İnadına 1 puan

Fenerbahçe, 45 dakika boyunca var gücüyle Arsenal rüzgarına katlandı. Oynayamadı ama oynatmamak için de elinden geleni yaptı.

Arsenal; ilk yarıda sağdan, soldan, ortadan elini kolunu sallayarak orta sahayı geçti, hatta geçmesine bile gerek kalmıyordu ki Fenerbahçe kapanmış vaziyette. Kuşatılmış bir kaleyi, surlarından savunmaya uğraşıyorlar. Carlos'un yaptığı kritik hatalara Volkan'ın çabasıyla karşı konulabildi. Selçuk ve Maldonado orta alanda varla yok arası, aslında topu alıp yanındakine çıkarmaktan başka birşey de yaptıkları yok.

İkinci yarıda, oyun disiplininden kopan bir Arsenal ve oyuna ortak olma çabasını artıran Fenerbahçe'yi gördük. Futbolda bu kırılma anlarını iyi değerlendirilirse "olmaz" olmaz. Neden olmasın. İlahi gücün elverdiği sürece top şimdilik ağlarımızdan uzakta. Deivid'in oyuna katılma zamanı geldi sanırım dediğim anda sahanın en kötüsü Carlos, sırf canı istedi diye oyundan çıkıyor ve oyuna yönelik olası değişiklik planlarını altüst ediyor. Bu da disiplinsizliğin bir başka yönü. Vederson değişikliği zorunlu da olsa yerinde bir sonuç ama son değişiklik hakkının heba edilmesi demekti.

Orta alanın olmadığı, özellikle Carlos'la yapılan onca hataya rağmen Fenerbahçe inadına Emiratesten altın değerinde 1 puan aldı. Hani bir maçta çok iyisinizdir ama top sizi sevmez, bu maçta tersi oldu diyebiliriz.

Fenerbahçe çok kötü bir sezon geçirmesine rağmen hala hiçbir kulvarda havlu atmadı bu da bizim için hem iyi bir şans hem de kaçırmamamız gereken büyük bir fırsat.