin CDS leri 280 puan seviyelerine yükselmiş. Şöyle bir kıyaslama yapmak adına derin ekonomik kriz içerisinde olan İspanya' nın CDS leri 550 puan seviyesinden işlem görüyor. Şimdi soruyorum İspanya Türkiye'den sadece iki kat daha mı az riskli yani? Elbette değil. Biri krizin içerisindeki bir ülke diğeri ise sorunsuz işleyen bir ekonomi görünümünde? Sizce sorunsuz mu?

Gelelim diğer makro ekonomik verilere; biliyorsunuz son dönemlerde sanayi üretim verileri açıklandı ve yaklaşık % 2. 3 geriledi. Bu rakam geçen yılın ilk çeyreğinde yaklaşık % 15 artış göstermişti ve bize yılsonunda % 9 büyümeyi hediye etmişti. Biliyorsunuz yabancıların bizim borsamıza olan ilgisi yüksek büyüme performanslarından ileri geliyor. Yılın başında yaşadığımız fon girişleri de bu gelişme sonrasında görülmüştü. Şimdi büyüme rakamlarının öncü göstergesi olan sanayi üretim verisinin bu miktarda gerilemesi kimi nereye davet edebilir ki?

Ciro endekslerinde, açılan kapanan şirket sayılarında, döviz kuru tarafında da belirgin bozulmalar görülüyor. Yabancıların türlü bahanelerle şirket satma yarışına girişmeleri de işin çabası olarak takip edilebilir.

Cari açık konusunu ise hiç açmıyorum.

İnşaat sektöründeki krizi ise hala konuşmaya başlamadık!

Özetle: Bu tablolara bakınca gelecek günlerde borsa için iyimser şeyler söylemek oldukça zorlaşıyor.

Mustafa ÖZTÜRK