Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Kasım '07

 
Kategori
İlişkiler
 

İnanış aşkları

İnanış aşkları
 

Evet aslında pek bu konularda yazmayı istemem. Ama gerçekten istediğim için bunu yazmak istiyorum.Henüz konuya girmeden önce geçenlerde TRT de izlediğim ADEMLER VE HAVVALAR programından bahsetmeyi istiyorum. Gerçekten de çok hoş bir program. Bilemiyorum belki de sizlerinde aranızda izleyeniniz vardır. Gerçi benim izlediğim bölümün üzerinden uzun bir süre geçti. O programda tartışılan konu daha doğrusu fikir alışverişinde bulunulan konu aşk ve evlilik üzerineydi. Konuklara iletilen sorun şuydu. Farklı kültürlerden gelen iki bireyin ilşikisin ömrü ne kadar olur? Hoş bir soru. Gerçekten de cevabı göreceli olan bir soru. Tabi ki farklı cevaplar vardı. Cevaplar genelde o yörenin yemelerinin, o yörenin adetlerinin farklılığı ve bunlara benzer cevaplardı. Bunların hepsi de uzun uzun konuşulacak konulardı.

İşte tam da o günlerde bir arkadaşımın başımdan bir olay geçmiş ve programa denk gelmiştim. Benim arkadaş benim de tanıdığım birine aşık olmuştu. Ama bir türlü açılamıyordu. Aslında çok da çekingen bir insan değildi. Neden açılamıyor du diye düşünürken aslında cevabı ben de biliyormuşum. Meğerse farkında değilmişim Çekinmesinin bir haklı sebebi karşısındakinin farklı bir inanışa sahip olmasıydı. Tabi ki ben ya da bir diğer arkadas her ne kadar şansını dene desek de sonuçta bir engel vardı önünde. Ve bence toplumda hala nasıl etkiler yaratacağı belli olmayan bir şey yüzünden açılamyıyordu.

Neyse günler hızlıca akıp geçiyordu. Benim ki ne yapacağını şaşırıyor. Gerçekten de bulunduğumuz ortamlarda yapılmayacak hareketler yapıyor kendini de kızıda rezil durumlara düşürüyordu. bu öyle gitmezdi. Açılması gerekiyordu. Ve işte o gün...

Artık ne olacaksa olsun derken benim ki gerçekten de gidip konuşmuştu. Kız ne derse beğenirsiniz. Senin için aynı şeyleri ben de düşünüyorum. Ve ben de sana karşı bir şeyler hissediyorum. Ama gel gör ki ileride bu işin ciddileşmesinden korkuyorum. Onun için seni de senden olanı da kabul edemem.

İşte benim arkadaşın yıkıldığı an. Ne yapacağını şaşırıyor. Tam bir sessizliğe gömülüyordu. Ve her ne kadar birbirlerini sevseler de her ne kadar birbirlerine olan derin bakışlar değişmeyecekse bu iş olmayacaktı.
Şimdi asıl değinmek istediğim konu şu "Neden televizyon kanallarında bu konuları ele alan konuşmalar olmuyor? Neden insanlar bazı şeylerden hala korkuyor?" ve bunlar gibi sorulacak bir çok soru. Şimdi sizlerin de aklına şu soru gelebilir. Ee onlar isteseler her türlü engeli aşamazlar mı? Cevabını da kesinlikle biliyorsunuz. Aşarlar aşmasına da ya sonrası...
 
Toplam blog
: 15
: 473
Kayıt tarihi
: 11.10.07
 
 

Atatürk'ümüzün ülkemize kazandırdığı son illerden biri olan Hatay'da 1988 senesinde doğdum. Karadeni..