Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Şubat '22

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

İnal Aydınoğlu Başarı Öyküsü

(Hiçbir başarı rastlantı değildir.)

Değerli okurlarım, başarıları alkışlamaya devam ediyoruz. Bu köşede başarı öykülerini paylaştığım değerli insanların ortak özellikleri başarılarının yanında aynı zamanda mütevazi ve samimi olmalarıdır.

Bugün sizinle değerli dost ve ağabeyim Sayın İnal Aydınoğlu'nun başarı öyküsünü paylaşacağım.

İnal Bey öncelikle kendinizi tanıtır mısınız?

1941 Gaziantep doğumluyum. Maddi zorunluluk nedeniyle ilkokul dâhil tüm eğitimimi çalışarak yaptım. İstanbul İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nde ikinci sınıfa geçtiğim yıl gelen bir öneri üzerine ticarete başladım. Elli bir yıl ticaret yaptım. İki yıllık askerliğim esnasında işim iyi yönetilemediği için iflas ettim. Borçlarımı ödeyip işimi tasfiye ettim ve emlak komisyonculuğuna başladım. Otuz sekiz yıl süre ile gayrimenkul yatırım organizasyonları yaptım.

1978 yılından beri aktif olarak gönüllülük yapıyorum. Doğduğum kent Gaziantep’e ve yaşadığım kent Kadıköy’e karşılıksız hizmet amacıyla çeşitli dernek ve vakıflarda görev aldım. Gönüllülüğün eğitimle gelişeceğine inandığım için, yirmi bir yıl süre ile sekizer aylık eğitim programları düzenleyip sevgi ve gönüllülük kursları verdim. On bini aşkın gönüllü eğittim. Kadıköy’ün tüm mahallelerinde gönüllü evleri kurulması için önder oldum ve çalışmalarını organize ettim. Bir televizyon kanalında yüzer dakikalık, yüz dört adet sevgi, mutluluk ve gönüllülük üzerine sohbetler yaptım.  On altı yıl genel koordinatörlüğünü yaptığım yerel gazetede “Önce Sevgi” isimli haftalık köşe yazıları yazdım. Sevgi ve gönüllülük üzerine on beş kitabım yayınlandı. Marmara ve Maltepe Üniversiteleri’nde 2010 yılından itibaren “Topluma Hizmet Uygulamaları, Gönüllülük ve Gönüllü Yönetimi Dersleri” verdim. Halen Marmara Üniversitesi’nde derslere devam ediyorum.

2010 yılında, iş ortağım olan ağabeyim ve ablamla birlikte “Gönüllü Hizmet Vakfı”nı kurduk. Bugüne kadar dokuz adet okul yapıp Milli Eğitim’e bağışladık. Yirmi bir salonu olan bir kültür merkezi bitirdik. Üç yüz yataklı bir kız öğrenci yurdu yapmıştık, bu yıl da yine üç yüz yataklı bir öğrenci yurdunu daha Milli Eğitim’e teslim ettik. 26.300 m2 kapalı alanı olan bir kültür merkezi, iki adet sağlık merkezi ve bir kütüphane yapmak üzere taahhütte bulunduk. İnşaatlar başladı; Kültür Merkezi inşaatı yarıyı geçti, diğerleri betonarmede, Atatürk Kütüphanesi ise ruhsat alma aşamasında.

Hayatta sizin için çok önemli üç şey nedir diye sorsam ne cevap verirsiniz?

Hayatımda en çok önem verdiğim üç şey: sevmek, vermek ve karşılık beklememektir.

İnal Bey sizin için mutluluk nedir?

Benim için mutluluk: önem verdiğim üç şeyi yapmak, bunları çevremdeki insanlara ve üniversitedeki öğrencilerime anlatabilmek, toplumumuzda gönüllülük arzusu ve duygusunu yaygınlaştırmaktır.

Şimdi biraz da gelecekten konuşalım. Geleceğe dönük ne gibi planlarınız var?

Tek işim ve hedefim Gönüllü Hizmet Vakfı’dır. 

2019 yılında İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü ile anlaşarak bin adet enstrüman bağışlamış, “Bin Enstrüman Bin Umut” projesi kapsamında bin kişilik bir gençlik orkestrasının konser vermesini planlamıştık. Müzik öğretmenlerimiz tarafından orkestra hazırlandığı halde pandemi nedeniyle konseri verememiştik. İki yılda orkestra elemanlarının bir bölümü mezun olmasına rağmen, müzik öğretmenlerimizin çabası ile yaklaşık altı yüz öğrencilik bir orkestra oluşturularak Mayıs 2022’de konser düzenlenmeyi planlıyoruz. Vakıf olarak orkestrayı yeni enstrümanlarla takviye ediyor ve nota sehpaları alıyoruz. Her yıl İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü’ne en az bin enstrüman hediye ederek gençlerde müzik sevgisini arttırmak ve büyük orkestranın varlığını sürdürmek istiyoruz.

Amacım; kırk dört yıla ulaşan gönüllülük bilgisi, birikimi ve deneyimi ile Gönüllü Hizmet Vakfı’mızı daha da güçlendirmek, yeni olanaklar bularak yılda bir okul yaptırma hedefimizi yılda beş okula çıkarmaktır. Ayrıca çeşitli kültür tesisleri ve yatırımları yapmak için de heyecan duyuyoruz.

Başarmak isteyenler size, “Başarının sırrı nedir?” diye sorsalar, ne cevap verirsiniz?

Başarının sırrı; sevmek, vermek ve karşılık beklememektir. Siz verdiğiniz zaman Allah size daha çok veriyor, bereketiniz artıyor ve yollarınız açılıyor.

Kırk yıla yakın süre gayrimenkul işi ile uğraştım. Başarı yolum, güven vermek ve verdiğim güvene uygun bir iş yaşamı sürdürmek idi. İş yaşamı gereği az veya çok kazandık ama hiç birbirimizi eleştirmedik ve suçlamadık. Herkes güven içinde idi ve iyi niyetten hiç kimsenin endişesi yoktu.

Başarı arayan gençlere önerim: hiç yalan söylemeyiniz, özünüz ile sözünüz aynı olsun. Aklınıza ruhunuzun değerlerini ortak yapınız. Sevgiyi, şefkati, merhameti, hakkı, hukuku, adaleti, ahlakı, erdemi işinizin her noktasında niyetinize ve eylemlerinize rehber yapınız, sadelikten ve tevazudan hiç uzaklaşmayınız.

İnal ağabey çok teşekkür ediyorum, başarı öykünüzün örnek olmasını diliyorum.

 

 

 
Toplam blog
: 924
: 4123
Kayıt tarihi
: 20.11.10
 
 

CENGİZ HORTOĞLU Cengiz Hortoğlu Gaziantep'te doğdu. İstanbul Hukuk Fakültesini bitirdi. Serbest a..