İnsan Hakları Sağlıksal Bildirgesi

Olmaz ya, gene de varsayalım bir gün bir arkadaşın tutuklandı. Senden yardım istedi. Hemen araştırdın ve şehrin en iyi avukatlarından birini buldun. Eğer riskli ve zor bir davaysa senden hatırı sayılır bir miktar ister. Fiyatı çok mu buldun? Başka avukat mı yok, kapı açık.

Bahçeli bir evin olsun istedin. Ama manzaralı olsun, denizi görelim. Şehre de yakın olsun tabi, her gün o kadar yol çekilmez. Bedava mı? Adama öyle bir fiyat çekerler ki hayattan soğursun. Beğenmediysen başka kapıya, zorla mı satıyoruz sanki?

Çocuk geldi okul çağına. Kaliteli bir eğitim alsın ki kaliteli bir birey olarak yetişsin. Çocuğun geleceği var işin ucunda, henüz yeni filizlenmiş bir hayat. Devlet okulları var bedava. Tercih değil mi kardeşim ben özele göndereceğim.  Rakamı duyunca heralde okulu ben yaptırıyorum dersin.

Annen hastalandı, dedi ki mememde bir sertlik var. Allah korusun dedin, kanser olmasın. Yakında bir devlet hastanesi var. Boşver orayı, çok sıra olur beklemesin annen. Az ilerdeki özel hastaneye gittin. Tarama yapıldı ve ne yazık ki annen meme kanseri. Memenin alınması gerek. Annenin hayatı var işin ucunda. En iyi cerrah hangisi bir sordurttun etrafa. Mehmet Bey varmış, işinde dünyanın en iyilerinden diyorlar. E tabi ki ona yaptıralım ameliyatı, başka şeye benzemez sağlık bu. Ama o da ne, Mehmet Bey öyle bir para istiyor ki sen de kalp krizinden gideceksin nerdeyse.  Bir de bin tane cerrah var diyor, beğenmezsen onlara yaptır.

Tepen attı tabi, kalktın ertesi gün önce adalet bakanlığına. Kardeşim keyif adamın, ama paran yoksa biz sana bedava avukat buluruz, yapacak bir şey yok. Çevre ve şehirciliğe geçtin oradan. Epey güldüler sana, sonra da dediler ki hem paran yok hem en iyi yerden ev arıyorsun. Hiç oldu mu? Bir umut dedin geçtin milli eğitime. Güzel kardeşim bir sürü devlet okulu var, sen hiç birini beğenme illa özele götür, sonra gel şikayet et. Olacak iş mi? Artık hiç ümidin kalmadı ama bir de sağlık bakanlığı var sırada. Böyle böyle oldu dedin anlattın. Bir yandan da söyleniyorsun ‘O kadar devlet hastanesi var ben hastamı özele götürmüşüm, adam istediği ücreti söyler, keyif değil mi?’ Yok dedi karşındaki adam. Sen hastane adını, doktorun adını ver, ben onu anasından doğduğuna pişman ederim. Dalga geçiyor sandın ama adam gayet ciddi. Ne ceza alır peki? Öyle bir ceza alır ki, hastane bir yıl belini doğrultamaz. Oh işte, devlet ne kadar büyük. İyi ki bu devlet başımızda.

Akşam yorgun argın evdesin. Uzandın koltuğa, açtın haberleri. Protestocular gene Ankara’da toplanmış. İnsan hakları evrensel bildirgesi mi ne varmış, onu okuyorlar. Her insan sağlık, eğitim, barınma ve yasanın koruyuculuğundan eşit olarak yararlanma hakkına sahipmiş. Ayrıca devlet bunların hepsini sağlamakla da yükümlüymüş. Allah Allah, bir yerde bir terslik var ama acep nerde?