Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Kasım '18

 
Kategori
Şiir
 

İncecik Bir Göç Yolu

 
I
Kuşlar, ayrı dil çalınca gelirdi ilkyaz
Ağaçların kabuğuna yapışıp uğurlardık kışı
Yosunların üstünden seke seke giderdi
 
Yorulsa da hissederdi kadınlar
Derelerin kan-ter içinde ah koşup da gidişini
Meşelerin arasında boşaltılmış bir taş ev
Yalnızlık içinde kapanır hırkasına
 
Keder işte 
Nereye gidersen oraya gelirdi
 
Tarlada belirirdi kırların gülümsemesi
 
II
Uçuşurdu pınarlar gökçe Sanlı yaylasında
Çiyli bir rüzgâr gibi kaybolurdu
Çakıllar, tozlar arasında incecik bir göç yolu
Ne götürebilirim şimdi bilemiyorum
Belki öptüğüm kızların kokusunu
 
Bin yılları gören bu güleç yollar
Yalnızlığa terk edildi, develerin izleri kaldı
 
Devebeli’ni geçince göğe yaklaşılır
Kızıl alıçlara dokun, dallarına bez bağla
 
‘Çatal çama kurşun atardı’ çobanlar
Kar getirirdik biz Bozburun’un eteklerinden
Sarıp kekiklere, tokalı çaylara
Aylardan gündönümü, sütlerin koyulaştığı
 
Tenhalaştı şimdi yollar, çayırlar yılkılara kaldı
 
Bre Koçum dedenin özlerdik kokulu armutlarını
Kına yanaklı Çukurca elmalarını
Kamaşırdı dişlerimiz tüm şehvetiyle
 
III
Geçerken ömür yollarda
Annem Türkçeye çevirirdi babamın yorgunluğunu
Solgunluğunu gül diline
 
Entari giyerdi samanyolu kimi gece
 
Sanlı’yı bilen bilir keyiflidir dal ardıcın gölgesi 
Dile gelse şimdi altında oturanlar
Çekip gitti ah sürüler ve çadırlar 
Kös kös ve kösnül gezen esrik kızlar
 
Bir şiir söyle haydi, iri sözcüklü bir şiir söyle
Eski sözcükler yeni giysileriyle gelsin
 
Yaz ayları bir şarkı tuttururdu ezik ve içli
Geçerken lacivert kırlarda
 
IV
Göğüs geçirirdi gümüş yoğurtlar bakır kazanlarda
 
Keder işte
Nereye gidersen oraya gelirdi
 
Çizerdi geceyi yanan közleriyle ışıl böcekleri
 
Tarlada belirirdi kırların gülümsemesi
 
 
(Akatalpa, Kasım 2018-Sayı 227)
 
Toplam blog
: 58
: 259
Kayıt tarihi
: 18.07.08
 
 

1959 Antalya, Hasgebe doğumluyum. Evliyim, Can Özgün adında bir oğlum var.   Morca dergisinin y..